"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1387 Esas, 2024/83 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Yalova 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/50 Esas, 2022/1130 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Yalova İmes Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karara verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince 17.04.2024 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiştir.
Ek karar davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre Bölge Adliye Mahkemesince dava miktarı dikkate alınarak temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiş ise de; 15.04.2022 tarihli ve 31810 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 24.02.2022 tarihli ve 2021/34 Esas, 2022/21 Karar sayılı kararı ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 341 inci maddesinin ikinci fıkrasının birinci cümlesinin "kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin davalar" yönünden Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği gözetildiğinde; temyiz yoluna başvurulabilen kararları düzenleyen 6100 sayılı Kanun'un 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi için de aynı hususun uygulanması gerektiğinden 6100 sayılı Kanun'un 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde belirtilen miktar itibarıyla kesinlik sınırına bakılmaksızın temyizinin olanaklı bulunduğu kabul edilmelidir.
Bu durumda temyiz dilekçesinin miktardan reddine ilişkin ek kararın hatalı olduğu anlaşılmakla; 17.04.2024 tarihli ek kararın ortadan kaldırılması gerekir.
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle, ek kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Yalova ili, ... ilçesi, ... köyü 262 ada 4 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Yalova İmes Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın metrekare değerinin yüksek hesaplandığını, münavebe ürünlerinin gerçeği yansıtmadığını, kapitalizasyon faiz oranının %5 olması gerektiğini, ürün verimlerinin yüksek hesaplandığını, masrafların brüt gelirin 1/3'ü oranında olarak alınmasının hatalı olduğunu, objektif değer artış oranının yüksek uygulandığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince verilen her iki karara karşı sadece davacı idare tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup aleyhe hüküm kurma yasağı gereğince 87,16 TL/m²den değil yine eski karardaki 81,57 TL/m² üzerinden karar verilmesi gerekirse de davacı idare istinafında bu hataya yönelik bir itiraz sebebi ileri sürmediğinden bu yanılgı, istinaf aşamasında kamu düzenine ilişkin bir yanılgı olarak değerlendirilemez. Zira aleyhe bozma yasağının temelinde, taraflarca dava konusu ve değeri üzerinde tasarrufta bulunma ve taleple bağlılık ilkesi ile hukuki güvenlik ve hukuk devleti ilkeleri yatmaktadır. Bir davanın taraflarının sürdürmediği ve uyuşmazlık konusu yapmadığı bir hususun irdelenmesi, istinaf incelemesini yapan bir mahkemeden beklenilmemelidir. Davacı idare kendi aleyhine olan bir durumu ileri sürmemişse ve hatta istinafa başvurmayan davalıların payı için hesaplanan fark bedeli itirazsız depo etmişse artık ilk derecenin yeni hükmünün bu anlamda kabul edildiği kanaatine varılmalıdır. Ayrıca, aleyhe bozma veya hüküm kurma yasağının bu tür olgularda kural olarak istinaf mahkemesini bağladığı da söylenemez. İlk derece mahkemesinin uymakla zorunlu olduğu bu yasağın istinaf mahkemesi aşamasına kadar genişletmek veya bu yasağın istinaf incelemesine teşmil edilmesi istinaf incelemesinin kapsamına uygun düşmeyecektir. Bu itibarla, sadece bahsedilen bu husus yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak istinafa gelmeyen diğer davalılar bakımından iadeye ilişkin hüküm fıkrası kurulmadığı gerekçeleriyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını tekrar etmiş ayrıca, kararın kesin olarak verilmesinin Anayasa Mahkemesi kararlarına aykırı olduğunu, aleyhe bozma yasağı ve usuli kazanılmış hak kuralının ihlal edildiğini, bu husus dikkate alınarak karar verilmesi gerektiğinden kararın bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki dava konusu Yalova ili, ... ilçesi, ... köyü 262 ada 4 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi yerindedir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
4. İlk Derece Mahkemesince verilen ilk karara karşı davalılar istinaf yoluna başvurmamış olup davacı idare lehine taleple bağlılık ve aleyhe hüküm verme yasağı ilkeleri gereği davalılar yönünden ilk kararda tespit edilen kamulaştırma bedeli kesinleşmiştir. Bu durumda Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin kaldırma kararı sonrası fazla depo edilen bedelin davalılardan alınarak davacı idareye iadesine karar verilmesi gerekirken, açıkça istinaf başvurusu bulunmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci fıkrası uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Bölge Adliye Mahkemesince verilen 17.04.2024 tarihli ek kararın ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Davacı idare vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,
3. Davacı idare vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
4. İlk Derece Mahkemesinin kararının hüküm fıkrasının;
a) (1) numaralı bendinin ikinci paragrafındaki “635.644,36 TL” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “594.877,36 TL” ibaresinin yazılması,
b) (3) numaralı bendinde yer alan ''bakiye 40.767,00 TL'sine 27.04.2020 tarihinden son hüküm tarihine kadar'' ibaresinin çıkarılması,
c) Ayrı bir bent olarak '' Davacı idarece fazla depo edilen 40.767,00 TL bedelin varsa işlemiş faizi ile birlikte davacı idareye iadesine" cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine.
05.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.