Logo

5. Hukuk Dairesi2024/6884 E. 2025/521 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, bedelin belirlenmesi ve faiz işletilmesi hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece kamulaştırma bedeli tespit edilirken emsal taşınmazlarla kıyaslamada isabetsizlik görülmediği, faiz işletilmesinde ise dava tarihinden dört ay sonrası ile ilk karar tarihi arasında işletilmesi gerektiği gözetilerek, hüküm fıkrasının düzeltilmesi suretiyle karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/359 Esas, 2023/295 Karar

1. ... vd. vekili Avukat ...

DAVALILAR: 2. ... kayyımı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü vekili Avukat ...

3. ... vd.

DAVA TARİHİ : 09.03.2015

KARAR : Karar verilmesine yer olmadığına/Kabul

Taraflar arasında 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; yargılama aşamasında davacı idare ile uzlaşan davalılar yönünden karar verilmesine yer olmadığına diğer davalılar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare ve davalı ... kayyımı vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir ili, Buca ilçesi, Kocatepe Mahallesi 38771 ada 7 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 14.06.2016 tarihli ve 2015/95 Esas, 2016/245 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin 14.06.2016 tarihli ve 2015/95 Esas, 2016/245 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; davalılardan Ahmet oğlu ... (TULKER) in kimlik bilgileri Tapu ve Nüfus Müdürlüklerinden istendikten sonra, adı geçenin açık adresi 2942 sayılı Kanun'un 7 nci maddesinde belirtilen tapu, vergi ve nüfus kayıtları üzerinden ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun (7201 sayılı Kanun) 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca adres kayıt sistemindeki kayıtlardan belirlenip kendisine; şayet ölü olduğu tespit edilirse, sunulacak veraset belgesi veya nüfus müdürlüğünden getirtilecek aile nüfus tablosu esas alınarak mirasçıları 2942 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesinin beşinci fıkrası uyarınca davaya dahil edildikten ve aynı şekilde adresleri tespit edildikten sonra mirasçılarına 7201 sayılı Kanun hükümlerine göre dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilerek, nüfus kaydı ile mirasçılarının tespit edilememesi halinde ise 3561 sayılı Mal Memurlarının Kayyım Tayin Edilmesine Dair Kanun gereği adı geçen davalıya mahallin en büyük Mal Memurunun kayyım tayini ile yargılamaya devam olunması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden ve taraf teşkili sağlanmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 02.11.2023 tarihli ve 2020/ 359 Esas, 2023/295 Karar sayılı kararı ile yargılama aşamasında davacı idare ile uzlaşan davalılar yönünden karar verilmesine yer olmadığına diğer davalılar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve ve davalı ... kayyımı vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; yargılamanın uzamasında idarenin bir kusuru olmadığını, bu nedenle faize hükmedilmemesi gerektiğini, infazda tereddüt yaratacak şekilde faiz bitiş tarihinin gösterilmediğini, somut emsal alınan taşınmaz ile dava konusu taşınmazın mukayesesinin hatalı yapıldığını, bölgedeki Yargıtay denetiminden geçen taşınmazlar dikkate alındığında dava konusu taşınmaz bedelinin yüksek belirlendiğini, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı ... kayyımı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece tarafımıza bilirkişi raporu tebliğ edilmeden eksik incelemeyle hüküm kurulduğunu, bedelin düşük olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 ve 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Arsa niteliğindeki İzmir ili, Buca ilçesi, Kocatepe Mahallesi 38771 ada 7 parsel sayılı taşınmaz ile emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırı bir yön görülmemiştir

4. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare ve davalı ... kayyımı vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

5. Mahkemece yargılama aşamasında davacı idare ile uzlaşan davalılar yönünden karar verilmesine yer olmadığına diğer davalılar yönünden davanın kabulüne karar verildiği hâlde, infazda tereddüt yaratacak şekilde taşınmazın tamamının bedelinin tespiti şeklinde hüküm kurulması hatalıdır.

6. Tespit edilen kamulaştırma bedeline dava tarihinden dört ay sonrasından itibaren ilk karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken yazılı şekilde faize hükmedilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin 7 inci bendi gereğince kararın düzeltilerek onanması gerekir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare ve davalı ... kayyımı vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare ve davalı kayyımı vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinde bulunan " kamulaştırma bedelinin 187.490,00 TL olduğunun tespitine," ibaresinin çıkartılarak yerine " davacı idare ile uzlaşmayan davalıların payına düşen toplam kamulaştırma bedelinin 42.419,63 TL olarak tespitine" ibaresinin yazılması, (6) numaralı bendinde bulunan "dava tarihi olan 09.03.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine," ibaresinin çıkartılması yerine "dava tarihinden 4 ay sonrası 10.07.2015 tarihinden ilk karar tarihi 14.06.2016 tarihine kadar işleyecek yasal faiziyle ödenmesine" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının iadesine, davalı kayyımı harçtan muaf olduğundan yatırılan temyiz harcının iadesine,

13.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.