"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/476 Esas, 2024/1023 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Cizre 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/286 Esas, 2022/549 Karar
Taraflar arasında 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı idarenin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Şırnak ili, ..., ... köyü 161 ada 1 ve 167 ada 1 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespitini ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı taraf cevap dilekçesi ibraz etmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, kamulaştırma bedeline yasal faiz işletilmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve göl alanı olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; istinaf kaldırma kararında belirtilen çelişkilere yönelik herhangi bir düzeltme yapılmadığını, 167 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki askı ilan tarihinden sonra yapılan yapı ve dikilen fidanların bedellerine hükmedildiğini, 161 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki yapının yapı sınıfının yüksek, yıpranma payının eksik imalat yüzdelerinin düşük gösterildiğini, kamulaştırma bedelinin yüksek hesaplandığını, dava konusu taşınmazların kuru tarla vasfında olduğunu ve münavebenin buna göre alınması gerektiğini, kapitalizasyon faiz oranı %6 olarak alınması gerekirken %5 olarak alındığını, kapitalizasyon faiz oranı tespit edilirken kullanılan unsurların objektif değer artışı hesaplanırken de kullanılmasının mükerrer artışa sebebiyet vereceğini ileri sürmüştür.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 161 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden; münavebeye esas olarak tarla sebzeciliğinin alınması gerektiğini, kaldırma öncesi bilirkişi raporunda toplam indirimin %25 olduğu belirtildiği halde kaldırma kararı sonrası hatalı olarak toplam %30 indirim yapıldığını, evin yüzölçümünün eksik hesaplandığını, objektif değer artışının %100 alınması gerektiğini, taşınmaz üzerindeki ağaçların hesaplamaya katılmadığını, 167 ada 1 parsel yönünden; taşınmazın nar ve şeftali yönünden kapama meyve bahçesi olduğunu, taşınmaz üzerindeki ağaçlar 6 yaşında olmasına rağmen 3 yaşında hesaplandığını, ağaç fiyatlarının gerçeği yansıtmadığını, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin kararları doğrultusunda sulu tarım arazilerinde %4, kuru tarım arazilerinde ise %5 uygulanması gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve numarası belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazların olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tespit edilmesinde; üzerinde bulunan yapılara resmi birim fiyatları esas alınıp, yıpranma payı düşülerek ve ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumlarına göre değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gibi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi doğru olduğundan taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; yapının eksik imalat oranlarının ne şekilde hesaplandığının açıklanmadığını, 161 ada 1 nolu parsel üzerinde bulunan yapının ise yapı sınıfının yüksek, yıpranma payı ve eksik imalat yüzdelerinin düşük gösterilmesinden dolayı kamulaştırma bedelinin yüksek hesaplandığını ve kamu zararına neden olduğunu, 113,65 m²lik yapı bedelinin 50.119,65 TL hesaplanması gerekirken bilirkişinin bulduğu bedelin 51.551,60 TL olduğunu, sökülüp götürülebilen tel çit bedelinin hesaplanmaması gerektiğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki Şırnak ili, ..., ... köyü 161 ada 1 ve 167 ada 1 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden değer biçilmesi ve üzerinde bulunan yapılara ise aynı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) maddesi uyarınca resmî birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesine ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.