Logo

5. Hukuk Dairesi2024/7556 E. 2025/2563 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idarenin, davacıların taşınmazına kamulaştırmasız el koyması nedeniyle tazminat ve ecrimisil ödenmesi gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, taraf delilleri, yargılama ve ispat kuralları ile usule ve yasaya uygun olduğu, davalı idarenin temyiz itirazlarının yerinde görülmediği gerekçesiyle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/97 Esas, 2024/742 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 37. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/69 Esas, 2022/61 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun ecrimisil talebi yönünden usulden reddine, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat talebi yönünden ise esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,

Miktar veya her paydaş için değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın her paydaş için değeri kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Davacılar için hüküm altına alınan ve temyize konu edilen ecrimisil bedeli ile davacılar ... ve ... için hüküm altına alınan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedelinin Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 378.290.00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmakla, davalı idare vekilinin ecrimisil talebi bakımından temyiz dilekçesinin tüm davacılar yönünden, tazminat talebi bakımından ise davacılar ... ve ... yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.

Bu nedenle; davacı idare vekilinin temyiz dilekçesinin tüm, davacıların ecrimisil talebi yönünden ve davacılar ... ve ...'ın kamulaştırmasız el atma tazminat talebi yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar verildikten sonra, davacılar ..., ... ve ...'ın tazminat talebi yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili, ..., ........... Mahallesinde bulunan 1930 ada 5 parselde kayıtlı taşınmazı davalı idarenin uzun yıllardır malikine bedelini ödemeden kullanmakta olduğunu belirterek, kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın tamamının İstanbul çevre ve boğaz geçişi Haliç Okmeydanı kamulaştırma sahasına rastladığından 18.03.1970 tarihli ve 1970/28 Esas sayılı kamu yararı kararına istinaden idarelerince kamulaştırma işlemine tabi tutulduğunu, kamulaştırma bedelinin Ziraat Bankasına yatırıldığını, davacılar vekilinin dava dilekçesi ile dava konusu taşınmazlar hakkında ayrıca ecrimsil talebinde bulunmasının yersiz olduğunu ecrimsil talep edilebilmesi için fuzuli işgalcinin ediminin haksız olması gerektiğini oysa müvekkilinin eyleminin haksız olmadığını ve kamu yararına dayandığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ile davalı idareden tahsiline ve dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; el atmanın varlığını kesinlikle kabul etmediklerini, bilirkişi raporlarında metrekare birim fiyatının, gerçekte olduğundan çok daha yüksek tespit edildiğini, el konulan taşınmazın el koyma tarihindeki niteliği esas alınarak değerinin tespiti gerekirken bu şekilde değerlendirme yapılmadığını, emsalin uygun emsal olmadığını, ecrimisil istenemeyeceğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 1983 yılından önce el atılan taşınmaz için davacılar vekili tarafından dava açılmadan önce davalı kuruma uzlaşmak için başvuruda bulunulduğunu ... 1. Bölge Müdürlüğünden gelen 15.10.2021 tarihli yazı cevabı incelendiğinde, dava konusu taşınmazın maliki...'ın ölü olması nedeniyle tebligat yapılamadığı anlaşıldığından, usulüne uygun yapılmış bir kamulaştırmadan söz edilemeyeceğinden, dava konusu taşınmazın dava tarihi itibarıyla belirlenen metrekare fiyatının da uygun olduğu belirtilerek kamulaştırmasız el koyma nedeni ile tazminat talebi bakımından davalı idare vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) "Kamulaştırılmaksızın kamu hizmetine ayrılan taşınmazların bedel tespiti" kenar başlıklı geçici 6 ncı maddesinin birinci, ikinci ve altıncı fıkraları.

3. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki İstanbul ili, ..., Sütlüce Mahallesinde bulunan1930 ada 5 parsel parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi uygun görülmüştür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A.Davalı İdare Vekilinin Ecrimisil Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;

Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

B.Davalı İdare Vekilinin Tazminat Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;

A) Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin davacılar ... ve ... yönünden miktardan REDDİNE,

2) Davalı idare vekilinin davacılar ..., ... ve ... yönünden yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.