Logo

5. Hukuk Dairesi2024/764 E. 2024/3054 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından taşınmaz üzerine konulan şerhin terkini davasının konusuz kalması nedeniyle, davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin seri dava kapsamında değerlendirilmesi gerektiği iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun seri dava nitelendirmesi gerektiği yönündeki bozma kararına uyarak davayı yeniden inceleyip, aynı gün duruşması yapılan dava dosya sayısının bir adet olması sebebiyle davanın seri dava olmadığına ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1119 Esas, 2023/1830 Karar

KARAR : Karar verilmesine yer olmadığına

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden gecen 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini istemi davasında yapılan yargılama sonunda Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya karşı direnme kararı verilmiştir.

Kararın davalı idare vekilince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizce direnme kararının yerinde olmadığı gerekçesiyle, dosyanın Yargıtay Hukuk Genel kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararı üzerine Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından yapılan inceleme sonunda mahkemenin Dairemiz bozma ilâmı uygun bulunmuş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince Yargıtay Hukuk Genel Kurulu bozma ilâmına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkiline ait taşınmaz üzerine davalının istemiyle 2942 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi çerçevesinde satılamaz şerhi konulduğunu, bu işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek şerhin terkinine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili dava dilekçesinde özetle; taşınmaz üzerindeki şerhin kaldırıldığını, şerhin terkini için öncelikle müvekkiline başvuru yapılmadan dava yolunun tercih edildiği gözetildiğinde aleyhe vekâlet ücretine hükmedilemeyeceğini, aksi kabul edilecek olursa Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22 nci maddesi çerçevesinde seri davalara ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İl Derece Mahkemesinin 23.03.2021 tarihli ve 2021/132 Esas, 2021/289 Karar sayılı kararı ile; dava açıldıktan sonra şerhin terkin edildiği, bu nedenle davanın konusuz kaldığı, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin davanın açılmasına sebep olan tarafa yükletilmesi gerektiği, Avukatlık Ücret Tarifesi'nin 22 nci maddesindeki seri dava koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 4.080,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 17.01.2022 tarihli ve 2021/3288 Esas, 2022/122 Karar sayılı kararı ile şerhin ilk derece yargılaması aşamasında henüz kaldırılmamış olduğu, bu nedenle dava henüz konusuz kalmadan Mahkemenin esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmetmesinin yerinde olmadığı ancak dosya kapsamından dava konusu şerhin istinaf aşamasında terkin edildiğinin anlaşıldığı ve davanın konusuz kaldığı, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı aleyhine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davalı aleyhine 5.100,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin İlk Derece Mahkemesinden verilen karara karşı, davalı idare vekilince yapılan istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile vekâlet ücreti yönünden hükmün düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Buna karşın; Dairemize aynı bölgeden intikal eden ve eldeki dava dosyası ile aynı nitelikte olduğu anlaşılan dosyalar birlikte gözetildiğinde karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi'nin 22 nci maddesi uyarınca uyuşmazlığın seri dava niteliğinde olduğu kabul edilerek davacı lehine hükmedilen vekâlet ücreti hakkında bu kapsamda değerlendirme yapılması gerekirken yazılı şekilde vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru görülmediği gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Verilen Direnme Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin 29.09.2022 tarihli ve 2022/1722 Esas, 2022/2567 Karar sayılı kararı ile ilk karar gerekçesinin yanında, seri davanın ihtiyari dava arkadaşlığının bir türü olduğu, somut olayda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 57 nci maddesinin birinci fıkrası anlamında ihtiyari dava arkadaşlığının varlığından bahsedilemeyeceği, zira dava konusu taşınmazlar ve maliklerinin her davada farklı olduğu, davaların yalnızca konu olarak benzerlik taşıdığı, benzer uyuşmazlıklarda seri dava bulunmadığı kabul edilerek verilen kararların Özel Dairece onandığı belirtilmek suretiyle direnme kararı verilmiştir.

C.Dairemizce Yapılan İnceleme Sonucu Dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna Gönderilmesi Kararı

Bölge Adliye Mahkemesini yukarıda tarih ve sayısı belirtilen sayılı direnme kararının, Dairemizce incelenmesi sonucunda 15.06.2022 tarihli ve 2022/4501 Esas, 2022/11064 Karar sayılı Dairemiz bozma ilâmı usul ve Kanuna uygun bulunmuş olup mahkemece verilen direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, Dairemizin 15.12.2022 tarihli ve 2022/15141 Esas, 2022/18385 Karar sayılı ilâmı ile temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin beşinci fıkrası uyarınca yetkili ve görevli Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.

D. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin 29.09.2022 tarihli ve 2022/1722 Esas, 2022/2567 Karar sayılı kararı ile bozma ilâmına direnme kararı üzerine, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından yapılan inceleme sonunda verilen 21.06.2023 tarihli ve 2023/5-40 Esas, 2023/658 Karar sayılı ilâmı ile Dairemiz bozma ilâmı uygun bulunmuş, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

E. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak, davanın konusuz kalmış olması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, uyulan bozma ilamı doğrultusunda davacı vekili tarafınca açılan ve aynı gün duruşması yapılan dava dosya sayısı 1 adet olduğundan davanın seri dava olduğu kabul edilmeyerek vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; seri dava savunmalarının 3 yıl zaman geçtikten sonra

kabul edilmesi sonucunda davacı tarafa ödenmesi gereken vekâlet ücretinin 17.900 TL olduğunu, bu halde 16.200 TL daha fazla vekâlet ücreti ödemek zorunda kaldıklarını ve kamu zararı ortaya çıkacağını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki 2942 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihaî kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.