"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:...Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2286 Esas, 2023/5 Karar
ASIL VE BİRLEŞTİRİLEN
ASIL VE BİRLEŞTİRİLEN
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ:...17. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/295 Esas, 2021/311 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilirince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin asıl dava ile ilk davada saklı tutulan bedelin tahsili istemine ilişkin birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu... ili, Beyoğlu ilçesi, ... Mahallesi 1856 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tamamının Ebülhayir Ahmet Efendi Vakfı adına kayıtlı iken ...Çevre yolu ve Boğaz geçişi güzergahında kalması nedeniyle 1970 yılında Karayolları Genel Müdürlüğünce kamulaştırıldığını, usulüne uygun kamulaştırma yapılmadığını, taşınmazın 603.800,00 TL bedel karşılığında terkin kararı almak üzere ... 1. Bölge Müdürlüğüne anlaşma teklifi yapıldığını ancak uzlaşma için herhangi bir cevap verilmediğini, bu nedenle fazlaya dair talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydıyla, Ebülhayir Ahmet Efendi Vakfı adına kayıtlı Beyoğlu ilçesi, ... Mahallesinde bulunan 1856 ada 2 parselde kayıtlı 241,52 m² yüzölçümlü arsa vasıflı taşınmazın tamamının ... tarafından Halıcıoğlu E5 Karayolu olarak düzenlendiğinden 603.800,00 TL bedelin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
2. Birleştirilen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; asıl davada talep edilen 603.800,00 TL bedele ek olarak 1.328.360,00 TL bedelin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, taşınmazın davalı adına tescil veya terkinine, masraf ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; kamu hizmeti gereği olarak...Çevreyolu yapımı nedeniyle Beyoğlu ilçesi, ... Mahallesi 1856 ada 2 parsel sayılı taşınmazdan 241,52 m²lik alanın 18.03.1970 tarihli ve 1970/28 sayılı kamu yararı kararı gereğince kamulaştırma işlemine tabi tutulduğunu, taşınmazın bedeli ile ilgili davacı ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 30 ncu maddesi gereğince yazışma yapıldığını, 241,52 m²lik alanın 54.342,00 TL bedel mukabilinde devrini kabul ettiğini ancak devir işleminin yapılmadığını, davacı tarafın dava dilekçesinde açıkça takdir edilen bedeli talep ettiğini, bedelden haberdar olduğunu, yasal sürede de bedel artırım davası açmadığının açık olduğunu, 2942 sayılı Kanun'un amir hükmü ve Yargıtay kararları gereği olarak iki idare arasında noter tebligatı aranmadığını, sadece yazışmaların yeterli kabul edildiğini, yersiz açılan davanın hak düşürücü süre ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın el atma tarihindeki niteliğine göre değerlendirme yapılması gerektiğini, hak düşürücü sürenin geçtiğini, kıyas emsallerin satış tarihi ile el atma tarihi arasında 5 yıl fark olduğunu, belirlenen metrekare birim bedelinin yüksek olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza mahallinde yapılan keşif sonucu emsal karşılaştırması yapılarak değer biçen bilirkişi raporuna göre el atma bedelinin davalı ... Müdürlüğünden tahsiline karar verilmesi doğru olduğu gibi hükmedilen bedelin de adil ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf taleplerini tekrar etmiş, ayrıca asıl ve birleştirilen davada tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlâk muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlâk muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Ebülhayir Ahmet Efendi Vakfının 1970 yılında mazbut vakıf olması nedeniyle vakıf adına yapılan geçerli bir kamulaştırma tebliğ işleminin olmaması nedeniyle hak düşürücü sürenin işlemediği, dava konusu taşınmazın mazbut Ebülhayir Ahmet Efendi Vakfına ait olduğu ve 06.03.1978 tarihli ve 1978/2-2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca mazbut vakıflara ait malların da 2942 sayılı Kanun'un 30 uncu maddesinde belirtilen kamu tüzel kişilerinin malı niteliğinde bulunmadığı göz önünde bulundurulduğunda, 30 uncu maddenin uygulanma alanının bulunmadığından taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığının kabulü ile işin esasına girilmesi doğrudur.
3. Arsa niteliğindeki...ili, Beyoğlu ilçesi, ... Mahallesi 1856 ada 2 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesine ve alınan rapor uyarınca bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.