Logo

5. Hukuk Dairesi2024/813 E. 2024/6923 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında, belirlenen bedelin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal kıyaslaması yapılarak, taşınmazın niteliği, yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranıyla belirlenen irtifak hakkı bedelinin tespitinde ve bu bedelin davalıya ödenmesinde isabetsizlik görülmediğinden mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/339 Esas, 2023/310 Karar

DAVA TARİHİ: 30.01.2009

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli ili,...ilçesi,...köyü 715 (yenileme sonrası 221 ada 83) parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 01.09.2029 tarihli 2009/88 Esas, 2009/303 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu irtifak hakkı bedelinin davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; arsa niteliğindeki Kocaeli ili,...ilçesi,...köyü 715 parsel sayılı taşınmazın metrekare birim fiyatına 22.06.2009 tarihli bilirkişi kurulunca 340,00 TL bedel belirlendiği; ancak Mahkemece bu bedel uygun bulunmayarak taşınmaza acele el koyma dosyasında takdir edilen 362,66 TL m² birim fiyatı esas alınarak hüküm kurulduğu anlaşılmış olup, taşınmazın metrekare birim bedeli yönünden, acele el koyma dosyası ile hükme esas alınan bilirkişi raporu arasındaki fark gözetilerek, tarafların itirazları da gözönünde bulundurularak yeni bir bilirkişi kurulundan rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bilirkişi kurulunun belirlediği bedelden uzaklaşarak adil ve hakkaniyete uygun olduğu gerekçesiyle tespit mahiyetindeki acele el koyma dosyasında belirlenen miktarın kabul edilmesi doğru olmadığı gibi, taşınmazın bulunduğu bölgede 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 22 nci maddesi uyarınca yapılan yenileme çalışmaları sonucu oluşan yeni kadastro krokisi ilgili Tapu Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüklerinden getirtilip, yeni duruma göre kamulaştırma konusu daimi irtifak alanının ölçekli kroki üzerinde gösterilmesi için fen bilirkişisinden, kamulaştırma bedelinin yenileme sonrası oluşan yüzölçümüne göre yeniden tespiti için ise bilirkişi kurulundan rapor alınması sağlanmadan eksik incelemeyle karar verilmesi hatalı olduğundan, 4628 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kanunu'nun 5784 sayılı Kanun'la değişik 15 inci maddesi uyarınca dava konusu taşınmaz üzerinde kurulan irtifak hakkının davacı idare adına tapuya tescili gerekirken Hazine adına tesciline karar verilmesi doğru olmadığından ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da gözönüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu irtifak hakkının davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, bedelin yüksek olduğunu ileri sürerek temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, belirlenen bedelin düşük olduğunu, değer düşüklüğü oranının hatalı olduğunu ileri sürerek temyiz isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 437 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki Kocaeli ili,...ilçesi,...köyü 715 (yenileme sonrası 221 ada 83) parsel sayılı taşınmaza emsal kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde, taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığı bedelinin tespit edilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmış olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davacı idareden ve davalıdan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,

04.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.