"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/707 Esas, 2024/917 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 17. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/443 Esas, 2019/597 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I.DAVA
Davacı vekili dava dilekçelerinde özetle; İstanbul ili, ..., ... 1844 ada 6 parsel sayılı taşınmaza davalı idarece usulüne uygun kamulaştırılmadan yol yapılmak suretiyle el atıldığından bahisle kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminatın davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın tamamının İstanbul Çevre Boğaz Geçişi yolu Haliç-Okmeydanı arası kamulaştırma sahasına rastladığından 18.03.1970 tarihli ve 1970/28 sayılı Kamulaştırma İşlemine Başlama Kararı ile idarelerince kamulaştırıldığını, taşınmaz maliklerinin tespit edilmemesi sebebi ile tamamlanamadığını, kabul ve ikrar anlamına gelmemek kaydıyla, mahkemece eğer el atma olgusu kabul edilirse, vekâlet ücretinin maktu şekilde belirlenmesi gerektiğini, taşınmazın el koyma tarihindeki niteliğinin tespit edilmesi gerektiğini ve öncelikle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, aksi takdirde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bedelin yüksek belirlendiğini, taşınmazın el koyma tarihindeki niteliklerinin dikkate alınması gerektiğini, emsal değerlendirmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza mahallinde yapılan keşif sonucu emsal karşılaştırması yapılarak değer biçen, usul ve kanuna uygun olarak düzenlenen hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre el atma bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesi doğru olduğu gibi taşınmazın imar durumu ve bilirkişi raporunda belirlenen niteliğine göre bedelin uygun olduğu anlaşıldığından, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasına talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre, usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.