"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/723 Esas, 2024/573 Karar
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/701 Esas, 2022/826 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine, resen gözetilen nedenlerle İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,
Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Hükmedilen ecrimisil bedelinin Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 378.290,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla, ecrimisil yönünden davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı idare vekilinin kamulaştırmasız el atmadan doğan tazminat talebi yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Antalya ili, ..., ... 11136 ada 1 parsel sayılı taşınmaza davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmadığı hâlde, fiilen el atıldığını, davacının taşınmazda paydaş olduğunu, bu nedenle taşınmazın el atılan kısmının bedelinin yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın usul ve esastan reddi gerektiğini, davanın yasal süre içerisinde açılmadığını, bu sebeple süre aşımı nedeniyle reddi gerektiğini, uygulama imar planlarına göre ilköğretim okulu alanı olarak ayrılmış olduğunu, söz konusu parselin kullanım hakkının imar planlarında okul alanında kalması sebebiyle Milli Eğitim Bakanlığına ait olduğunu, husumetin ... yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve Ek Madde 4 hükmü uyarınca maktu harç alınmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın husumetten reddi gerektiğini, dava konusu taşınmaza müvekkili idare tarafından kalıcı olarak el atılmadığını, çevre sakinlerinden gelen talep doğrultusunda geçici çimlendirme çalışması yapıldığını, müvekkili idarenin görüntü kirliliğini önlemek, kaçak hafriyat dökümleri nedeniyle oluşan çevre kirliliği için Milli Eğitim Bakanlığının bilgisi dahilinde yeşillendirme ve çevre düzenlemesi yapıldığını, ecrimisil şartlarının oluşmadığını, emsal taşınmazın uygun olmadığını, emsalin dava konusu taşınmazdan çok daha değerli olduğunu ve belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayılı belirtilen kararı ile imar planında İlköğretim Okulu Alanı olarak ayrılmış olan dava konusu taşınmaza davalı tarafından park yapılmak suretiyle kamulaştırma olmaksızın fiilen el atıldığı, hükme esas raporda taşınmazın vasfı arsa olarak değerlendirilip emsal kıyaslaması suretiyle değer biçilmesinde yöntem olarak isabetsizlik bulunmadığı, kıyasi emsal ... (...) Mahallesi 11042 ada 15 parselin 111/470 hissesinin 11.02.2016 tarihli satışı esas alınıp dava konusu taşınmazla, emsal taşınmazın özelliklerinin puanlanması suretiyle bulunan değer üzerinden taşınmazın değerinin tespit edildiği, her iki taşınmazın da düzenleme ortaklık payı düşülmüş imar parseli olduğu, kıyaslama neticesinde dava konusu taşınmazın daha değerli kabul edilmesinin emlak vergi değerleri açısından da doğru olduğu ve emlak vergi değerleri açısından ters orantı bulunmadığı, taşınmazın bulunan metrekare değerinin ve tazminat miktarının taşınmazın bulunduğu konum itibari ile uyumlu olduğu, ecrimisil yönünden de ecrimisil tazminatının emsal kira araştırması yöntemi ile tespitinin yerinde olduğu, ecrimisil başlangıç tarihi itibarıyla ecrimisil için emsal olan taşınmazın metrekare birim fiyatının tespit edilip Yİ-ÜFE oranlarına göre arttırılmak üzere davacıların talep edebileceği tazminat miktarı hesabının yerinde olduğu, kamulaştırmasız el atma tazminatı ve ecrimisil hesabına ilişkin hükme esas teşkil eden bilirkişi kurulu raporunun denetime açık, ayrıntılı, hüküm kurmak için yeterli olduğu anlaşıldığından, davalı tarafın istinaf konusu ettiği sebeplerle sınırlı olarak yapılan incelemede, mahkeme hükmünde usul ve kanuna aykırılık tespit edilemediğinden davalı tarafın istinaf isteminin reddine karar verilerek resen yapılan incelemede ise nispi harca hükmedilmesi gerekirken buna aykırı karar verilmesinin yerinde olmadığı anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm tesis edilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde ve taşınmaza ... alan olarak el atıldığından davacı payına düşen bedelin davalı idareden tahsiline, taşınmazdaki davacı payının iptali ile davalı idare adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davalı idare vekilinin temyiz itirazları kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davalı İdarenin Ecrimisil Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;
Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE,
B. Davalı İdarenin Kamulaştırmasız El Atmadan Doğan Tazminat Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı idareden aşağıda yazılı kalan harcın alınarak Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.