Logo

5. Hukuk Dairesi2024/912 E. 2024/7771 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve taşınmazın yol olarak terkinine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazın seçimi, değerleme yöntemi ve düzenleme ortaklık payı kesintisi uygulamasının 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümlerine uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1598 Esas, 2023/3810 Karar

DAVA TARİHİ : 18.03.2019

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Menemen 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/152 Esas, 2021/36 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir ili, ...,... köyü 1353 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; acele el koyma dosyasına belirlenen metrekare birim bedelinin düşük olduğunu, taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline ve tapudan yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; eksik incelemeyle karar verildiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını, emsalin uygun olmadığını, dava konusu taşınmaz ile emsalin karşılaştırılmasında çelişkiler olduğunu, taşınmazın kamulaştırma nedeniyle değer kazandığını, müvekkili idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; belirlenen metrekare birim bedelinin düşük olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsallerin arsa ve tarla nitelikleri konusunda açıkça çelişkiye düşülerek rapor düzenlendiğini, emsal olarak aynı köyde yer alan taşınmazlar yerine... Mahallesinde yer alan dava konusu taşınmaza uzak mesafedeki taşınmazın emsal alınmasının hatalı olduğunu, kamulaştırılan alana yakın emsallerin satış bedeli daha yüksek olup dava konusu taşınmaza düşük değer biçildiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup taşınmazın arsa niteliğinde kabulünün doğru olduğu, taraflarca sunulan ve resen belirlenen emsallerin değerlendirmesi yapılmış olup yakın tarihli satışa konu olması, nitelik itibarıyla dava konusu taşınmaza yakın özelliklerde olması ve aynı bölgede uygulanan kamulaştırma dosyalarında emsal olarak alınmış olması nedeniyle... Mahallesi 475 ada 2 parsel sayılı taşınmazın emsal olarak alındığı, emsalin kamulaştırılan taşınmazla aynı konumda ve taşınmaza yakın mesafede bulunması, aynı nitelik ve özellikleri taşıması, benzer yüzölçümünde olması veya kamulaştırmaya yakın günlerde satılması zorunlu olmayıp aynı özellik ve nitelikleri taşıyan başka yerlerde bulunan ve kamulaştırma gününden önce satılan taşınmazların da emsal alınabileceği, emsale ilişkin veriler toplanarak rapor denetiminin yapıldığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun 2942 sayılı Kanun'un değer belirlemeye esas düzenlemelerine uygun olduğu, alınan emsalin uygun olduğu, dava konusu taşınmazın dava tarihi itibarıyla kadastral parsel, emsal alınan taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar parseli olduğu, dolayısıyla bilirkişi raporunda düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmasının doğru olduğu, düzenleme sahası bulunmadığından dava tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan hali ile %40 oranında kesinti yapılmasının makul olduğu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yerinde görülmekle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf isteminde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf isteminde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki davaya konu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi ve dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.