Logo

5. Hukuk Dairesi2024/9180 E. 2025/855 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedeli ile tahsisli arsa için ödenen bedelin güncellenmiş değerinin davalı idareden tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıya tapu tahsisli arsası için ödediği bedelin güncellenerek ödenmesinde isabetsizlik görülmediği, ancak gecekondu bedeline hükmedildiği halde gecekondunun davalı idareye aidiyetine dair hüküm kurulmamasının ve tavzih yoluyla davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek yerel mahkeme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/151 Esas, 2021/40 Karar

DAVALILAR : 1. ... vekili Avukat ...

2. ... vekili

Avukat Tüze Altıparmak

DAVA TARİHİ : 25.03.2015

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın davalı ... yönünden husumetten reddine, davalı ... yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının ... ili, ...ilçesi, ... Mahallesi, 213 pafta, 1993 ada 1 parsel üzerindeki tapu tahsis belgeli, arsa bedeli ödenmiş 120 m² hisseli arsa vasfındaki taşınmaza enkaz satışı yolu ile sahip olduğunu,...Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi kapsamında kaldığını, kentsel dönüşüm alanı olarak ilan edilen bölgedeki kamulaştırma ve imar işlemlerinin Büyükşehir Beledeiyesi ile ...Belediyesi tarafından ortaklaşa yürütüldüğünü, anlaşma yapan hak sahiplerinin gecekondularının yıkıldığını, yollarda hafriyat başladığını, davacının tapulu ve tapu tahsisli taşınmazın yıkıntıların ortasında kaldığını, durum böyle iken davalıların kamulaştırma yapmak yerinde eylemsiz kalarak davacıyı anlaşma yapmaya zorladıklarını, tarafların müteaddit defalar bir araya gelmelerine rağmen kamulaştırma bedeli konusunda anlaşamadıklarını, mülkiyet hakkının kullanılamaz hale gelmesi nedeniyle davacının taşınmazı terk etmek zorunda kaldığını, dolayısıyla fiili el atmanın söz konusu olduğunu belirterek arsa vasfındaki taşınmaz bedelinin, tahsis belgeli arsa üzerindeki mesken tarzında kullanılmış tesisin ve ağaçların dava tarihindeki gerçek bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza davalı idare tarafından el atma olmadığını, davalı idare tarafından kayıtlarında yapılan incelemede dava konusu edilen yerle ilgili olarak yıkım işlemi yapılmadığının belirlendiğini, ayrıca kentsel dönüşüm projesi kapsamında kalan gecekondunun yıkılması nedeniyle doğan zararın tazmini talepli davanın idare mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, dava konusu edilen gecekondunun bulunduğu bölgenin ... Büyükşehir Belediye Meclisinin 17.02.2006 tarihli ve 484 sayılı kararı ile...Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında kaldığını, 15.11.2007 tarihli ve 2777 sayılı Büyükşehir Belediye Meclisi Kararı ile bahsi geçen bölgedeki tüm planlama ve 2981 sayılı Kanun'a göre işlem yapma yetkisinin ... Büyükşehir Belediye Başkanlığına verildiğini, bu kapsamda olmak üzere bahsi geçen meclis kararları uyarınca bölgedeki tüm dosyaların ... Büyükşehir Belediye Başkanlığına devredilmiş olduğunu, davalı idare tarafından herhangi bir işlem yapılmadığını bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz açılan davanın görev ve husumet yönünden reddini talep etmiştir.

2.Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; dava konusu parselin yapılan imar planı ve parselasyon işleminde...Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında kaldığı ve davalı idarenin işlem, eylemleri idari işlem ve idari eylem niteliği taşıdığından, gidilecek yargı yolunun idari yargı olduğunu, görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğunu, davalı idareye bağlı Emlak ve İstimlak Dairesi Başkanlığı Kamulaştırma Şube Müdürlüğünce yapılan araştırmalara göre davaya konu olan taşınmaza ait herhangi bir kamulaştırma işleminin taraflarınca yapılmadığının tespit edildiğini, dava konusu parselin...Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında kaldığını, bu bölgedeki ruhsatlandırmanın vb. işlemlerin proje sahibi ...Belediye Başkanlığınca yürütüldüğünü, bu nedenle davalı idare için davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, Atıfbey- Hıdırlıktepe ve İsmetpaşa Mahalleleri sınırları içindeki alanın 2012/4088 sayılı Bakanlar Kurulu kararına istinaden 20 Ocak 2013 tarihli ve 28534 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 6306 sayılı karar kapsamında riskli alan ilan edildiğini, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının 13.02.2013/645 ve 28.03.2013/1347 günlü/sayılı yazılarında bölgedeki çeşitli iş ve işlemler için belediye başkalıklarının görevlendirildiğini, henüz 1/1000 ve 1/5000 ölçekli imar planlarının ve parselasyon planının onanmamış olup çalışmaların devam ettiğini, davalı idare tarafından dava konusu taşınmaza zeminde herhangi bir el atma bulunmadığını, sahiplenme kastıyla kamu hizmetinde tahsis amacına yönelik kalıcı bir tesis inşa edilmesinin de söz konusu olmadığını, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın usul ve esas yönlerinden reddini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 23.06.2016 tarihli ve 2015/165 Esas, 2016/234 Karar sayılı kararı ile davalı ... hakkında davanın husumetten reddine, davalı ... yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin 23.06 2016 tarihli ve 2015/165 Esas, 2016/234 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; tapu tahsisli yapıya davalı idarece el atıldığının kabulü ile Bayındırlık Birim Fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülmek suretiyle yapı bedeline hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmediği ne var ki zemin yönünden kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmaz bedelinin istenebilmesi için davacının taşınmazın tapu ile maliki olması gerekir. Davacı taşınmaza tapuda malik olmayıp, zilyetliğe karine olan tapu tahsis belgesine sahip olduğu, tapudaki arsa tahsisi şerhi de davacıya mülkiyet hakkı bahşetmeyeceğinden davacı ve bayisince arsa tahsisi için idareye ödenen bedel var ise bu bedellerin güncellenerek davalıdan tahsiline karar verilmesi gerktiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B.Mahkemesince Bozmaya Uyarak Verilen Karar.

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davalı ... hakkında davanın husumetten reddine, davalı ... yönünden davanın kısmen kabulüne, tavzihe ilişkin 09.07.2024 tarihli ek karar ile de hakkında husumetten red kararı verilen davalı ... lehine maktu vekâlet ücretine hükmedilmesine kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ile davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; tapu tahsisine konu arsa bedelinin tamamı ödenmiş olmasına mukabil imar çalışmalarının tamamlanmış olması gerekçe olarak gösterilerek davacıya imar hakkı verilmediğinden zemin bedelinine hükmedilmesi gerektiğini, hükme esas alınan raporun eksik ve hatalı inceleme sonucu verildiğini, davacı tarafından ödenen bedelin denkleştririci adalet ilkesi gereği güncelleme yapılırken yerleşik Yargıtay uygulamalarına aykırı olarak düşük bedele hükmedildiği,arsa bedelinin ödendiği tarih itibarıyla tahsise konu arsanın değeri tespit edildikten sonra dava tarihine endeks uygulanması suretiyle hesaplama yapılarak ödenmesine karar verilmesi gerektiğini, tavzihe ilişkin ek karara yönelik temyiz itirazlarında ise 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 305 inci maddesinin ikinci fıkrasına aykırı olarak verilen tavzih kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; hak sahipliği bulunmayan dava konusu gecekonduya ait yapı tahsisi belgesinin hukuken geçersiz olduğu tespit edildiği hâlde, davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, bedelin yüksek belirlendiğini, dava konusu gecekondunun davalı idareye aidiyetine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurulmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 427 ile 439 uncu maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “...Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun)11 inci maddesi.

5. 6100 sayılı Kanun'nun 305 inci maddesi

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Davacı tarafından arsa tahsisi için ödenen bedelin alınan bilirkişi raporuna göre denkleştirici adalet ilkesi gereği güncellenerek davacıya ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemeiştir.

3. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla davacı ve davalı ... vekilleri tarafından ileri sürülen diğer nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

4. Bedeline hükmedilen gecekondunun davalı idareye aidiyetine ilişkin hüküm kurulmaması hatalıdır.

5. 6100 sayılı Kanun’un 305 inci maddesinin ikinci fıkrasının ''Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.'' hükmü gözetildiğinde hükmü değiştirecek şekilde davalı ... lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine ilişkin tavzih kararı verilmesinin usul ve kanuna uygun olmayacağı anlaşıldığından tavzih talebinin kabulüne ilişkin ek karar bozmayı gerektirir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile açıklanan nedenlerle temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve 09.07.2024 tarihi ek kararının BOZULMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Y.L