"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/593 E., 2022/107 K.
ŞİKAYETÇİ : ... vekili Avukat ...
ŞİKAYET OLUNANLAR : 1-... 2-... vekili Avukat ... 3-... vekili Avukat ...
DAVA TARİHİ : 23.06.2014
HÜKÜM/KARAR : Red
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen sıra cetveline itiraz davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece; İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; şikayetin reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; nafaka alacağının tahsili için ilamlı takip yaptıklarını, borçlunun SGK’dan olan hak edişleri ile ilgili olarak sıra cetveli düzenlendiğini, müvekkilinin alacağının nafaka alacağı olmasına rağmen sıra cetvelinde yer verilmediğini, İİK nın 101. maddesine göre müvekkilinin hacze iştirak etmesi gerektiğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir.
II. CEVAP
Şikayet olunan ... vekili cevap dilekçesinde; İİK.nın 101. maddesinin hacze takipsiz iştirak müessesesini düzenlediğini, şikayetçinin bu madde çerçevesinde hacze iştirak talebinin mevcut olmadığını, İİK.nın 100. maddesinin uygulanma olanağının bulunmadığını, savunarak davanın reddini istemiştir.
Şikayet olunan Yüreğir ve Ziyapaşa Vergi Dairesi Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde; yokluklarında yapılan işlemlere muvafakatlerinin bulunmadığını, şikayetçinin hacze iştirakinin de kanuna aykırı olduğunu, 6183 sayılı Kanunun 21. maddesi ile kamu alacaklarına öncelik hakkı tanındığını, dava dışı borçlunun vergi borcunun bulunduğunun sabit olduğunu savunarak şikayetin reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin: 26/11/2015 tarihli ve2014/407 Esas, 2015/874 Karar sayılı kararıyla; şikayetçinin nafaka alacağının İİK'nın 206. maddesindeki imtiyazlı alacak durumunun bulunmadığı ancak İİK'nın 101. maddesi gereğince ilk hacze iştirak edebileceği gerekçesiyle şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet olunan ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin 18.12.20218 tarihli ve 2016/1741 Esas, 2018/5921Karar sayılı kararıyla; şikayete konu sıra cetvelinde yer alan ve hakkı etkilenebilecek olan Yüregir Vergi Dairesi ve Ziyapaşa Vergi Dairesine usulüne uygun olarak tebligat çıkarılarak taraf teşkilinin sağlaması ve yargılamaya bu şekilde devam edilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gerekçesiyle mahkeme kararı bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin10.10.2019 tarih ve 2019/151 Esas 2019/702 Karar sayılı kararı ile; İİK.nun 100., 101. ve 206 maddelerinin birlikte değerlendirilmesi sonucunda nafaka gibi aile hukukundan doğan alacakların sıra cetvelinde imtiyazlı olduğu, İİK.nın 101/son maddesinin nafaka ilamına müstenit alacaklının takip merasimine lüzum olmadan takibe iştirak edebileceğinin öngörüldüğü, nafaka alacağının dayanağı ilamın tarihi ve dava tarihi gözönüne alındığında işbu alacağın İİK.nın 206. maddesindeki imtiyazlı alacak durumunun olamayacağı ancak İİK.nın 101. maddesi gereğince ilk hacze iştirak edebileceği, gerekçesiyle şikayetin kabulüne, sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet olunanlar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemiz 13.10.2021 tarihli 2021/782 Esas, 2021/839 Karar sayılı ilamı ile; sıra cetvelinin düzenlendiği şikayet edilenin takip dosyasının takip tarihinin 16.03.2012 olduğu, ilk haczin ilamsız icra takibi sonucu konulmuş olduğu, bu takipte konulan ilk hacze iştirak edecek alacaklının İİK’nın 100/2 bendi uyarınca “takipten önce açılmış bir dava üzerine alınan ilama” istinat etmesi gerektiği, şikayetçinin nafaka alacağının 05.09.2012 tarihinde açmış olduğu dava sonrası aldığı ilama dayalı olduğu, bu durumda nafaka alacağının ilk hacze iştirak etmesi şartlarının mevcut olmadığı bu gerekçelerle şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken İİK’nın 101/son fıkrasına yanlış mana verilerek şikayetin kabulü doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, ilk haciz ilamsız takibe dayalı olup bu takipte konulan ilk hacze iştirak edecek alacaklının İİK’nın 100/2 bendi uyarınca “takipten önce açılmış bir dava üzerine alınan ilama” istinat etmesinin gerektiği, şikayetçinin nafaka alacağının 05.09.2012 tarihli açmış olduğu dava sonrası aldığı ilama dayalı olduğu, sıra cetvelinin düzenlendiği şikayet edilenin takip dosyasının takip tarihi ise 16.03.2012 olduğu, bu durumda nafaka alacağının ilk hacze iştirak etmesi şartlarının mevcut olmadığı, düzenlenen sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi vekili temyiz dilekçeside; müvekkili dosya alacağının ilama dayalı nafaka alacağı olduğunu, İİK madde 101 ve 206 ve diğer maddeleri gereğince dava konusu hacze iştirakinin mümkün olduğu, mahkemece Yargıtay ilamına karşı direnme kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının hatalı olduğunu temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, İİK 100, 101 ve 206. maddeleri
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 nci maddesi ile 439 ncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Şikayetçi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
12.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.