"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/242 E., 2022/7 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul
Taraflar arasında görülen istirdat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı ... San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı arsa sahibi vekili dava dilekçesinde; davalı yüklenici ... ile müvekkili arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin sözleşme gereği edimlerini yerine getirerek davalıdan 02.11.2012 tarihli ibranameyi aldığını, ancak davalının binanın iskan ruhsatını almadığını, diğer davalı ... San Ve Tic Ltd Şti.'nin davalı ... aleyhine Denizli 9. İcra Müdürlüğünün 2012/4659 sayılı dosyasında başlattığı takipten dolayı müvekkili adına haciz ihbarnameleri göndererek mernis adresine tebliğ edildiğini, başka adreste ikamet eden davacının bundan haberdar olmadığı için itiraz edemediğini, aracının fiilen haczedilmesi üzerine durumu öğrendiğini ileri sürerek, müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitine, haciz ihbarnamelerinin ve hacizlerin iptaline ve % 20'den az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiş, bilahare dosya borcunun ödenmesi nedeniyle istem yasa gereği istirdata dönüşmüştür.
II. CEVAP
1.Davalı alacaklı ... vekili cevap dilekçesinde; davacıyla diğer davalı ... arasında imzalanan 02.11.2012 tarihli ibranamenin alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak düzenlendiğini, müvekkilinin diğer davalıdan alacaklı olduğunu, davacının icra takip dosyasından haberdar olup kendisinin sorumluluğunun da bilincinde olduğunu, takip dosyasından çıkarılan haciz ihbarnamelerinin Tebligat Kanunu'na uygun şekilde tebliğ edildiğini savunarak davanın reddini ve % 20'den az olmamak üzere kötü niyet tazminatının hüküm altına alınmasını istemiştir.
2.Davalı ... vekili duruşmadaki beyanında; müvekkilinin 3. kişi pozisyonunda olduğundan kendisine dava yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 10/03/2015 tarihli ve 2013/134 Esas, 2015/171 Karar sayılı kararı ile davacı arsa sahibi ile davalılardan yüklenici ... arasında düzenlenen ibranamenin borçtan kurtulmaya yönelik olduğundan 3. kişilere karşı ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı arsa sahibi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin 25.06.2018 tarihli ve 2015/9229 Esas, 2018/3731 Karar sayılı kararıyla; davalı yükleniciden alacaklı olan diğer davalı ....'nin arsa sahibi davacıdan talep edebileceği bedelin yüklenici davalının davacı arsa sahibinden alacaklı olduğu bedel ile sınırlı olduğundan dava tarihi itibariyle yüklenicinin arsa sahibine karşı edimlerini yerine getirip getirmediğinin, sözleşmeden kaynaklı alacağı olup olmadığının tespit edilmesi gerektiği, bu durumda mahkemece, yüklenici davalı ...’ın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan edimlerini yerine getirip getirmediği, davacı arsa sahibinden alacaklı olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği, temyiz aşamasında icra dosyasına ödemede bulunulduğu iddia edildiğinden davanın istirdat davasına dönüşeceğinin gözetilmesi gerektiği belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece İlk Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 30/01/2020 tarihli ve 2018/594 Esas, 2020/62 Karar sayılı kararı ile bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, keşif icrası suretiyle alınan bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, taraflar arasında 01/04/2011 tarihinde düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre dava tarihi itibariyle yapılan binada eksiklik bulunduğu ve projeye uygun olarak yapılmadığı, yüklenicinin arsa sahibine karşı edimlerini yerine getirmediği, yüklenicinin sözleşmeden kaynaklı alacağının bulunmadığı, davacının açmış olduğu menfi tespit davasında haklı olduğu, diğer davalı ....'nin de arsa sahibi davacıdan talep edebileceği bedel bulunmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacının icra takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine ve yasal şartları oluşmadığından tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 15. Hukuk Dairesinin 31.05.2021 tarihli ve 2020/2703 Esas, 2021/2350 Karar sayılı kararıyla; davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile yargılama esnasında davacının 04.04.2013 tarihinde 12.210,00 TL ve 15.04.2015 tarihinde 2.679,19 TL olmak üzere toplamda 14.889,19 TL ödediği ve icra dosyanın infazen kapatıldığı anlaşıldığından menfi tespit talepli açılan davanın İİK'nın 72/VI. maddesi gereğince kendiliğinden istirdat davasına dönüştüğü gözetilerek, istirdat talebi hakkında karar verilmesi hususunda hükmün davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozmaya uyularak davanın kabulü ile, davacının icra takip dosyası kapsamında borçlu olmadığının tespitine, şartları oluşmayan tazminat isteminin reddine, 14.489,19 TL'nin, 12.210,00 TL'sine 04.04.2013 tarihinden ve 2.679,19 TL'sine 15.04.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ....'den alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı ... San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı alacaklı ... San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili temyiz dilekçesinde; 15 günlük hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacının yükleniciye borçlu olduğunu, ibranamenin muvazaalı olduğunu, yargılama giderinden sorumlu olunmayacağını, davacıya yapılan tebliğin usule uygun olduğunu ileri sürerek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, haciz ihbarnamelerine itiraz edilmemesi nedeniyle 2004 sayılı İcra İflas Kanununun 89/3 maddesi gereğince menfi tespit istemine ilişkin iken yargılama sırasında dosya borcunun ödenmesi üzerine istirdat istemine dönüşmüştür.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 nci maddesi, 438 nci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 ncu maddesinin ikinci fıkrası, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 89/3 maddesi.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanunun 428 nci maddesi ile 439 ncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla ve özellikle 2004 sayılı İİK'nın 89/3 ncü maddesinde öngörülen on beş günlük sürenin haciz ihbarnamelerine itiraz etmeyen 3. kişi hakkında yürütülen cebri icra işlemlerinin menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durmasına yönelik düzenleme olmasına ve huzurdaki davanın İİK'nın 72/7 nci maddesinde öngörülen bir senelik süre içerisinde açılmış olmasına göre davalı alacaklı ... vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple ;
Davalı alacaklı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,20/09/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.