Logo

6. Hukuk Dairesi2022/2907 E. 2023/3114 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kooperatif yönetim ve denetim kurulu üyelerinin görevleri sırasında kooperatife verdikleri iddia edilen zararların tazmini.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıların kusurlu hareketleri ve kooperatife zarar verdikleri ispatlanamadığından, davalıların vergi ödememeleri hususunda ise yasal haklarını kullandıkları gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1113 E., 2022/516 K.

DAVALILAR : 1- ... ve diğer 6 davalı vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : 07.07.2010

HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2010/180 E., 2021/241 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 03.10.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde davacı vekili Avukat Zeynep Toraman geldi. Tebligata rağmen karşı taraftan gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların davacı kooperatifin eski yönetim ve denetim kurulu üyeleri olduklarını, genel kurulca ibra edilmeyen ve haklarında sorumluluk davası açılmasına karar verilen eski yöneticilerin görevde oldukları dönemde vergi dairesince tahakkuk ettirilen harcı ödememeleri, gerçeği yansıtmayan birkısım faturalar nedeniyle ödeme yapmaları ile teklif almaksızın fahiş bedellerle mal ve hizmet alımı yapmaları nedenleriyle kooperatifi zarara uğrattıklarını ileri sürerek, şimdilik 100.000,00 TL kooperatif zararının davalılardan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; anılan genel kurul kararının iptali için açılan davanın beklenmesi gerektiğini, hesap tetkik komisyonu raopurunun gerçeği yansıtmadığını, müvekkillerinin davacı kooperatife zarar vermediklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kooperatifin tahakkuk eden vergi borcuna karşı mahkemeler nezdinde itiraz etmesinin yasal hakkı olduğu, yasal hakkı kullanan yönetim kurulu üyelerinin bu sebeple kooperatifi zarara uğrattığından söz edilemeyeceği, bu kalem kapsamında kooperatifin zarara uğradığı hususunda somut bir tespitin bulunmadığı; alımı yapılmayan ve kullanılmayan kereste malzemelerine ilişkin olduğu ileri sürülen faturaların kooperatif içerisinde yer alan cami için alınan malzemeler olduğu; çit ve asfalt yapımı gibi fahiş bedellerle mal ve hizmet alındığı iddiası ile ilgili somut delil bulunmadığı belirtilerek, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; Kooperatifler Kanunu hükümleri dikkate alınmaksızın yapılan incelemenin hatalı olduğunu, tazmini talep edilen 3 kalem zarardan 2'si hakkında hiç inceleme yapılmadığını, bilirkişi heyeti tespitlerine aykırı şekilde karar verildiğini, bekletici mesele yapılan dosyada verilen kararın kooperatif lehine kesinleştiğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

Davalılar vekili; harç ikmali yaptırılmadan davaya devam edilmesinin hatalı olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalıların kusurlu olduklarının kesin olarak ispat edilemediği, davalıların tahakkuk eden vergiyi ödemek yerine kooperatif lehine yasal yollara başvurma haklarını kullandığı, yasal hakkı kullanan yönetim kurulu üyelerinin bu sebeple kooperatifi zarara uğrattığından söz edilemeyeceği, alınan bir kısım malzemelerin kullanılmadığı ve/veya fahiş mal ve hizmet alımı ile kooperatifin zarara uğratıldığı iddiasının ispatlanamadığı, bu kalemler yönünden zararın somut olarak ortaya konulamadığı, fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak 100.000,00 TL üzerinden dava açılması ve dava değerinin 100.000,00 TL olarak gösterilmesinde usule aykırılık bulunmadığı belirtilerek, taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçelerinde ileri sürülen sebepler ile re'sen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kooperatifin yönetim ve denetim kurullarında görev alan davalıların, kooperatife verdikleri iddia olunan zararların tazmini istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 553 üncü maddesi, Yargıtay Kapatılan Yüksek 23. Hukuk Dairesinin 06.02.2019 tarihli, 2016/2905 Esas, 2019/301 Karar sayılı ilamı.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilmediğinden davalı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.