"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1269 E., 2022/700 K.
DAVA TARİHİ : 13.04.2016
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Uşak 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.)
SAYISI : 2016/244 E., 2019/312 K.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin gerçekleştirdiği inşaatlarda ihtiyaç duyduğu 2 adet kalorifer kazanı ve bu kazanlarla ilgili imbisat tankı ve baca sistemlerinin dava dışı şirket aracılığı ile müvekkili şirkete sipariş edildiğini, teslimatın yapılarak bedelinin tahsil edildiğini, ancak davalı kooperatifin o tarihlerdeki başkanı ve başkan yardımcısının birlikte müvekkili şirketin İzmir'deki iş yerine gelerek müteahhit şirketle aralarında anlaşmazlık çıktığını, bu nedenle ihtiyaç duydukları 3 adet kalorifer kazanının, imbisat tankı ve baca sistemlerinin kendileri için imal edilmesini, faturasının bizzat kooperatifleri adına düzenlenmesini ve malzemelerin kendilerine gönderilmesini istediklerini, müvekkilinin bu imalatları gerçekleştirerek teslim ettiği halde bedelin ödenmediğini ileri sürerek, iş bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkâr tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatifin dava konusu işi dava dışı Efe Buhar ve Isıtma Sistemleri Limited Şirketine verdiğini ve yaptırdığını, müvekkili kooperatif ile davacı şirket arasında baca imali, imbisat tankı ve 3 adet kalorifer kazanı imali konusunda anlaşma bulunmadığını, davaya konu malzemeleri müvekkili kooperatif yetkililerinin teslim almadığını, davacı şirketin dava konusu alacağını malzemeleri kendisine sipariş veren Efe Buhar ve Isıtma Sistemleri Ltd. Şti.’den tahsil edemeyince müvekkili kooperatiften tahsil etmeye çalıştığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın miktarı itibariyle sözleşmenin ve borcun ispatının yazılı delille mümkün olduğu, davacının sözleşmenin varlığını yazılı delille ispat edemediği, sevk irsaliyesi ve davacının Vergi Dairesine yazısının sözleşme ilişkisini ispat için yeterli olmadığını, davacı tarafça yazılan mektubun davalıya ulaştığının belgelenemediğini, faturanın da davalı tarafından iade edildiğini, davalı şirket yetkilisinin yemin beyanında davacı şirket ile iddia edilen kazan, baca ve genleşme tankının imalatının yapılması ve bedelinin kooperatif tarafından ödenmesi ile ilgili bir anlaşma yapmadıklarını beyan ettiği, Türk Medeni Kanunun 6. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “İspat yükü” başlıklı 190. maddesi gereğince ispat yükünün ilk önce kural olarak davacıya düştüğü, davacının ise üzerine düşen ispat külfetini yerine getirememiş olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, davalının dava dışı şirkete yapmış olduğu ödeme belgelerini sunmadığını, dava dışı şirket ile olan sözleşme feshedildiği halde, fesih tarihinden sonra belirlenen taksit tutarından daha fazla ödeme yapılmasının ve çek teslim edilmesinin gerekçesinin açıklanmadığını, sevk irsaliyeleri incelendiğinde davaya konu imalatların davalı Kooperatif yetkililerine teslim edildiğinin sabit olduğunu, müvekkilince yapılan yazışmaların mahkemece değerlendirilmediğini, yemin beyanlarının çelişkili olduğunu, tanık dinlenmediğini belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemece davacının dayandığı delillerin toplandığını, delil başlangıcı niteliğinde davalı yanın eli ürünü bir belge bulunmadığı ve davalının muvafakatı da olmadığından davacının tanık dinletme talebinin reddedildiği, davacı tarafça teklif edilen yemin delili davalı taraf yetkilileri tarafından usulünce ifa edilmiş olup, sözleşme ilişkisinin kanıtlanamadığı belirtilerek, incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili amacı ile başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı TBK 470-486. maddeleri
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde belirtilen gerekçelerle temyiz edilmiş ise de, istinaf mahkemesince yapılan ve yukarıda belirtilen değerlendirmeler usul ve yasaya uygun olup, davacı tarafça akdi ilişkinin varlığı ispat edilemediğinden davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden ilgiliden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.