Logo

6. Hukuk Dairesi2022/3319 E. 2024/1043 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kat karşılığı inşaat sözleşmesi sebebiyle fazladan yapılan bağımsız bölümlerin kime ait olacağı ve tapu iptal tescil davasının kapsamı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dairemizin bozma ilamına uyularak verilen kararda, ilk kararı temyiz etmeyen davalılar yönünden usulü kazanılmış hak ilkesi gözetilmeden hüküm kurulması, davacı mirasçıları lehine tescil hükmü kurulurken vefat eden davacı adına hüküm kurulması ve davalı ... mirasçıları adına olan payların yarısının iptaliyle yetinilmeyip kalan paylar hakkında da yeniden tescil hükmü kurulması hatalı görülerek hüküm bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/112 E., 2022/59 K.

HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince istemin davalılar ..., ..., ..., ..., ... yönünden kabulüne ve davalı ... mirasçıları yönünden reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin imzalanmasından sonra imar ve proje değişikliği nedeniyle fazla yapılan 1 dükkan ve 3 daireden ibaret bağımsız bölümün kendisine ait olması gerekmekte ise de kesinleşmiş mahkeme kararı karşısında bu iddiaları kabul görmediğinden bu bağımsız bölümlerinin %50'sinin yüklenici olarak kendisine, kalanının ise arsa payları oranında davalılar ve kendisine ait olması gerektiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptâliyle kendisi ve davalılar adına müşterek ve iştirak halinde mülkiyet şeklinde tapuya kayıt ve tescilini talep etmektedir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; ...'in hem paydaş, hem de yüklenici olarak sözleşme koşullarına uymadığını, 16 daire üzerinden anlaşma sağlandığını, ilave kat ve dükkan için ek sözleşme yapılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... vekili cevap dilekçesinde özetle;    davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin ilk kararıyla; taraflar arasındaki sözleşme maddelerine göre, mimari veya proje değişikliği halinde fazla oluşan tüm dairelerin yükleniciye bırakılacağının kararlaştırıldığını, bu nedenle fazla yapılan bağımsız bölümlerin tapusunun iptali ve davacı adına tescili yönünden açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.

A. Bozma Kararı

1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... mirasçıları temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 24/12/2018 tarihinde 2018/1534 esas 2018/5244 kararı ile;    temyiz eden ... mirasçılarının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmediği,    imar ve proje değişikliği sonucu fazladan yapılan dükkan ve dairelerin paylaşımına ve davacı yüklenici-arsa sahibine ait olacağına dair bir düzenleme bulunmadığından proje değişikliği nedeniyle kazanılarak yapılan bu bağımsız bölümlerin sözleşmedeki paylaşım oranına göre taraflar arasında paylaşılmasının zorun olduğuna işaret edilmiş, mahkemece öncelikle dava edilen bağımsız bölümlerin pay ve paydalarını gösterir şekilde tapu kayıtları getirtilip tapu kayıtlarında pay ve payda toplamının birbirini tutmaması halinde bunun düzeltilmesi için davacıya gerekli yetki ve süre verilip pay ve payda eşitlenecek şekilde tapu düzeltimi yapıldıktan sonra konusunda uzman tapu işlerinden anlayan bilirkişiden proje değişikliği sonucu kazanılan 17, 18, 19 ve 20 no.lu bağımsız bölümlerde taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesindeki paylaşım oranına göre davacı yüklenici-arsa sahibine isabet edecek hisse ile arsa sahiplerine arsa paylarına göre, bu arada yüklenici aynı zamanda arsa sahibi de olduğundan onun da arsa payına isabet edecek hisseleri konusunda denetime elverişli ve gerekçeli rapor alınıp dava edilen bağımsız bölümlerin yüklenici payı olarak hesaplanan hisse ve arsa sahibi olarak hesaplanan hisse toplamı ile verilen kararı temyiz etmeyen davalılar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hisseleri üzerinden tapu kayıtlarının iptâl ve tesciline, kalan hisselerin ... mirasçıları davalılar ..., ..., ..., ... (...) ile ... ... üzerinde bırakılmasına ve yapı kullanma izin belgesi davadan sonra 31 Mart 2014 tarihinde alınmış olup temyiz eden davalılar davaya karşı çıkmakta haklı olduklarından yargılama gideri ve vekâlet ücretiyle sorumlu tutulmamalarına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ...'in dava konusu 17, 18, 19 ve 20 numaralı bağımsız bölümlerden her birinin 61400/72000 hissesine, davalı ... mirasçılarının ise dava konusu 17, 18, 19 ve 20 numaralı bağımsız bölümlerin her birinin 10600/72000 hissesine hak kazanabileceğine karar verilerek davanın, davalılar ..., ..., ..., ..., ... yönünden KABULÜ ve davalı ... mirasçıları yönünden reddine, Ankara İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, ... Ada, 1 Parselde kayıtlı 17,18,19 ve 20 nolu bağımsız bölümlerde davalılar ..., ..., ..., ..., ... hisseleri üzerinden tapu kayıtlarının iptali ile tesciline, kalan hisselerin ... mirasçıları üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı temyizinde; sözleşme maddelerine göre davalarının tümden kabulünün gerektiği, aksi takdirde pay oranlarının yanlış hesaplandığını, tavzih kararı ile aleyhlerine vekalet ücreti hükmü kurulmasının yerinde olmadığı, davalı tarafın da yargılama giderinden sorumlu tutulması gerektiğini belirterek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

818 sayılı Borçlar    Kanununun 355 vd    maddeleri.

3. Değerlendirme

1.HMK'nın 297/2. maddesi gereğince mahkemelerce; her bir talep hakkında; açık, şüphe ve tereddüte yer vermeyecek, özetle infazı kabil şekilde hüküm tesis edilmelidir.

Mahkemece tapu iptal tescil yönünden kurulan hükümde  “Davanın davalılar ..., ..., ..., ..., ... yönünden kabulü ve davalı ... mirasçıları yönünden reddi ile; Ankara İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, ... Ada, 1 Parselde kayıtlı 17,18,19 ve 20 nolu bağımsız bölümlerde davalılar ..., ..., ..., ..., ... hisseleri üzerinden tapu kayıtlarının iptali ile tesciline, kalan hisselerin ... mirasçıları üzerinde bırakılmasına, tapuda    122800/144000 ... adına, 5300/144000  ... ... adına, 3975/144000  ... adına, 3975/144000  ..., adına 3975/144000  ... adına, 3975/144000  ... ... adına, Kayıt ve tesciline, ” karar verilmiştir.

Dairemizin bozma kararından önce mahkemece verilen ilk karar ile davalılardan ..., ..., ..., ..., ... hakkında kabul hükmü kurulup bu karar söz konusu davalılar tarafından temyiz edilmemiştir. Mahkeme kararında bu davalılar yönünden davanın kabulüne karar verilmesine rağmen tescil hükmü kurulurken hangi davalıdan ne miktarda pay iptal edilerek davacı adına tescil edildiği açık olmadığı gibi, davacı ... yargılama sırasında vefat etmekle ölü kişi adına tescil hükmü kurulamayacağı gözetilerek bu davacının veraset ilamındaki payları oranında mirasçılar adına tescil hükmü kurulması gerektiğinin gözden kaçırılması, diğer yandan davalı ... mirasçıları adına olan payların ½ sinin iptal edilerek davacı mirasçıları adına tescili ile yetinilip kalan paylar hakkında davalılar adına yeniden tescil hükmü kurulmaması gerekirken Hasan mirasçıları adına da tekrar tescil hükmü kurulması doğru olmamıştır.

O halde mahkemece yapılması gereken iş, öncelikle yukarıda belirtilen ve ilk kararı temyiz etmeyen davalılar bakımından usulü kazanılmış hak ilkesi de gözetilmek suretiyle paylarının tamamının, davalı ... mirasçılarının ise paylarının yarısının tapu kaydının iptali ile davacı ... mirasçıları adına veraset ilamındaki payları oranında tescil hükmü kurmaktan ibarettir. Bu hususlara aykırı ve infazı imkansız hükmün bozulması gerekmiştir.

2. Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.

VI. KARAR

1.Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA,

2. Bozma nedenine göre davacı vekilinin sair temyiz sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,

3.Peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine,

4.Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

24.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi