"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/1096 E., 2022/851 K.
DAVA TARİHİ : 03.10.2017
HÜKÜM/KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Tekirdağ 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/457 E., 2019/95 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf talebinin reddine, davalılar vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 17.10.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde davacı asil ... ve vekili Avukat ... ile davalılardan ... mirasçıları vekili Avukat ... Vural, mirasçılardan ...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı yüklenici ile davalı arsa sahipleri arasında 02.05.2011 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davacının sözleşme uyarınca üzerine düşen edimleri yerine getirip iskan ruhsatını da alarak davalılara ait bağımsız bölümleri teslim etmesine rağmen sözleşme gereği davacıya ait olan 2 adet dükkan vasıflı bağımsız bölüm tapusunun devredilmediğini ileri sürerek, D Blok zemin kat 9 ve 10 no'lu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı arsa sahipleri vekili cevap dilekçesinde özetele; davacının inşaatı sözleşmeye uygun şekilde tamamlamadığını ve yapılan proje tadilatı nedeniyle davalıların zarara uğradıklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, sözleşme konusu taşınmazda toplam 242.780,00 TL değerinde eksik iş bulunduğu, bu nedenle davanın tapu iptal tescil ve kazanç kaybı talep edemeyeceği, tadilat projesine ve mevcut duruma göre arsa sahiplerine verilmesi gereken bağımsız bölümlerin değeri ile tadilat projesi yapılmasaydı sözleşmeye göre davalı arsa sahiplerine verilmesi gereken bağımsız bölümlerin değeri arasında 136.550,00 TL fark olduğu, talep konusu bağımsız bölümlerin dava tarihi itibariyle toplam değerinin 678.000,00 TL olduğu, davacının sözleşmeden kaynaklı hak edişinden davalıların uğradığı zarar ve eksik işler bedelinin mahsup edilmesi sonucunda tespit edilen toplam 298.670,00 TL tutarında davacının davalılardan alacaklı olduğu belirtilerek, davanın kısmen kabulü ile 298.670,00 TL'nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yüklenicinin bedele veya tapuya hak kazanabilmesi için; işin, sözleşme ve varsa eklerine, fen ve sanat kurallarına iş sahibinin ondan beklediği amaca uygun olarak imal edilip eksiksiz ve kusursuz şekilde belirlenen yer ve zamanda iş sahibine teslim edilmesi gerektiği, mahkemece de kabul edildiği üzere iskana engel oluşturmayacak şekilde ortak alanlarda ve bağımsız bölümlerde eksik ve kusurlu işler bulunduğu ve ayrıca tadil sözleşmesi ile davalılar zararına değer kaybı oluştuğu, davacı yüklenicinin öncelikli edimini yerine getirmediği için karşı edimin ifasını isteyemeyeceği, taşınmazın bedeline yönelik terditli talep yönünden de davanın reddi gerektiği, davalı taraflarca takas ve mahsup kapsamında dahi ileri sürülmediği ve bunlara ilişkin haklar saklı tutulduğu halde, davalı arsa sahipleri lehine eksik ve ayıplı işler bedeli ve değer kaybı belirlenip mahsup yapılarak davacının alacağına hükmedilmesinin doğru olmadığı belirtilerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; proje tadilatları nedeniyle inşaatın yapımında ek maliyetler oluşmasına rağmen arsa sahiplerinden talepte bulunulmadığı, davalılara ait bağımsız bölümlerin tamamı teslim edilmiş ve iskan alınmış olduğu halde tapu devrinden kaçındıkları, inşaattaki eksiklikler dava dışı 3. bir şirkete tamamlattırıldığından muhatabın bu şirket olacağı, bilirkişi raporunun davanın niteliğine ve dosya içeriğine aykırı olduğu, tespit edilen taşınmaz bedellerinin gerçeğin çok altında olduğu, fiilen teslim sonrası eksik iş bedeli talep edilemeyeceği, ortak alan eksikliklerinin bu davada ileri sürülemeyeceği ve re'sen dikkate alınacak nedenlerle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmaz ise taşınmaz bedelinin tahsili ve uğranılan kar kaybının tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 97 nci maddesi ile 470 ve devamı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre, usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
17.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekil ile temsil olunan davalı ... mirasçılarına verilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
17.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.