Logo

6. Hukuk Dairesi2022/3505 E. 2023/3448 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hizmet sözleşmesinin feshinden sonra davalı tarafından iade edilmeyen teminat mektubunun iadesi ve varsa teminat mektubunun nakde çevrilmesi halinde bedelin iadesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin sözleşmedeki teminat mektubunun iade şartlarını yerine getirmediği, davalıya karşı işçilik alacaklarından kaynaklı davaların açıldığı ve bu davaların sonucuna göre davalının davacıya rücu hakkını kullanabileceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1351 E., 2022/930 K.

DAVA TARİHİ : 26.03.2018

HÜKÜM/KARAR : Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2018/376 E., 2019/693 K.

Taraflar arasındaki banka teminat mektubunun iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 24.10.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde taraflar adına gelen olmadığı duruşmalı temyiz talebinde bulunan davacı vekilinin mazeret dilekçesi verdiği, mazeret dilekçesinde temyiz incelemesinin yokluklarında yapılmasını talep ettiği anlaşıldığından temyiz incelemesinin dosya üzerinde yapılmasına karar verilerek duruşmadan sonra işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında 25.01.2013 tarihli el bilgisayarı/endeksör ile endeks okunması ve düzenlenecek fatura bildiriminin aboneye bırakılması işine dair hizmet sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında müvekkilinin davalıya 08.06.2015 tarihli ve 270.000,00 TL bedelli süresiz ve kesin teminat mektubu verdiğini, 15.07.2013 tarihinde tarafların anlaşarak sözleşmeyi feshettiklerini, sözleşmenin 12.4 maddesinde teminat mektuplarının hangi şartlarda iade edileceğinin hüküm altına alındığını, feshedilen sözleşme kapsamında çalıştırılan işçilere ait SGK kapanışlarının yapılarak ilgili evrakların davalı şirkete teslim edildiğini, müvekkil şirketin teminat mektubunun iadesini talep etmesine rağmen davalı şirketin türlü bahanelerle teminat mektuplarını iade etmediğini ileri sürerek 08.06.2015 tarihli 270.000,00 TL bedelli teminat mektubunun iadesini, teminat mektubunun nakde tahvil edilmesi halinde mektubun nakde tahvil edildiği tarihten itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan istirdatına karar verilmesini talep etmiştir.

II.CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; hizmet alım sözleşmesinin 12.4 maddesindeki koşullarının yerine getirilmemesi sebebiyle teminat mektubunun iade edilmediğini, davacı şirketçe iş akdinin feshinden doğan alacaklarının ödenmediğini, dava dışı işçilerin üst işveren olarak müvekkili şirkete husumet yönelttiğini ve müvekkili şirketin ödemelerle karşı karşıya kaldığını, davacı şirket tarafından söz konusu iş kapsamında çalıştırılmış olan personellerine ait kıdem, ihbar, izin ve tüm alacaklarının ödenerek ilişiklerinin kesildiğine dair belgelerin sunulmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümlerine göre teminat mektubunun iadesi hususunun sadece davacının çalıştırdığı işçiler nedeniyle SGK'ya prim borcu kalmamasına değil, davalı idareye karşı borcunun da olmaması şartına bağlandığı, davalıya karşı asıl işveren sıfatı ile işçilik alacaklarından kaynaklı davaların açıldığı, davaların sonucuna göre davacıya rücu hakkını kullanabileceği, teminat mektubunun iadesi koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; yerel mahkemeden taleplerinin taraflar arasında imzalanan 25.01.2013 tarihli sözleşmenin 12.4 maddesinin TBK'nın 20, 21, 22, 23, 24 ve 25 maddeleri ile TTK'nın 55. maddesi kapsamında genel işlem koşulu kapsamında olduğundan hakimin sözleşmeye müdahalesi ile bu maddelerin sözleşmeye yazılmamış sayılmasına ve akabinde konusuz kalacak olan teminat mektubunun iadesine ilişkin olduğunu, bu sözleşmelerin tüm özel elektrik şirketlerince tip sözleşme olarak tek taraflı olarak hazırlanıp diğer tarafın kabulüne zorlanan nitelikte bir sözleşmeler olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının basiretli bir tacir olduğu ve sözleşme maddelerinin içeriğini bilerek imzaladığı, dava tarihi itibari ile davacı şirketin bünyesinde sözleşme konusu işte çalıştırılan kimi tazminat konulu davaların kabullerine karar verildiği, bir kısım işçilik alacakları davalarının ise derdest olduğu, davalının bu davalarda asıl işveren sıfatı ile davalı olduğu, davaların sonucuna göre davacıya rücu hakkını kullanabileceği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekilince temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesi kapsamında verilen teminat mektubunun iadesi, teminat mektubunun nakde çevrilmesi halinde bedelin istirdatı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 nci maddeleri,

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunmayan davalı yararına duruşma vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.