Logo

6. Hukuk Dairesi2022/5380 E. 2023/3645 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hizmet alım sözleşmesi kapsamında davacı tarafından ödenen işçilik alacaklarının, davalı yükleniciden rücuen tahsili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Hizmet alım sözleşmelerinde işverenin, yüklenici işçisinin ücretinin ödenmesi ve sosyal haklarının takibi gibi konularda bir sorumluluğu bulunmadığı, işçilik alacaklarının ödenmesinden yüklenicinin sorumlu olduğu, kıdem tazminatı, genel tatil ücreti gibi alacakların tamamından davalı yüklenicinin işçileri çalıştırdığı dönemle sınırlı sorumlu olduğu, yıllık izin ücretinden ise son yüklenicinin sorumlu olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2014/459 E., 2016/230 K.

DAVA TARİHİ : 09.10.2014

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul

Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkili ile davalı şirket arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme kapsamında davalı tarafından çalıştırılan dava dışı işçinin müvekkili aleyhine açtığı işçilik alacakları ile ilgili davanın işçi lehine sonuçlandığını ve bu kapsamda müvekkili tarafından dava dışı işçiye icra takibi sonucunda ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemeden sözleşme hükümlerine göre davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek, müvekkili tarafından ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili işçinin ücretlerinden davacının sorumlu olduğunu, müvekkilinin sorumlu olması halinde ise sadece kıdem tazminatından sorumlu olabileceğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının davalı ile yarı yarıya sorumlu olduğu dolayısıyla davalının işçiyi çalıştırdığı dönem ile sınırlı olarak yarı oranda sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV.TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde ; davalı şirketin ödenen tutarın tamamından sorumlu olduğunu beyan ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427 ncı ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanununa göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.

2. İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir.

3. Hizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır.

4. İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar.

5. Yıllık izinler kullanılmadığı taktirde iş sözleşmesinin feshi ile ücrete dönüşmektedir. Sözleşmeyi feshedenin son yüklenici olduğu ve yıllık izinlerinde bu fesih ile ücrete dönüştüğü göz önüne alındığında yıllık izin ücretinden son yüklenici sorumlu olacaktır.

6. İhbar tazminatından son işveren sorumludur. Bunların dışında hafta tatil ücreti, ücret alacağı, fazla mesai ücreti gibi işçiye ödenen tazminatlardan yükleniciler işverene karşı işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak sorumlu olacaklardır.

7. Bu durumda mahkemece yukarıda belirlenen ilkeler çerçevesinde, kıdem tazminatı, genel tatil ücreti alacaklarının tamamından davalı yüklenicinin işçileri çalıştırdığı dönemle sınırlı sorumlu olduğu, yıllık izin ücretinin tamamından ise son yüklenicinin sorumlu olduğu gözetilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle tekrar bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA,

Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

02.11.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.