"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/77 E., 2023/314 K.
DAVACILAR : 1-... 2- ... vekili Avukat ...
DAVA TARİHİ : 27.10.2021
HÜKÜM : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Niğde 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/160 E., 2022/131 K.
Taraflar arasındaki kat mülkiyeti kanunundan kaynaklanan davalar (arsa paylarının düzeltilmesi) davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri ile davalı yüklenici arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre teslim edilmesi gereken bağımsız bölümlerin kararlaştırılandan daha ... olması nedeni ile tapu iptali ve tescil mümkün olmaz ise eksik m²’ye dayanan zararlarının tahsilini, müvekkillerine düşen bağımsız bölümlerdeki eksik ve ayıplı işler bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların daha önce Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde aynı talepler ile açtığı davanın 2020/609 Esas ve 2021/371 Karar sayılı karar ile davacının davasını ispat edemediği gerekçesi ile reddedildiğini, bu kararın eldeki dava bakımından kesin hüküm teşkil ettiğini, esas bakımından ise müvekkilinin edimlerini sözleşmeye uygun yerine getirdiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Niğde 1 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/609 E, 2021/371 K sayılı dosya incelendiğinde; tarafların ve dava konusu sözleşmenin aynı ve 16/06/2016 tarihinde Niğde 3. Noterliğinden 07990 yevmiye no.lu Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi olduğu, dava konusu olan taşınmazların her iki dosyada da ... ada, 82-83-84-85-88-363-372-373-375-377-378 parsel no.lu araziler üzerindeki dairelerden 5,14,55,56,60,6,43,44 no.lu bağımsız bölümler olduğu, talep sonucunun her iki dosyada da aynı olduğu, Niğde 1 Asliye Hukuk Mahkemesinde de davanın esastan reddine karar verilmiş olup, karar 09.09.2021 tarihinde kesinleştiği, bu nedenle davanın kesin hüküm dolayısıyla dava şartı yokluğundan HMK 114-i maddesi ve 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; yerel mahkeme tarafından dosyada esasa girilerek karar verilmesi gerekirken "kesin hüküm" itirazı ile davayı reddetmesinin hatalı olduğunu, verilen kararı usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu olayla ve taleplerle aynı olan Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/609 E., 2021/371 K. sayılı dosyası ile açtıkları davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesine ve hükmün kesinleşmesine göre delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla davacılar vekilinin yerinde olmayan istinaf başvurusunun oy çokluğuyla esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve kesin hüküm teşkil ettiği belirtilen Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararının gider avansı yatırılmaması nedeni ile usulden ret kararı olduğunu ve kesin hüküm teşkil etmeyeceğini, bu nedenle davanın esasına yönelik inceleme yapılması gerektiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil mümkün olmaz ise bedel, eksik ve ayıplı işler bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri ile 303 ncü ve 324 ncü maddeleri, 6098 sayılı TBK 470-486 maddeleri
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Davacıların aralarında bulunduğu arsa sahipleri ile davalı yüklenici arasında Niğde 3. Noterliğinin 16.06.2016 tarih ve 7990 yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmıştır.
2.1. Davacılar tarafından açılan Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/609 Esas sayılı dava dosyasına konu talep sonuçları ile eldeki dava dosyasındaki taleplerin aynı olduğu, bu dava dosyasında verilen 2021/371 Karar sayılı ve 24.06.2021 tarihli karar incelendiğinde, taraflar arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi istenmiş ise de gider avansı olmadığından Niğde 3. Noterliğince 7790 yevmiye sayılı 16.06.2016 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi dosya arasına alınamadığı, keşif zaptında davacı vekiline kat karşılığı inşaat sözleşmesinin aslı gibidir örneğinin veya ilgili noterlikten istenebilmesi amacıyla gider avansını yatırması gerektiği usulüne uygun şekilde ihtar edilmiş fakat verilen süre içerisinde eksikliğin giderilmediği, davanın çözümünde bilirkişi raporunun gerekli olduğu, kat karşılığı inşaat sözleşmesi olmadan bilirkişinin rapor veremeyeceği ve bu sebeple davacının davasını ispat edemediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş olduğu, verilen kararın ise yasal süresi içerisinde taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmaması üzerine, 09.09.2021 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır.
2.2. Dava şartlarının sıralandığı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi uyarınca, “Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması” dava şartı olarak sayılmıştır.
2.3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 303. maddesi kesin hükmü düzenlemekte olup, maddenin 1. fıkrası; “Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir” hükmünü içermektedir.
2.4. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 324. maddesi “Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler. Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır. Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği dava ve işler hakkındaki hükümler saklıdır” hükmünü içermektedir.
2.5. Somut olayda; her ne kadar Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/609 Esas, 2021/371 Karar sayılı ve 24.06.2021 tarihli kararında gider avansı yatırılmaması nedeni ile ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş ise de yatırılmayan avansın delil ikamesine yönelik olan HMK 324. maddesi kapsamındaki delil avansı olduğu ve taraflardan her biri, ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenecek avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorunda olup, avans yükümlülüğünü yerine getirmemesi halinde ilgili kişi, talep olunan delilin ikamesinden vazgeçmiş sayılacak ve dosyada mevcut delillerle karar verilecektir. Bu durumda verilecek karar ise, davanın esasına ilişkin olup, taraflar arasında kesin hüküm oluşturacaktır. Anılan nedenlerle, yerel mahkemece kesin hüküm nedeni ile dava şartı yokluğundan HMK 114-i maddesi ve 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Temyiz harcı peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02/05/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.