Logo

6. Hukuk Dairesi2023/1648 E. 2024/2398 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kooperatif üyeliğinden kaynaklanan daire tahsisi ve tescili ile alternatif olarak tazminat istemli davada, mahkemenin davanın işlemden kaldırılmasına ilişkin kararına karşı yapılan temyiz üzerine bozma kararı verilmesini müteakip, verilen esasa ilişkin kararın temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Kamu düzenine aykırılık bulunmadığı, bozma ilamına uyulduğu, usuli kazanılmış hak ilkesine riayet edildiği, kararın gerekçelerinde isabetsizlik bulunmadığı, gerekçeli karar başlığındaki tarih yanlışlığının maddi hata niteliğinde olduğu, davacının kooperatif üyeliğinin daha önceki bir tarihte sona erdiği ve bu nedenle tapu iptali ve tescil talebinin reddinin doğru olduğu, hükmedilen tazminat miktarı bakımından ise davacı vekilinin aleyhine bozma yasağı bulunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/284 E., 2021/15 K.

DAHİLİ DAVALI : 1 -... 2 -...

DAVA TARİHİ : 17.11.2005

HÜKÜM/KARAR : Tazminat Talebinin Kabulüne, Tescile İlişkin Talebin Reddine,

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın tazminat talebinin kabulüne, tescile ilişkin talebin reddine, yönelik verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. 02.07.2024 gününde duruşma için tayin olunan günde tebligata rağmen taraflar adına gelen olmadı. Davalılardan Tasfiye halinde S.S. Sarp Konut Yapı Koop. Vekili Avukat ...'in mazeret dilekçesi verdiği görüldü. Dayanağı bulunmayan mazeretin reddine karar verildikten ve kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön incelemede temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

1- İlk derece mahkemesince, kooperatif üyeliğinden kaynaklanan daire tahsisi ve davacı adına tescili, olmadığı takdirde tazminat istemli alacak davasında 30.07.2010 tarihli duruşmada, davanın davacı tarafça takip edilmemesi nedeniyle HMUK 'nın 409. maddesi gereğince işlemden kaldırıldığı ve 3 yasal aylık süre geçmesine rağmen taraflarca yenileme talebinde bulunulmadığı gerekçesiyle, davanın HMUK 'nun 409/5. maddesi gereği açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

2- İlk Derece Mahkemesinin bu kararına karşı davacı vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin (kapatılan) 2012/4642 Esas, 2012/6112 Karar sayılı ilamıyla ve işlemden kaldırma kararının yerinde olmadığı tabii bulunmakla işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm tesisinin doğru olmadığı gerekçesiyle söz konusu kararın bozulmasına ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

3- İlk derece Mahkemesi bozma üzerine verdiği 18.06.1998 tarihli karar ile davacının üyelikten çıkarılmasına ve ödediği paranın iadesine karar verilmesine karşın ödediği aidat bedellerinin iade edilmemesi nedeni ile tapu iptali ve tescil isteminin reddine, alacak istemi bakımından 35.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline ilişkin 21/01/2021 tarihli karara karşı, davacı vekilince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Kamu düzenine aykırılık halleri ile uyulan bozma ilamının içeriği ve usuli kazanılmış hak ilkesinin re'sen gözetildiği; kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, keza; dava tarihinin 17/11/2005 olmasına karşın gerekçeli karar başlığında 09/04/2013 olarak yanlış olarak yazıldığı, bu hususun mahallinde düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde olduğunun kabulü ile davacının kooperatif üyeliğinin 18/06/1998 tarihli karar ile sona erdiği, bu bakımdan tapu iptali ve tescil talebinin reddinin doğru olduğu, hükmedilen bedel bakımından ise temyiz edenin sıfatına göre aleyhe bozma yasağı gereğince davacı vekilinin, temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin davacı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcın istek halinde iadesine, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunmayan taraflar lehine duruşma vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 02/07/2024 gününde oy birliği ile karar verildi.