Logo

6. Hukuk Dairesi2023/196 E. 2024/2490 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kardeşler arasında yapılan taşınmaz devrinin inançlı işlem olup olmadığı ve buna bağlı olarak tapu iptali ve tescil taleplerinin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacılar ve davalı arasında kardeşlik bağı bulunduğu ve tanık beyanlarıyla inançlı işlem ilişkisinin varlığının ispatlandığı gözetilerek, davacılar lehine tapu iptali ve tesciline ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1143 E., 2022/1748 K.

DAVACILAR : 1-... 2-... 3-... 4-...

5-... 6-... vekili Avukat ...

DAVALILAR : 1-... 2-... vekili Avukat ...

3-... vekili Avukat ... 4-...

DAVA TARİHİ : 02.02.2015

HÜKÜM/KARAR : Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ...2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2015/61 E., 2018/185 K.

KARAR

1-İlk Derece Mahkemesince, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebine ilişkin davada, feragat eden davacılar açısından davanın feragat nedeniyle reddine, davayı takip eden davacılar ...ve... açısından davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne, diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

2-İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davalı ... vekilince istinaf talebinde bulunulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi’nin 16.11.2020 tarihli, 2018/1247 Esas, 2020/1280 Karar sayılı ilamı ile davalı ...'in istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararı kaldırılarak davalı ... yönünden de davanın reddine karar verilmiştir. .

3-Bölge Adliye Mahkemesinin bu kararına karşı davayı takip eden davacılar ...ve... vekilinin süresinde temyiz yoluna başvurması üzerine Daire'mizin 08.12.2021 tarihli, 2021/2491 Esas, 2021/2130 Karar sayılı ilamıyla "İnançlı işlemler; inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içermektedir. Yine inançlı bir işlem ile inanan, sahibi olduğu bir mülkiyet veya alacak hakkını inanılana kazandırıcı bir işlemle devretmekte ancak borçlandırıcı bir sözleşme ile de onu bazı yükümlülükler altına sokmaktadır. İnançlı işlemde inanılan, hakkını kullanırken kararlaştırılan koşullara uymayı, amaç gerçekleşince veya süre dolunca hak veya nesneyi tekrar inanana (veya onun gösterdiği üçüncü kişiye) devretmeyi yüklenmektedir. İnançlı işlem, kazandırmayı yapan kişiye yani inanana belirli şartlar gerçekleşince, kazandırmanın iadesini isteme hakkı sağlayan bir sözleşmedir. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde bunun dava yoluyla hükmen yerine getirilmesi istenebilir. Öte yandan; inanç sözleşmesi, 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ancak, yazılı delil ile kanıtlanabilir. Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır. Ancak HMK'nın 203/a bendinde, senetle ispatın istisnası olarak ‘Altsoy ve üstsoy, kardeşler, kayınbaba, kaynana ile gelin ve damat arasındaki işlemler’ olarak belirtilmiş ve bu halde tanık dahil her türlü delille inançlı işlemin ispatı mümkün kılınmıştır. Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; Bölge Adliye Mahkemesi her ne kadar davacılar ile davalı ... arasındaki taşınmaz devrinin hata, hile, vekalet görevinin kötüye kullanılmasından kaynaklandığını ve bu hususlarla ilgili dava açma süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vermişse de, dosya içeriğine göre davacılar ile davalı ... kardeş olup, aralarındaki ilişkinin “inançlı işlem” olduğu hususu üzerinde durulmadan Bölge Adliye Mahkemesi tarafından eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile karar verilmesinin doğru olmadığı" gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

4-Bölge Adliye Mahkemesince, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu "davacılar ... ile ... tarafından dava konusu taşınmazdaki hisselerin kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılması akabinde geri verileceği inancı ile ve kardeşler arası güven ilişkisine dayalı olarak davalı ...'e verilen vekaletname ile kardeşleri davalı ...'e devredildiği, 22/09/2022 tarihli duruşmada dinlenilen davacı tanıkları ... ile...'in yeminli beyanlarının taraflar arasındaki ilişkinin inançlı işlem niteliğinde olduğunu kanıtladığı" gerekçesi ile davacılar ..., ..., ... ve ... tarafından davalılar aleyhine açılan davanın feragat nedeniyle reddine, davacılar ... ve ... tarafından davalılar ...,... ve ...aleyhine açılan davanın reddine, davacılar ... ve ... tarafından davalı ... aleyhine açılan davanın kabulü ile dava konusu İstanbul ili, ...ilçesi,... mevkii 5 pafta, 2461 parsel sayılı taşınmazda davalı ... adına kayıtlı A giriş, 3-5-6-16 no.lu bağımsız bölümlerin tapusunun davacılar ... ve ...'in ...1. Noterliğinin 23.07.2014 tarih ve 23784 yevmiye no.lu mirasçılık belgesindeki miras hisseleri nispetinde iptali ile davacılar ... ve ... adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan hissenin davalı ... üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.

5-Bölge Adliye Mahkemesinin bozma üzerine verdiği karara karşı davalı ... vekilince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Kamu düzenine aykırılık hallerinin re'sen gözetildiği, bozma doğrultusunda ve usuli kazanılmış hak ilkesi gözetilerek ve istinaf nedenleriyle sınırlı, usulüne uygun olarak istinaf inceleme ve denetiminin yapıldığı; dosya içeriği, kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı ve özellikle mahkemece dinlenilen tanık beyanlarından davacılar ile davalı ...'in kardeş olup, aralarındaki ilişkinin “inançlı işlem” olduğunun anlaşılmasına göre davalı ... vekilinin temyizindeki sebepler yerinde görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davalı ... vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 04.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.