"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : İstinaf Başvurusunun Esastan Reddine
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Kulu Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen asıl davada üyeliğin tespiti ve tescili, birleşen 2011/379 Esas sayılı davada fazladan ödenen aidatların istirdatı, birleşen 2014/179 Esas sayılı davada tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 23. (Kapatılan) Hukuk Dairesi'nce Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
1
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatif kayıtlarına göre üyeliğinin 180 m²'lik iş yerine hak kazanacak şartları taşıdığını ancak kooperatif yönetiminin keyfi bir tutum izleyerek üyelik kaydını 60 m²'lik iş yerine hak kazanacak şekilde oluşturduğunu ileri sürerek kooperatif üyeliğinin 180 m²'lik iş yeri için olduğunun tespiti ile kooperatif kayıtlarına bu şekilde tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
2. Birleşen 2011/379 Esas sayılı davada davacı asil dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin180 m²'lik dükkan için aidat yatırdığını ancak 60 m² yerin verildiğini, müvekkilinin fazla aidat ödemesi yaptığını ileri sürerek fazlaya ilişkin dava ve talep haklarını saklı tutarak 10.000,00 TL'nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
3. Birleşen 2014/179 Esas sayılı davada davacı asil dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin keyfi tutum ve davranışlarına devam ettiğini, elinde kalan dükkanları satmaya başladığını, ileride dükkan yeri alamamak gibi bir durumla karşı karşıya kalmaması için işbu davayı açtığını ileri sürerek davalı kooperatif bünyesinde bulunan (H) blok 7/B deki 180 m²’lik dükkân yerinin adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
4. Asli müdahil katılma dilekçesinde özetle; kooperatif üyesi olduğunu, kooperatifin elinde kalan iki adet iş yeri olduğunu biri üzerinde davacı ... tarafından tedbir konulduğu için bunlar arasında kura çekemediğini, diğer dairenin kurasız verilmek istendiği iki iş yeri arasında ticari yönden büyük fark bulunduğu ileri sürerek tedbirin kaldırılmasını ve niza konusu iş yerinin kuraya tabi tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 60 m2 lik dükkan için ödeme yaptığını, 180 m2 lik dükkanların tamamının marangoz, mobilya iş kolu için ayrıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Birleşen 2011/379 Esas sayılı davada davalı taraf cevap dilekçesi vermemiştir.
3. Birleşen 2014/179 Esas sayılı davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının tescilini istediği taşınmaz üzerinde hiçbir hakkı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 27.09.2016 tarihli ve 2011/4 Esas, 2016/592 Karar sayılı kararıyla; davacının yaptığı ödemeler 180 m2 lik dükkan için eksik olduğu, ayrıca marangoz belgeseni dava ve kura tarihinden sonra alması dikkate alındığında asıl davanın reddine, birleşen 2014/179 Esas sayılı dosyadaki talebinin asıl dosyadaki taleple aynı olması nedeniyle bu davayı açmada hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine, davacının kuranın çekildiği tarihe kadar ödenmesi gereken miktarlar dikkate alındığında ödemelerinin eksik olduğu, davacı tarafından fazla ödeme bulunmadığından fazla ödemenin iadesi talebinin reddine, H Blok 7/B deki 180 m2 dükkanı malikinin davalı kooperatif tarafından kura sonucu belirlenmesi gerekmekte olup asli müdahilin talebinin kabulüne karar verilmiştir.
2
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 11.04.2017 tarihli ve 2017/158 Esas, 2017/323 Karar sayılı kararıyla; davacının kooperatif üyeliğinden ihraç edildiği, ihraç kararının iptaline ilişkin dava açılmadığı, davacının üyeliği sona erdiğine göre davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine, yeniden esas hakkında karar verilerek asıl ve birleşen davaların hukuki yarar yokluğundan usulden reddine, müdahilin talebinin kabulü ile H Blok 7/B deki 180 m2 dükkanı malikinin davalı kooperatif tarafından kura sonucu belirlenmesine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 23. (Kapatılan) Hukuk Dairesi'nin 28.05.2019 tarih ve 2017/2387 E., 2019/2398 K. Sayılı kararı ile ihraç kararının iptal edildiği ve kararın kesinleştiği, davacının üyeliği devam ettiğinden Bölge Adliye Mahkemesi'nin gerekçesinin hükümsüz kaldığı, istinaf sebeplerinin incelenmesi için kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının ihtarname ve dilekçelerinde ısrarla belirttiği 03.03.1999 tarihli üye kayıt defterinin 25 ve 26 ncı sıralarında 60 ve 120 m²'lik iki ayrı dükkan için kaydının bulunduğu, aidat ödemelerinin de kayıtlı olduğu iddiasının davalı kooperatif yetkilisince dosyaya gönderilen 10.03.2012 tarihli cevabi yazı ve ekindeki iki adet davacının kooperatif sıra numarasının 25 ve 26 olarak belirtildiği 10.12.1997 tarihli taahhütname ile doğrulandığı, dolayısıyla davacının 60 m² ve 120 m²'lik iki işyeri için iki adet üyeliği bulunduğu gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne davacının davalı kooperatifte 60 m² ve 120 m²'lik iki işyeri için iki işyeri üyeliği olduğunun tespitine, asıl davada verilen kararın niteliğine göre birleşen davaların reddine, asli müdahilin talebinin kabulü ile H Blok 7/B deki 180 m2 dükkanı malikinin davalı kooperatif tarafından kura sonucu belirlenmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı 60 m²'lik işyeri üyesi olduğunu, asli müdahilin kendisine ait 180 m²'lik işyeri olduğunu, sonradan kendisine tahsis edilen işyerinin yerini ve konumunu beğenmediği için hakkı olmayan talepte bulunduğunu, asıl davanın kısmen kabul kararı ile kura ile ilgili kararı hukuka aykırı olduğunu, ayrıca davacı lehine 3.400,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesine rağmen davalı lehine 1.800,00 TL hükmedilmesinin hatalı olduğunu, her dava başına 3.400,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
3
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, asıl davada kooperatif üyeliğin tespiti ve tescili, birleşen 2011/379 Esas sayılı davada fazladan ödenen aidatların istirdatı, birleşen 2014/179 Esas sayılı davada tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 nci maddeleri,
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
4