Logo

6. Hukuk Dairesi2023/723 E. 2024/2503 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yüklenici ile iş sahibi arasında, götürü bedelli inşaat sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tespiti ve ödenmesi ile ilgili uyuşmazlık sebebiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davası.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay’ın daha önceki bozma kararına uymamasına rağmen, bozma kararında belirtilen serbest piyasa rayici üzerinden hesaplama yapmaması, takip dayanağı tespit dosyasındaki alacak miktarı ile çelişen bir hesaplama yapması ve davalı lehine kesinleşen faiz yönünden kazanılmış hakka aykırı olarak faize hükmetmesi hatalı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.)

SAYISI : 2022/110 E., 2022/222 K.

DAVA TARİHİ : 04.08.2011

HÜKÜM/KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekilince duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 21.05.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde davacı vekili Avukat ... geldi.Tebligata rağmen karşı taraftan gelen olmadığı anlaşılmakla, duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı yüklenici vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatif ile müvekkili arasında ... ili, ...ilçesi,... Mahallesi, 1228 ada 1 parsel ile 1229 ada 1 parselde bulunan 38 adet trıbleks inşaatının yapımı hususunda 19.04.2007 tarihli 3.750.000 TL+KDV götürü bedelli sözleşme imzalandığını, davacının sözleşmede kararlaştırılan sürede işleri tamamlayarak kooperatife teslim ettiğini, 2008 yılından itibaren taşınmazlarda oturulmaya başlanıldığını, bu durumun ...2 Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/126 Değ. iş sayılı dosyası ile tespit edildiğini, bilirkişilerin raporlarında yapılan imalatlar toplamının 2008 yılı birim fiyatı üzerinden 3.956,037 TL olarak hesaplandığını, ancak davalı kooperatif tarafından bakiye alacağın şirkete ödenmemesi nedeni ile davalı aleyhine ...1 İcra Müdürlüğü'nün 2011/1434 Esas sayılı takip dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalı tarafından takibe itiraz edilmesi nedeni ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini belirterek itirazının iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı iş sahibi vekili cevap dilekçesinde özetle; sözleşmelerin geçersiz olduğunu, temerrüde düşürülmediği için icra takibinde faiz talep edilemeyeceğini, davacı adına ödemeler yapıldığını, tespit raporundaki hesaplamanın kabul edilmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİNİN İLK KARARI

...2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/449 Esas, 2014/304 Karar ve 10.06.2014 tarihli kararı ile özetle; dosyaya ibraz edilen sözleşmeler geçersiz olduğundan davacı yüklenicinin hak ettiği iş bedelinin hesaplanması için bilirkişi kurulundan rapor alındığı, bilirkişi kurulu tarafından yapılan iş bedelinin işin yapıldığı tarihteki Bayındırlık Bakanlığı Birim Fiyatları gözetilerek 3.656.037,00 TL bulunduğu, bundan 70.300,00 TL ayıplı iş bedeli ile 2.869.947,32 TL ödeme mahsup edilerek 715.789,68 TL bakiye alacak kaldığı belirtilerek açılan davanın kısmen kabulü ile 715.789,68 TL’lik miktar bakımından ...1 İcra Müdürlüğü’nün 2011/1434 Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına karar verilmiştir.

IV. BİRİNCİ BOZMA KARARI

A. Bozma Kararı

1.İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararını süresinde taraflar vekilleri temyiz etmişlerdir.

2. (Yargıtay Kapatılan) 15. Hukuk Dairesi'nin 2016/3814 Esas, 2016/4787 Karar ve 23.11.2016 tarihli kararı ile özetle; tarafların diğer temyiz itirazlarının reddi ile kararın; mahkemenin kabulünde olduğu gibi sözleşmelerin geçerliliği davacı tarafından kanıtlanamamış olup, bu durumda yapılan işlerin bedelinin ne şekilde hesaplanacağı uyuşmazlık konusu olduğundan mahkemece her ne kadar sebepsiz zenginleşme hükümlerine değinilerek Bayındırlık Bakanlığı Birim Fiyatlarıyla hesaplama yapan bilirkişi raporuna itibar edilmişse de, sözleşmesiz işlerin ya da sözleşme dışı yapılan işlerin iş sahibi yararına olmak koşuluyla TBK'nın 526. (mülga 818 sayılı BK'nın 410 vd.) maddesi uyarınca bedelinin yapıldığı tarihteki serbest piyasa rayicine göre hesaplanması (KDV dahil) ve kanıtlanan ödeme olan 2.869.947,32 TL mahsup edilerek bakiye bedel üzerinden itirazın iptâline ve takibin devamına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulduğu anlaşılmıştır.

V. İLK DERECE MAHKEMESİNİN SON KARARI

...2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/110 Esas, 2022/222 Karar, 22.11.2022 tarihli kararı ile özetle; davacının, davalıya karşı 1.379.630,47 TL üzerinden takip başlattığı, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporunda davacı alacaklının hak edişinin 2.250.379,93 TL olduğu bu haliyle davacının başlatmış olduğu icra takibinden daha fazla hak edişi olduğu anlaşıldığından, davacının davasının kabulü ile ...1. İcra Müdürlüğü'nün 2011/1434 Esas sayılı icra dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararını davalı vekili temyiz etmiştir.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı şirketin yapması gereken işlerden dolayı davalı kooperatif adına tanzim edilen çek ve senetlerden dolayı kooperatif aleyhine icra takipleri başlatıldığını, bağımsız bölümlerin fiilen teslim edilmediğini, eksik ve ayıpların üyelerce giderildiğini, bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılmadığını, ağır ceza mahkemesi kararının bekletici mesele yapılması gerektiğini, kooperatif defterlerinde bazı inşaat maliyetlerinin kooperatif tarafından ödendiğinin görüldüğünü, davacı yüklenici taşeronlarının davacıdan alacağını alamamaları sebebiyle kooperatif aleyhine icra takipleri başlattığını, işlemiş faiz üzerinden yargılama gideri hesabı yapılmasının doğru olmadığını, mali müşavir bilirkişiden rapor alınması gerektiğini, bilirkişilerce fahiş fiyat belirlendiğini belirterek duruşma istemli olarak kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, bakiye iş bedelinin tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4.2.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK, TBK’nın 526 ıncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 1086 sayılı Kanun'un 437 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

3. İtirazın iptali davası, takip hukuku içinde ve takip talebiyle sıkı sıkıya bağlantılı ele alınması gereken, sonucuyla takibin devamına etkili bir dava türü olarak karşımıza çıkmaktadır ve takip talebinde dayanılan borç ve borcun sebebi ile bağlılık asıldır. Somut uyuşmazlıkta, davacı yüklenici davalı iş sahibi aleyhine ...1. İcra Müdürlüğü’nün 2011/1434 Esas sayılı dosyası ile 936.952,68 TL asıl alacak ve 442.678,06TL faiz toplam 1.379.630,47 TL üzerinden icra takibi başlatmıştır. Takibin dayanağı olarak da ...2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/126 Değ. İş sayılı tespit dosyasını göstermiştir. Yapılan yargılama sonunda mahkemece, bilirkişi raporlarında davacı alacaklının hak edişinin 2.250.379,93 TL olduğu bu haliyle davacının başlatmış olduğu icra takibinden daha fazla hak edişi olduğu belirtilerek, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, bozma ilamı sonrasında alınan bilirkişi kurulu raporunda davacı yüklenici alacağının işin yapıldığı tarihteki serbest piyasa fiyatlarına göre hesaplanarak bakiye iş bedeli hesap edildiği anlaşılmış ise de, mahkemece kararın gerekçesinde bu hesap dışında nasıl hesaplandığı anlaşılmayan 2.250.379,93TL davacı alacağından bahsedilmesi hatalı olduğu gibi, az yukarıda belirtildiği üzere itirazın iptali davası takip talebiyle sıkı sıkıya bağlı olduğundan ve davacı tarafça dayanılan tespit dosyasında davacı alacağı 936.952,68 TL tespit edildiğinden bu hususa kararın gerekçesinde değinilmemesi de hatalı olmuştur.

4. Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur. Davacı takip talebinde 442.678,06 TL işlemiş faiz talep etmesine rağmen, davalıyı temerrüde düşürecek nitelikte bir belge ibraz edilmediği gibi, mahkemece verilen ilk kararda faize hükmedilmediği, davacı tarafça bu hususun temyiz konusu yapılmadığı ve bozma kapsamı dışında kalarak davalı lehine kesinleşerek usuli kazanılmış hak oluşturduğu gözetilmeden davacı lehine faize hükmedilmesi de doğru olmamış, kararın belirtilen nedenlerle bozulması uygun bulunmuştur.

VII.KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.“Değerlendirme” bölümünün “2” nci bendi uyarınca davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, “3 üncü ve 4 üncü bentlerinde açıklanan nedenlerle kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA,

2.Davalı Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunmadığından lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

Peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

09.07.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.