"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2178 E., 2024/372 K.
DAVALILAR : 1- ... 2- ...
3- ... 4- ... vekili Avukat ...
5- ... 6- ... 7- ... vekili Avukat
... 8- ... vekili Avukat ...
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 22. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/242 E., 2021/266 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ve bir kısım davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; 14.05.2013 tarihli harici sözleşme uyarınca 26237 ada, 31 parsel sayılı taşınmazın paydaşı davalılar murisi Ali Boyraz’dan 161/8950 payı 350.000,00 TL bedelle edindiğini, 31 parsel sayılı taşınmaz malikleri ile dava dışı yüklenici 27.03.2013 tarihinde Ankara 57. Noterliği’nde kat karşılığı inşaat sözleşmesi tanzim ettiklerinden davalılar murisi Ali Boyraz ile az önceki sözleşmede sağlanan haklarının korunduğuna dair 16.05.2014 tarihli ek sözleşme düzenlediklerini ve sonrasında Ankara 57. Noterliği’nin kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği davalılar murisine bırakılan bağımsız bölümlerden 5 ilâ 15 katlardaki bağımsız bölümlerden birinin tarafına verileceğine dair tarihsiz adi yazılı yeni bir sözleşme akdettiklerini, tarafına taşınmaz devredilmediğini ileri sürerek, (B) blok, 10 ilâ 15. katlardan birisine isabet eden bir bağımsız bölümün adına tescilini veya taşınmaz emsal değerinin denkleştirici adalet ilkesi gereği belirlenerek davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasını veya 14.05.2013 tarihinde yaptığı ödeme bedelinin denkleştirici adalet ilkesi gereği günümüze uyarlanarak davalılardan müştereken ve müteselsilen tazminini ve hüküm altına alınacak tazminatlara en yüksek banka reeskont faizinin uygulanmasını talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalılardan ... cevap dilekçesinde; kat irtifakı kurulması halinde bir bağımsız bölümün davacıya verilmesine itirazı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Diğer bir kısım davalılar ayrı ayrı verdikleri cevap dilekçelerinde; davacıya taşınmaz satılıp bedelinin alındığını belirtmişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı ile davalıların murisi arasındaki hukuken geçerliliği olmayan sözleşmeye istinaden bağımsız bölüm devri karşılığı ödenen 350.000,00 TL’nin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince denkleştirici adelet ilkesi göz önüne alınarak ödendiği tarihten dava tarihine kadar geçen sürede 8 ayrı finans piyasa enstrümanına göre ulaştığı alım gücü karşılığı 541.664,21 TL alacağın terekeden kaynaklanan borç niteliğinde olması nedeniyle 3. kişilere karşı davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlulukları göz önüne alınarak davalılardan talep edilebileceği davacı vekilinin 11/01/2021 tarihli rapor esas alınarak dava değerini 522.525,93 TL olarak ıslah ettiği göz önüne alınarak ıslah dilekçesindeki tutarın istenebilecek tutardan daha az olması nedeniyle taleple bağlı kalınarak tazminat talebinin kabulüne, geçersiz sözleşmeye istinaden davalılar adına kayıtlı bağımsız bölümler ile ilgili tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili, davalılar ..., ..., ... vekili, davalılar ..., ..., ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalılar vekillerinin ayrı ayrı istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde,
Yargılama devam ederken dava konusu taşınmaz üzerinde elbirliği mülkiyetten paylı mülkiyete geçildiğini, bir kısım davalıların davayı kabul beyanlarının bulunduğunu, paylı mülkiyete geçildiğinden, davalıların her birinin kabul beyanlarının kendilerini bağlaması gerektiğini, tazminat bedelinin yetersiz olduğunu beyan etmektedir.
2.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde,
Tarafına vekalet ücreti takdir edilmediğini, davacının sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı talebi bulunmadığını, dava açılmasına neden olmadığından yargılama giderinden sorumlu olmadığını, müştereken ve müteselsilen sorumlu olmadığını, davacının dayandığı sözleşmenin geçersiz olduğunu beyan etmektedir.
3.Davalılar ..., ..., ... vekili temyiz dilekçesinde,
Taraflarına vekalet ücreti takdir edilmediğini, dava açılmasına neden olmadıklarından yargılama giderlerinden sorumlu olmadıklarını, davacının dayandığı sözleşmenin geçersiz olduğunu, davacının sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı talebi bulunmadığını, davanın reddi gerektiğini, müştereken ve müteselsilen sorumlu olmadıklarını beyan etmektedir.
4.Davalılar ..., ..., ... vekili temyiz dilekçesinde,
Taraflarına vekalet ücreti takdir edilmediğini, dava açılmasına neden olmadıklarından yargılama giderlerinden sorumlu olmadıklarını, davacının sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı talebi bulunmadığını, davacının dayandığı sözleşmenin geçersiz olduğunu, müştereken ve müteselsilen sorumlu olmadıklarını beyan etmektedir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesince verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunmadığı ve reddedilen tapu iptali ve tescil talebi yönünden Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararda davacı aleyhine yeni bir hukuki durumun yaratılmadığı, bu nedenle davacı vekilinin temyiz başvurusunda hukuki yararı bulunmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
2-Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, bir kısım davalılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2. Bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/1. maddesi hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
10.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.