Logo

6. Hukuk Dairesi2024/2019 E. 2025/1184 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, kooperatif üyeliğine dayanarak, davalı adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve adına tescilini talep etmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, davacının kooperatif üyeliğinin henüz kesinleşmediği ve derdest olan üyelik tespit davasının sonucunun beklenmesi gerektiği, davacının üyeliğine karar verilmesi halinde taşınmazın davalıya devrinden önce davacıya tahsis edilip edilmediğinin araştırılması ve öncelik hakkının değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararını bozmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2009/555 E., 2023/508 K.

Mahkemesince bozmaya uyularak verilen kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı kooperatifin önceki ortağı ’dan ortaklığı devralmak suretiyle kooperatif üyesi olduğunu, yönetim kurulu tarafından davacıya numaralı konutun tahsis edildiğini, yasa gereği anasözleşme intibakını yaptırmayan kooperatifin tasfiyesine karar verildiğini, tasfiye memurlarının müvekkilinin ortaklığı konusunda muaraza çıkararak, adına tahsisli konutun tapusunu diğer davalı ... adına devrettiklerini ileri sürerek, davalı ... adına tescilli, 3 numaralı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kooperatif vekili cevap

dilekçesinde; harcın taşınmazın gerçek değeri üzerinden hesaplanarak tamamlanması gerektiğini, davacı tarafça diğer davalı ... aleyhine açılmış bulunan tapu iptali ve tescil

davasının Üsküdar 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2002/635 Esas sayılı dosyasıyla

reddedildiğini ve bu kararın Yargıtayca onandığını, yine davacı tarafça yapılan karar

düzeltme talebinin de reddedilmiş olup, kararın 07.05.2004 tarihinde kesinleştiğini, kesinleşen

bu kararda belirtildiği gibi davalının müvekkili kooperatife üye olduğu, davacının ise üye

olmadığı Kadıköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 1999/437 Esas ve 1999/656 Karar sayılı dosyasıyla kesin hükümle belirlenmiş olup kesin hüküm nedeniyle davanın reddi gerektiğini belirterek haksız ve yasal dayanaktan

yoksun davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; huzurdaki dava ile tarafları ve konusu aynı olan davanın Üsküdar 4. Asliye Hukuk

Mahkemesi'nin 2002/635 Esas sayılı dosyasında görüşüldüğünü ve davanın reddedildiğini, İstanbul Anadolu 19. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/555 Esas sayılı dosyasının Yargıtay tarafından onandığını ve karar düzeltme talebinin de reddedildiğini, davanın haksız olarak açıldığını ve üsküdar 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin

2002/165 Esas sayılı dosyasında davacı aleyhine verilen müdahalenin men’i ve ecrimisil kararının engellenmesini amaçladığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 14.12.2004 tarihli kararı ile davacının Kadıköy Asliye 1. Ticaret Mahkemesi'nde açtığı ve birleşerek 1999/437 Esas numarasını alan davasında üyeliğinin tespiti isteminin reddedilip kesinleştiği, Kadıköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2001/405 Esas numaralı dosyasında da üyeliğin tespitinin istendiği ve davanın halen derdest olduğu, derdest davada alınan bilirkişi raporunda da davacının üye olmadığı yönünde görüş belirtildiği, davacının aleyhine açılmış ve sonuçlanarak kesinleşmiş men’i müdahale ve ecrimisil kararları bulunduğu, taraflar arasında MK’nın 706. maddesine uygun mülkiyet devrini sağlayan bir sözleşmenin de bulunmadığı gerekçesiyle üye olmayan davacının davasının reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

İlk Derece Mahkemesinin 14.12.2004 tarihli kararının süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nce, ... tarafından açılan ve Kadıköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 1999/437 Esas numaralı dava dosyası ile birleştirilen 1995/149 Esas numaralı dava dosyasında davanın reddine karar verildiği, ancak, birleşen 1995/149 Esas numaralı dava dosyasının işbu dosya içerisinde bulunmaması nedeniyle, ...’in hangi iddiaya dayalı olarak ortaklığın tespitini istediği anlaşılamadığı, mahkemece, Kadıköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 1999/437 Esas numaralı dava dosyası ile birleştirilen 1995/149 Esas numaralı dava dosyası da celbedilerek, davacının ortaklığı ’dan mı yoksadan mı devraldığı iddiasıyla dava açtığı belirlenerek,’dan devraldığı iddiasıyla dava açılmış ise, Kadıköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde 2001/405 Esas numaralı, ’dan ortaklığın devralındığı iddiasıyla açılan tespit davasındaki deliller de değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken,’dan devralınan üyelik ile ilgili açılan Üsküdar 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2002/635 Esas numaralı dosyasında verilen karar ile hangi iddiaya ve gerekçeye dayanıldığı karar metninden anlaşılamayan Kadıköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 1999/437 Esas numaralı dosyası ile birleştirilen 1995/149 Esas numaralı dosyalarında verilen kararlar esas alınarak hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi'nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamına uyulmasına, davacının 02.03.1992 tarihinde dan ve 07/08/1989 tarihinde 'dan aldığı üyelik hakkına dayanarak tapu iptal ve tescil isteminde bulunduğu, davacının üyelik tespitine ilişkin, denetimden geçerek kesinleşen Kadıköy Asliye 1. Ticaret Mahkemesi'nin 1999/437 Esas ve 1999/656 Karar sayılı ilamı uyarınca davacı ... tarafından açılan 1995/149 Esas sayılı üyelik tespit davasının reddine karar verildiği ve hükmün bu şekilde kesinleştiği, İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/1554 Esas ve 2020/365 Karar sayılı dosyasında görülen üyelik tespiti hakkında ise kesin hüküm nedeniyle usulden ret kararı verilerek davacının dayandığı her iki üyelik iddiasının da yerinde olmadığı ve bu hususa ilişkin üyelik tespit taleplerinin usulden reddine karar verilmiş olmakla ve davacının üyelik tespitine ilişkin davasının ret gerekçesi, celbedilen kayıtlarla birlikte değerlendirildiğinde, derdest İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/1554 Esas, 2020/365 Karar sayılı davanın eldeki davaya etkisi bulunmadığı ve buna göre dayanılan üyelikler nedeniyle kooperatif üyesi olmayan davacının, üyeliğe dayalı tapu iptali ve tescili talebinde de bulunamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; müvekkilinin üyelik davası derdestken yerel mahkeme tarafından dosyanın sonucunun beklenmesine ilişkin ara karardan dönüldüğünü, söz konusu üyelik kararının kesinleşmeden hükme esas alındığını, hükme esas teşkil edebilecek bilirkişi raporu alınmadan karar verildiğini beyan etmektedir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, kooperatif üyeliğine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Davacı vekili, dava dışı'dan devraldığı kooperatif ortaklık payına isabet eden taşınmazın davalı ... adına tahsis edildiğini ileri sürerek, dava konusu taşınmazın ... adına olan tapusunun iptali ile davacı adına tescilini istemiştir.

Mahkemece bozma kararı öncesi taraflar arasında aynı taşınmazla ilgili mahkeme kararları bulunduğu ve davacının kooperatif üyesi olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, Yargıtay tarafından söz konusu karar Kadıköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde 201/405 Esas numaralı, 'dan ortaklığın devralındığı iddiasıyla açılan davadaki deliller de değerlendirmek suretiyle karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.

Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, derdest İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/1554 Esas sayılı dosyasının eldeki davaya etkisi bulunmadığı ve buna göre dayanılan üyelikler nedeniyle kooperatif üyesi olmayan davacının üyeliğe dayalı tapu iptali ve tescili talebinde de bulunamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

Yargıtay bozma ilamında belirtilen, davacının davalı kooperatif üyesi 'dan devraldığını ileri sürerek açmış olduğu İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/1554 Esas sayılı dosyası halen derdest durumundadır. Dolayısıyla Yargıtay bozma ilamında da belirtildiği üzere, bu dosyanın kesinleşmesi beklenerek, davacının üyeliğine hükmedilmesi halinde, 'ya dava konusu taşınmazın davalı ... adına devirden önce ferdileştirme sonucu tahsis edilip edilmeyeceğinin araştırılarak, tahsis edilmişse 'nın diğer üyelere nazaran öncelik hakkı bulunduğu ve bu öncelik hakkının da üyeliği devralan davacıya intikal edeceği dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.

VII. KARAR

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

İstanbul Anadolu 19. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın BOZULMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

24.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.