Logo

6. Hukuk Dairesi2024/2161 E. 2024/2736 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan gecikme tazminatı, eksik ve ayıplı imalatların giderilmesi ve cezai şart taleplerinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dairenin önceki kararında, dosyadaki tapu kayıtlarının sıralanmasındaki bir hata nedeniyle, davacının sözleşmeye konu bir daireyi teslim tarihinden önce devrettiğinin gözden kaçırılması suretiyle gecikme tazminatına hükmedilmesi hatalı görülerek, HMK 373/6 maddesi uyarınca maddi hata nedeniyle karar düzeltme istemi kabul edilerek onama kararı kaldırılmış ve yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/3 E., 2022/571 K.

DAVA TARİHİ : 09.10.2012

HÜKÜM : Kısmen kabul

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davalı vekili

Davacı vekili, taraflar arasında 24.08.2007 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşmede belirtilen tarihte teslimin gerçekleşmediğini, dava tarihi itibariyle yaklaşık 14 aylık bir gecikme olduğunu ayrıca müvekkiline ait dairelerde ve ortak alanlarda çeşitli eksik ve ayıplı imalatlar bulunduğunu ve yine sözleşmede yüklenicinin sözleşmeye aykırı hareket etmesi halinde 80.000 USD ceza-i şart ödeyeceğinin hüküm altına alındığını ileri sürerek eksik ve ayıplı imalatların davalı kooperatife tamamlattırılmasını, olmadığı taktirde bu imalatların maddi karşılığının davalıdan tahsilini, şimdilik kira kaybı için 10.000 TL ve sözleşmede kararlaştırılan ceza-i şart alacağı için 10.000 USD'nin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

Davalı vekili, davacının kendisine ait dairelerin tamamını sattığını, inşaatın tam olarak bitirildiğini ve fiilen teslimin gerçekleştiği 24.03.2011 tarihinde de tapuları alıcılara devrettiğini, dava konusu taşınmaz ile ilgisi kalmadığından dava açmakta hukuki yararı bulunmadığını, tüm dairelerin sözleşme ve projesine uygun olarak yapıldığını ve öngörülen süreden çok önce teslim edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (kapatılan) 23. Hukuk Dairesi'nin 04/12/2015 tarihli, 2015/5300 E. ve 2015/7883 K. sayılı ilamıyla, inşaatın teslimi gereken tarihten önce üçüncü kişilere satılan (C blok 3. kat 7 no.lu daire dışındaki) diğer 10 adet daire yönünden gecikme tazminatı isteminin reddine karar verilmesinin doğru olduğu, davacı vekilinin ceza-i şart ve teslimi gereken tarihten sonra üçüncü kişiye satılan C blok 3. kat 7 no'lu daireye ilişkin gecikme tazminatı istemleri hakkında nispi harcın tamamlanması halinde süresinde inşaatın iskân ruhsatı almaya hazır hale getirildiğinin tespit edilmesi halinde ifaya ekli ceza şart isteminin reddedilmesi gerektiği, fakat bu kez davacı taraf C blok 3. kat 7 no'lu daireye ilişkin olarak işin teslim edilmesi gereken 07.08.2011 tarihinden, anılan dairenin 3. kişiye satıldığı 04.05.2012 tarihine kadar ki dönem için gecikme tazminatı isteyebileceğinden, konusunda uzman bir bilirkişi aracılığıyla, anılan daireye ilişkin olarak rayiç kira bedelleri üzerinden hesaplanan gecikme tazminatı miktarının hüküm altına alınması gerektiği, davacı tarafın eksik ve ayıplı imalatların aynen ifa ya da bedellerinin tazmini suretiyle giderilmesi istemi hakkında eksik imalatların giderilmesi için gerekli bedelin ihbar koşuluna ve süresine bağlı olmaksızın istenebileceği gözetilerek, konusunda uzman bilirkişi kurulu aracılığı ile, mahallinde keşif ve inceleme yapılarak, sözleşme uyarınca davacıya isabet eden dairelerdeki ve bina ortak alanlarındaki eksik imalatların ve bunların giderilmesi için gerekli olan bedellerin belirlenmesi, ortak alanlardaki eksik imalatlar yönünden davacı arsa sahibinin sözleşmedeki paylaşım oranına göre talepte bulunabileceğinin gözetilmesi ve sonucuna göre aynen ifaya ya da mümkün olmaması halinde bedelinin tahsiline hükmedilmesi gerektiği, davacı arsa sahibine dairelerini iskânı almaya elverişli biçimde inşaatını bitirip fiilen teslim ettiğini ve arsa sahibinin bu şekilde daireleri kullanmaya başladığını davalı yüklenicinin kanıtlamakla yükümlü olduğu gözetilerek delillerinin toplanması ve sonucuna göre ayıplı işlerin gizli ayıp mı açık ayıp mı olduğu hususunda bilirkişiden rapor alınıp, ayıplı işlerde davalı arsa sahibinin teslim sırasında yükleniciye BK'nın 359. (TBK'nın 474.) maddesinde öngörülen şekilde süresinde ihbarda bulunup bulunmadığı, gizli ayıplarla ilgili olarak da ayıbın ortaya ne zaman çıktığı, çıkmasından sonra yüklenicinin BK'nın 362. (TBK'nın 477) maddesine uygun olarak haberdar edilip edilmediği hususları üzerinde durularak, davacı arsa sahibinin ortak alanlardaki ayıplı imalatlar yönünden sözleşmedeki paylaşım oranına göre talepte bulunabileceği de dikkate alınarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, söz konusu kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, bozma ilamı uyarınca davalı yüklenicinin inşaatı iskan ruhsatı almaya hazır hale getirip getirmediği yönünde yapılan değerlendirmede; dava konusu yer ile ilgili olarak 27.09.2013 tarihinde iskanın verildiği ancak iskanın alınması için yapılan başvuru dilekçesinin hangi tarihte kurumlarına verildiğinin tespitinin yapılamadığı, ancak ilk elektrik ve su aboneliklerinin başlangıç tarihleri ile işin bitirilmesi gereken 07.08.2011 tarihi arasında geçen süre dikkate alındığında davalının makul süre içerisinde iskan için başvuruda bulunduğu kabul edilerek davacının ifaya ekli ceza-i şart isteminin de yerinde görülmediği, bozma ilamında davacının işin teslim edilmesi gereken 07.08.2011 tarihinden, anılan dairenin 3. kişiye satıldığı 04.05.2012 tarihine kadarki dönem için gecikme tazminatı isteyebileceği, 21.02.2021 tarihli bilirkişi ek raporunda davacının 07.08.2011- 04.05.2012 arasında talep edebileceği gecikme tazminatının 3.560,00 TL olacağı, 14.09.2020 tarihli bilirkişi raporuna göre davaya konu taşınmazdaki eksik ve kusurlu işlerin dava tarihindeki değerinin 61.994,00 TL olacağı davacının arsa payına tekabül eden bedelin ise 17.048,35 TL olacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 25.04.2024 tarihli, 2023/1712 E., 2024/1102 K. sayılı ilamıyla yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Bu kez, Dairemiz kararına karşı davalı vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.

1. Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve HUMK’un 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uymayan diğer karar düzeltme itirazlarının reddine karar verilmiştir.

3. Dosya kapsamından, Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin 04.12.2015 tarihli, 2015/5300 Esas ve 2015/7883 Karar sayılı bozma ilamıyla, C blok 3. kat 7 no.lu dairenin inşaatın teslimi gereken tarihten sonra üçüncü kişiye satıldığından bu bağımsız bölüm yönünden işin teslim edilmesi gereken 07.08.2011 tarihinden anılan dairenin 3. kişiye satıldığı 04.05.2012 tarihine kadar ki dönem için gecikme tazminatı isteyebileceği gerekçesiyle kararın bozulduğu, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin Yargıtay (kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin 12.11.2018 tarihli, 2016/1881 Esas ve 2018/5244 Karar sayılı ilamıyla reddedildiği, mahkemece bozma ilamına uyularak anılan bağımsız bölüm yönünden bilirkişilerce hesaplanan gecikme tazminatına hükmedildiği anlaşılmaktadır.

4. Davalı taraf karar düzeltme dilekçesinde C blok 3. kat 7 no.lu bağımsız bölümün sözleşmede belirtilen teslim tarihinden önce 24.03.2011 tarihinde dava dışı üçüncü kişiye devredildiğini iddia etmiştir. Dosya kapsamında bulunan dava konusu taşınmaza ilişkin tapu kayıtları incelendiğinde C blok 3. kat 7 no.lu bağımsız bölümün 24.03.2011 tarihinde dava dışı Seda Soğukpınar adına tescil edildiği, bozma ilamında taşınmazın tapu kayıtlarının dosya arasına sayfa numaralarının birbirini takip eden sıra ile konulmamasından kaynaklı olarak bir başka bağımsız bölümün satış tarihi olan 04.05.2012 tarihi yazılmak suretiyle maddi hataya düşüldüğü bu kez yapılan karar düzeltme incelemesinde anlaşılmıştır. Bu durumda davacı tarafça C blok 3. kat 7 no.lu bağımsız bölüm inşaatın teslimi gereken 07.08.2011 tarihinden önce 24.03.2011 tarihinde üçüncü kişiye devredildiği anlaşıldığından bu bağımsız bölüm yönünden de gecikme tazminatı talebinin reddi gerekmektedir.

Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK'nın 373/6. maddesi kapsamında maddi hataya dayalı olarak mahkeme kararının bozulması gerekirken, sehven onandığı bu kez yapılan incelemede anlaşılmış, davalı vekilinin bu yönden karar düzeltme isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer karar düzeltme istemlerinin reddine, (3) ve (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile, Dairemizin 25.04.2024 tarihli, 2023/1712 Esas ve 2024/1102 Karar sayılı onama ilamının KALDIRILMASINA, yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcı ile evvelce alınan onama harcının talep halinde davalı tarafa iadesine, 18.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.