Logo

6. Hukuk Dairesi2024/2493 E. 2024/3012 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İflas yoluyla başlatılan takipte, arabuluculuk anlaşması ile alacak ilama bağlandıktan sonra iflas davası açılmasının hukuki yararının bulunup bulunmadığı ve davanın usulden reddine karar verilip verilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: İİK’nın 154/4. maddesi uyarınca iflas yolu ile takipte, ödeme emrinin tebliğinden itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde iflas talebinde bulunulmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin davanın usulden reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/510 E., 2024/678 K.

ASLİ MÜDAHİL : ... vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : 02.08.2023

KARAR : Davanın Usulden Reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2023/512 E., 2024/113 K.

1- İlk derece mahkemesince, iflas yoluyla başlatılan takibe yapılan itirazın kaldırılması ve iflas istemli davada davacının dava tarihinden önce gerçekleştirilen arabuluculuk görüşmeleri sırasında anlaşmanın sağlandığı, arabuluculuk anlaşması ile ilgili olarak Gebze Sulh Hukuk Mahkemesi’nin kararı ile icra edilebilirlik şerhi verildiği ve kararın 27.07.2023 tarihinde kesinleştiği, arabuluculuk görüşmeleri sonunda alacağın ilama bağlandığı, ilama bağlanmış bir alacağın adi takip yoluyla iflas takibi yapılarak itirazın kaldırılması suretiyle yeniden ilama bağlanması ve takibin devam ettirilmesi isteminde davacının hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiştir.

2- İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi tarafından davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı, özel dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm tesisi ile özel dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

3- Bu karara karşı davacı vekilince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Kamu düzenine aykırılık hallerinin re'sen gözetildiği, istinaf nedenleriyle sınırlı ve usulüne uygun olarak istinaf inceleme ve denetiminin yapıldığı; dosya içeriği, kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, yine; İİK’nın 154/4 maddesi uyarınca iflas yolu ile takipte ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren bir yıllık süre içerisinde iflas talebinde bulunulmadığından davacı vekilinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davacı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan kararın ONANMASINA, alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 26.09.2024 tarihinde kesin olarak oy birliği ile karar verildi.