Logo

6. Hukuk Dairesi2024/2811 E. 2024/3373 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı şirketin ticaret sicilinden terkin edilmiş olması nedeniyle dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı ve davanın bu nedenle reddinin gerekip gerekmediği hususunda uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin dava tarihinden sonra ticaret sicilinden terkin edildiği ve yargılama aşamasında ihyasının sağlanmadığı gözetilerek, mahkemece şirketin ihyası için süre verilmesi veya ihya edilmemesi halinde davanın taraf ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1222 E., 2024/436 K.

HÜKÜM/KARAR: Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2021/27 E., 2021/879 K.

Davacılar vekili, Şekerbank Dikmen Şubesi’nin 16.04.2006 tarihli avans teminat mektubunu davalıların oluşturduğu iş ortaklığına davacının sunduğunu, davalının bu avans teminat mektubunu paraya çevirdiğini, teminat mektubunun şartın yerine gelmesiyle doğacak riski karşılayan bir mali mekanizma olduğunu, halbuki dava konusu olayda risk doğmadığını ve teminatın paraya çevrilmesini gerektirecek bir durumun ortaya çıkmadığını, bu nedenle teminat mektubunun haksız nakde çevrildiğini, aynı konuda Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülen davada 230.000,00 USD tutarlı teminat mektubunun 183.873,76 USD tutarının iadesini talepte haklı olduğundan davanın kabulüne karar verildiğini, haksız olarak paraya çevrilmiş olan avans teminat mektubu nedeniyle 183.873,76 USD alacağın paraya çevrildiği tarih olan 24.02.2005 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalılar ...Ltd. Şti. ve Alsim ... A.Ş. vekili, alacak talebinin zamanaşımına uğradığını, davacı ile davalı şirketler arasında taşeronluk sözleşmesi imzalandığını, davacının davaya konu avans teminat mektubunu sunduğunu, davacının kesin teminat mektubu sunması halinde avans teminat mektubu iade edileceğinden ve kesin teminat mektubu sunmamış olmasından dolayı avans teminatın iadesinin yapılmadığını, daha sonra davacının kesin vadeli edimini süresinde ifa etmemesi sebebiyle teminatın nakde çevrildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Davalı ... , süresinde davaya cevap vermemiş şirket vekili aşamalardaki beyanında davacı taleplerinin zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin dava konusu adi ortaklıktan 21.01.2004 tarihinde çıkarak kendi payını diğer davalı şirketlere devrettiğini, bu nedenle davanın müvekkiline yönetilmesinin hukuken mümkün olmadığını, kaldı ki müvekkilinin davacı şirket ile imzalanan 18.04.2004 tarihli taşeronluk anlaşmasının tarafı dahi olmadığını, dava konusu 16.04.2004 tarihli teminat mektubunun da müvekkilinin ortaklıktan çıktığı dönemde müvekkili şirkete değil, diğer davalı şirketlere teslim edildiğini ve diğer davalılarca paraya çevrildiğini, dava konusu olayların yaşandığı dönemde müvekkilinin adi ortaklıktan ayrıldığını ve tüm yükümlülüklerinden kurtulduğunu ve ayrılma tarihinden sonra adi ortaklığın üstlendiği borçlardan dolayı ne dış ne de iç ilişkilerde herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İlk Derece Mahkemesince, davanın, haksız nakde çevrilen avans teminat mektubu bedelinin davalılardan tahsili istemine ilişkin olduğu, sözleşme gereğince verilen avans teminat mektubu bedelinin 230.000 USD olup, 24.02.2005 tarihinde nakde çevrildiği, davanın 22.01.2014 tarihinde açıldığı, davalılar ..Ltd. Şti. ve Alsim ... A.Ş. 22.02.2014 tarihinde dava dilekçesini tebliğ aldığı, ... Ltd. Şti. 28.02.2014, Alsim ... A.Ş. ise 06.03.2014 tarihinde zamanaşımı definde bulundukları, sözleşmenin 16.03.2005 tarihinde feshedildiği, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacakların kural olarak 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğu, daha evvel aynı teminat mektubuyla ilgili olarak kısmi talepte bulunulması nedeniyle 08.08.2006 tarihinde dava açıldığı, söz konusu davada hükmolunan ve taraflara tebliğ olunan kararda davacının toplam alacağının 183.783,76 USD olduğunun tespit edildiği, bu durumda davacı talebinin davalılar ..Ltd. Şti. ve Alsim ... yönünden zamanaşımına uğrayıp uğramadığının değerlendirilmesinde, sözleşmenin feshinden itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi dolduğundan, davanın süresinde zamanaşımı itirazında bulunan davalılar yönünden zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiği, davalı ... , süresinde cevap dilekçesi vermediği, davalı ... Streıcher GmbH vekilinin 06.10.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile zamanaşımı definde bulunmuş ise de, taraflardan birinin ıslah yoluna başvurabilmesi için daha önce yapmış olduğu bir usul işleminin bulunması gerektiği, Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/318 Esas sayılı davasının yargılaması sonucunda hükmolunan 26.12.2013 tarih ve 2013/752 sayılı kararla davacının sözleşme gereği sunduğu 230.000,00 USD tutarlı avans teminat mektubunun toplam 183.873,76 USD kısmının daha evvel ara hakedişlerden mahsup edilerek davacıdan tahsil edildiği, teminat mektubu bakiyesinin her hakediş tutarı üzerinden yapılacak kesintiler kadar azalacak olması sebebiyle davacının teminat mektubunun nakde çevrildiği 24.02.2005 tarihi itibariyle iadesini talep edebileceği tutarın 183.873,76 USD olduğunun tespit edilerek kararın taraflara tebliğ edildiği, hükmolunan alacak tutarı 6.000,00 TL'nin dava sebebinin ve taraflarının aynı olması hasebiyle iadesi gereken toplam tutardan mahsup edilmesi gerektiği, buna göre mahsuba esas 24.02.2005 tarihindeki kur üzerinden 6.000,00 TL’nin USD cinsinden karşılığının iadesi talep edilecek tutardan mahsubu ile bakiye 179.246,63 USD alacağın kaldığı gerekçesiyle davalılar ...Ltd. Şti. ve Alsim...A.Ş. yönünden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, diğer davalı yönünden 179.246,63 USD’nin davalı ... ’dan tahsiline karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davalı ... vekili ile davacı vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi'nce istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ve davalı ... Streıcher GmbH & Co. KG. AA vekilince duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, davacı şirketin ticaret sicilinden dava tarihinden bir gün sonra re'sen terkin edilip halen ihya edilmediği ve usul ekonomisi dikkate alınarak takdiren duruşma talebi şimdilik yerinde görülmeyerek, temyiz dilekçelerinin kabulü ile incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş ise de;

1-Dosyanın incelenmesinde, davalı ... vekilinin davacı şirketin ticaret sicilinden re’sen terkin edildiğini beyan ettiği ve buna dair belge sunduğu, davacı şirketin davanın açıldığı tarihten bir gün sonra 23.01.2014 tarihinde 6102 sayılı TTK'nın geçici 7. maddesine göre ticaret sicilinden resen terkin edildiği, yargılama aşamasında şirketin ihyası sağlanmadan yargılamaya devam edildiği anlaşılmaktadır.

2- Bu durumda mahkemece, davacı şirketin terkinden önceki son yetkilisinin tespit edilerek şirketin ihyası için dava açmak üzere süre verilmesine, şirketin ihya edilmesi durumunda; işin esası hakkında yeniden karar verilmesine, ihya edilmemesi halinde, davacı şirketin ticaret sicilinden terkin edilmesinden dolayı taraf ehliyeti bulunmadığından, davanın 6100 Sayılı HMK'nın 114/d maddesi gereğince dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, anılan yön gözetilmeden karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür.

3- Bozma sebebine göre davalı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz istemlerinin şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesi kararı ile bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle HMK'nın 373/1. maddesi gereğince Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi kararı KALDIRILARAK; Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 18.11.2021 tarihli, 2021/27 Esas, 2021/879 Karar sayılı kararın BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalı vekili ve davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ... Streıcher GmbH & Co. KG. AA'ya iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 10.10.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi.