Logo

6. Hukuk Dairesi2024/3556 E. 2025/83 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kooperatif üyesinin, kooperatife olan aidat borcunu ödemediği iddiasıyla açılan icra takibine yaptığı itirazın iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının peşin ödemeli kooperatif üyesi olduğuna ve bu nedenle inşaat finansman gideri dışında bir aidat borcunun bulunmadığına dair genel kurul kararının iptal edilmediği ve emsal dosyalar gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/884 E., 2024/684 K.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davalının müvekkili kooperatifin üyesi olduğunu, davalının kooperatife olan birikmiş borcunun ödenmemesi nedeniyle hakkında icra takibine geçildiğini, haksız itiraz üzerine takibin durdurulduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkâr tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; müvekkilinin 18.04.2004 tarihinde davacı kooperatifin yüklenicisi olan dava dışı şirketten 12.000,00 TL peşin bedelle söz konusu taşınmazı satın aldığını 30.06.2000 tarihli genel kurul kararına göre müvekkillinin kooperatifin B tipi üyesi olduğunu dolayısıyla da kot farkı dışında aidat talep edilmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 03.03.2015 tarihli, 2011/288 Esas, 2015/147 Karar sayılı kararıyla; davalının kooperatif üyesi olduğu bu durumda üyelik aidatlarını ödemesi gerektiği, 1163 sayılı Kanun'un 42/a maddesi gereğince kooperatife ait taşınmaz alım ve satımında tek ve en üst yetkili organının kooperatif genel kurulu olduğu, genel kurul kararı olmadan kooperatife ait bir markanın satılması ya da iş karşılığı verilmesinin mümkün olmadığı, yönetim kurulunun bu konuda yetkisinin bulunmadığı, yönetim kurulunda genel kurulca yetki verilse dahi geçersiz kabul edileceği bu itibarla davalının kooperatife 8.400,00 TL aidat borcunun bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. 1. Bozma Kararı

1. İlk Derece Mahkemesinin 03.03.2015 tarihli, 2011/288 Esas, 2015/147 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay Kapatılan 23. Hukuk Dairesi’nin 25.02.2019 tarihli, 2015/3762 Esas, 2019/701 Karar sayılı kararıyla; uzman bilirkişilerden rapor alınarak ve kooperatif kayıtları da incelenerek, yüklenici ...’ın kaç hisse devrettiği ve bunun karşılığında ne kadar iş yaptığı, açık şekilde ortaya çıkarıldıktan sonra, davalının savunmasını dayandırdığı genel kurul kararının iptal edilmediği de göz önünde bulundurularak, davalının peşin ödemeli ortak olup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

3. İlk Derece Mahkemesinin 18.01.2022 tarihli, 2019/120 Esas, 2022/24 Karar sayılı kararıyla; bilirkişi raporu ve ceza mahkemesi kararı birlikte değerlendirildiğinde ...’ın yaptığı satışların karşılığı kadar hakedişinin bulunmadığının anlaşıldığı, bu nedenle davalının peşin ödemeli ortak olarak kabulünün mümkün olmadığı gerekçesiyle bozma öncesi gibi davanın kısmen kabulü ile itirazın iptaline takibin 8.400.00 TL üzerinden devamına, icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmiştir.

B. 2. Bozma Kararı

1. İlk Derece Mahkemesinin 18.01.2022 tarihli, 2019/120 Esas, 2022/24 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesi'nin 19.09.2023 tarihli, 2022/2241 Esas, 2023/2832 Karar sayılı kararıyla; bozmaya uyulmasına rağmen bozma gereği yerine getirilmeden karar verildiği, davalının savunmasını dayandırdığı 30.06.2000 genel kurul kararının iptal edilmediği ve emsal dosyalar da göz önünde bulundurularak, davalının peşin ödemeli ortak olup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozmaya uyularak,bilirkişi raporu ve ceza mahkemesi kararı birlikte değerlendirildiğinde ...’ın yaptığı satışların karşılığı kadar hakedişinin bulunmadığının anlaşıldığı, bu nedenle davalının peşin ödemeli ortak olarak kabulünün mümkün olmadığı gerekçesiyle bozma öncesi gibi davanın kısmen kabulü ile itirazın iptaline takibin 8.400,00 TL üzerinden devamına, icra inkâr tazminatının tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; müvekkilinin B tipi yani peşin ödemeli üye olduğunu,alınan genel kurul kararından dolayı kendisinden aidat talep edilemeyeceğini, aidat ödenmesi ile ilgili alınan kararlar hakkında yoklukla malul olduğuna karar verildiğini, Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, davanın reddi gerektiğini beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre dava, kooperatif aidat alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

Davacı kooperatifin 30.06.2000 tarihli genel kurulunda, kooperatif inşaatının yapım işinin dava dışı ... Ltd. Şti'ye verilmesi, kooperatifin borcunu ödeyememesi halinde şirket tarafından istendiğinde yapım karşılığı şirkete B tipi üyelik verileceği, bu üyeliklerin şirket tarafından üçüncü kişilere devri halinde, yükümlülüklerin şirket tarafından yerine getirileceği, B tipi üyelerin kat farkı, elektrik, su, doğalgaz, sayaç ve katılım payları dışında herhangi bir ücret ödemeyecekleri kabul edilmiştir. 28.06.2002 tarihli genel kurulda da B tipi üyeliklerin şirkete verilmesinin uygun olduğu kabul edilmiştir.

Davalı ile dava dışı şirket arasında yapılan sözleşme ile davalının B tipi üyelik devraldığı ve kooperatife ortak olarak kabul edildiği, dosya kapsamı ile de sabittir. Yüklenicinin yaptığı devirler nedeniyle kooperatife başvuran üçüncü kişilerin kooperatif yönetim kurulunca B tipi ortak oldukları kabul edilmek suretiyle ortaklık kayıtlarının yapıldığı, davalının savunmasını dayandırdığı 30.06.2000 genel kurul kararının da iptal edilmediği ve 10 yıla yakın süre boyunca bu ortaklardan inşaat maliyeti talep edilmediği dikkate alındığında, davacının B tipi (peşin bedelli) ortak olduğunda tereddüt bulunmamaktadır. Bu doğrultuda davalıdan inşaat finansman gideri talep edilemeyecektir.

Bu durumda Mahkemece, davalının B tipi (peşin bedelli) ortak olduğu ve davacı kooperatifin inşaat finansman gideri talep edemeyeceği, talep edilen miktar içerisinde genel gider alacağı var ise genel giderlerin talep edebileceği göz önünde bulundurularak bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle tekrar bozulması gerekmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine

Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

15.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.