Logo

7. Hukuk Dairesi2024/3020 E. 2024/4406 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastral parselin ihyasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, Yargıtay’ın bozma kararına uyan Bölge Adliye Mahkemesinin bozma ilamını yanlış yorumlayarak istinaf başvurusunu yeniden inceleyip, esas hakkında hüküm kurmasının ve yargılama giderlerine hükmetmesinin doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma kararına uyan Bölge Adliye Mahkemesinin, daha önce kaldırdığı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunu yeniden inceleyip esas hakkında hüküm kurması ve çelişkili hüküm tesis etmesi doğru görülmeyerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1829 E., 2023/898 K.

DAVALILAR : ... vd. vekilleri Avukat ... vd.

DAVA TARİHİ : 11.01.2011

KARAR : Davanın reddi

TEMYİZ EDENLER : Davacı vekili, davalı ... Başkanlığı vekili, katılma yoluyla davalı ... Belediyesi vekili

İLK DERECE MAHKEMESİ : Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2011/27 E., 2016/813 K.

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen kadastral parselin ihyasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında yeniden kurulan hükümle davanın reddine dair verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda kesin olarak bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; bozma ilamımız doğrultusunda farklı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili, davalı ... Belediyesi vekili ve katılma yoluyla davalı ... Belediyesi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili; dava konusu taşınmazda yapılan şüyulandırma işleminin idari yargı yerinde iptal edildiğini, tapu kayıtlarının yolsuz tescil hükmünde olduklarını ileri sürerek 1359 (2044) sayılı kök parselin kadastro sınırları içinde imarla oluşturulan imar parsellerinden 5569,72 m²'lik binmeli alana isabet eden kısmın iptali ile Hazine adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında, davanın kabulüne karar vermiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 20.12.2019 tarihli ve 2019/784 Esas, 2019/1039 Karar sayılı kararı ile; istinaf taleplerinin kabulü ile ilk imar uygulaması tarihinde 775 sayılı Kanun'un yürürlükte olduğu, dava konusu yerin belediye sınırlarında ve mücavir alan kapsamında kaldığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 20.12.2019 tarihli kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 09.11.2022 tarihli ve 2021/5700 Esas, 2022/6723 Karar sayılı kararında; "...20.02.2020 tarihinde İmar Kanunu'nun 18 inci maddesinde yapılan yasa değişikliği nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve hükmün bu gerekçe ile bozulmasına" karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında, davanın yasa değişikliği nedeniyle idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden reddine karar vermiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili, davalı ... Belediyesi ve davalı ... Belediyesi vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; aleyhe yargılama giderine hükmedilmesinin doğru olmadığını ve davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir.

2. Davalı ... Belediyesi vekili; 775 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesi uyarınca taşınmazın tapu kaydının iptali ile Belediye adına tescili gerektiğini belirtmiştir.

3. Davalı ... Belediyesi vekili; yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden hükmün düzeltilmesi gerektiğini belirtmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; kadastral parselin ihyasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre; Bölge Adliye Mahkemesinin düzelterek veya yeniden esas hakkında verdiği karar Yargıtayca tamamen veya kısmen bozulduğu takdirde dosya, kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi veya uygun görülen diğer bir Bölge Adliye Mahkemesine gönderilir. Aynı maddenin üçüncü fıkrasına göre de; Bölge Adliye Mahkemesi, peşin alınmış olan gideri kullanmak suretiyle, kendiliğinden tarafları duruşmaya davet edip dinledikten sonra Yargıtayın bozma kararına uyulup uyulmayacağına karar verir. Burada artık İlk Derece Mahkemesinin bir kararı mevcut değildir; bozulan karar Bölge Adliye Mahkemesinin kararıdır, bu nedenle dosya kararı bozulan mahkemeye gönderilmektedir. Bölge Adliye Mahkemesi, yaptığı değerlendirmede bozma kararının doğru olduğu kanaatine varırsa bozmaya uyma kararı verecektir. Bu kararın anlamı, Bölge Adliye Mahkemesinin vermiş olduğu önceki kararının hatalı olduğu ve Yargıtay'ın bozma kararı doğrultusunda yeniden inceleme yaparak bir karar vereceğidir. Bozmaya uyma kararı ile bozma kararı lehine olan taraf için bir usuli müktesep hak doğar (Pekcanıtez Usul-Medeni Usul Hukuku, 15. Bası, İstanbul 2017 III.Cilt, Sh.2302 vd.).

Başka bir anlatımla, Yargıtay’ın bozma kararına uyan Bölge Adliye Mahkemesi, bozma kararı uyarınca yargılama yaparak yeni bir karar verir. (Kuru, Baki/Aydın, Burak İstinaf Sistemine Göre Yazılmış Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı, Ankara, 2020, s.537)

Bu kapsamda taraflardan birisinin istinaf talebinin kabulü ve yeniden hüküm kurulması işlemi, aslında başlı başına bir istinaf yargılaması işlemi olup Bölge Adliye Mahkemesi bu aşamada işin esası ile ilgili hüküm verdiğinden, istinaf yargılaması yapıldığı gerekçesiyle yargılama gideri yönünden hüküm kurmamalıdır.

Somut olaya gelince; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/3 üncü fıkrası gereğince bozma ilamına uyan Bölge Adliye Mahkemesi, Dairemizin bozma ilamını yanlış yorumlayarak daha öncesinde kaldırılmasına karar verdiği, dolayısıyla hükümsüz hale gelen İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davalılar vekillerinin yaptığı istinaf başvurusunu yeniden inceleyerek başvurunun kabulüne karar vermiş, ardından işin esası hakkında yeniden hüküm kurmuştur.

İlk Derece Mahkemesi kararını kaldırarak esas hakkında karar veren Bölge Adliye Mahkemesinin

kararı Yargıtay tarafından bozulduğunda Bölge Adliye Mahkemesi, İlk Derece Mahkemesi kararını denetleyen ifadeler içerecek şekilde hüküm tesis etmemelidir.

Bölge Adliye Mahkemesince işin esası ile ilgili davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yok ise de; İlk Derece Mahkemesi kararının da kaldırılmasına dair hüküm tesisi ve ayrıca hükmün başka bir bölümünde "istinaf incelemesi yönünden" şeklinde ayrı bir başlık açılarak istinaf yargılama giderleri hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Hal böyle olunca infazda tereddüte neden olacak şekilde çelişkili hüküm tesisi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının ilgililere iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.