Logo

7. Hukuk Dairesi2024/3277 E. 2025/1467 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı tarafından işgal edildiği iddia edilen taşınmazın tahliyesi ve ecrimisil talepli el atmanın önlenmesi davasında, davalının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin haksız olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın tapu kaydının davacı adına kayıtlı olması ve davalının taşınmaz üzerindeki zilyetliğini haklı kılacak bir hukuki sebep veya dayanak sunamaması nedeniyle, davalının haksız işgalci olduğunun kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/419 E., 2024/883 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/48 E., 2021/194 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu 55 ada 40 parsel sayılı taşınmazda bulunan 12 numaralı bağımsız bölümün 23.11.2017 tarihinde dava dışı ...dan satın aldığını, adı geçen taşınmazda davalının herhangi bir hukuki ilişkisi bulunmaksızın oturduğunu, taşınmazın tahliyesi için davalıya ihtarname gönderildiğini, tüm uyarılara rağmen fuzuli işgalin devam ettiğini, işgal sebebiyle kendisine bir ücretin de ödenmediğini ileri sürerek davalı tarafından yapılan el atmanın önlenmesini, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla dava tarihine kadar şimdilik 9.200,00 TL ecrimisilin tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı yargılama aşamasında; dava konusu taşınmazı dava dışı yüklenici ...'ten satın aldığını, kendisine hacizlerin temizlenerek taşınmazın adına tescilinin yapılacağının söylendiğini, fakat daha sonra taşınmazın davacıya geçtiğini, 2016 yılından beri taşınmazda oturduğunu ve davacının adı geçen yüklenicinin ortağı olduğunu belirtmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.11.2021 tarihli ve 2020/48 Esas, 2021/194 Karar sayılı kararında; “...dava konusu taşınmazın tapu kaydı incelendiğinde davacının 23.11.2017 tarihinde taşınmaza malik olduğu, taraflar arasında geçerli bir kira ilişkisinin bulunmadığı, davacı tarafça davalıya evi tahliye etmesi için 06.12.2019 tarihinde ... 5. Noterliği kanalı ile ihtar çekildiği, davalının evde malik sıfatı ile oturduğunu beyan ettiği, evin tapusunun kendisine verileceği konusunda söz verilmesine rağmen davacıya satıldığı, davalı tanıklarının davacının ev sahibi olarak evde ikamet ettiği hususunda beyanda bulundukları, davalının iş karşılığında evi satın aldığını düşünerek orada oturmaya başladığı, oturduğu süre içerisinde ortak giderlere malik gibi katılarak apartmanın tamamlanması için gerekli masrafları ödediği, davacı tarafça çekilen ihtar tarihine kadar onun iyi niyetli kabul edildiği...” gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne "davalının ... ilçesi,...Mahallesi, 55 ada 40 parsel ikinci kat + çatı katı bağımsız bölüm no.12'ye yaptığı elatmanın önlenmesi ile tahliyesine, 3.730,66 TL ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine" karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 23.05.2024 tarihli ve 2022/419 Esas, 2024/883 Karar sayılı kararında; “... 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 683. maddesi uyarınca kayıt malikinin mülkiyet hakkına dayanarak her zaman yapılan tecavüzlerin giderilmesini ve ecrimisil bedeline hükmedilmesini isteme hakkına sahip olduğu, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil bedeline hükmedilmesi davalarında kural olarak iyi niyet iddiasının dinlenemeyeceği, davalının mülkiyet iddiasında bulunmasının dahi davacının mülkiyet hakkını ortadan kaldıramayacağı, tapu kayıtlarının iptaline kadar geçerli olduğu, taşınmazın tapu kaydının iptaline yönelik herhangi bir davanın açılmadığı ve açılsa dahi yıkım talebi haricinde bu tür davaların bekletici mesele yapılamayacağı, mülkiyeti davacıya ait olan taşınmazı herhangi bir hakka dayanmadan kullanan davalının haksız işgalci konumunda olduğu...” gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili,

1.Kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu,

2.Müvekkilinin dava konusu dairenin bulunduğu binanın taşeronluğunu yaptığını,

3.İş karşılığında dava konusu dairenin müvekkiline verilmesi konusunda anlaşmanın yapıldığını,

4.Bu nedenle taşınmazın dava dışı yüklenici ...’ten satın alındığını,

5.Ancak adı geçen yüklenicinin müvekkilinden habersiz taşınmazı üçüncü kişilere devrettiğini,

6.Son olarak taşınmazın davacıya devredildiğini,

7.Müvekkilinin taşınmaza 2016 yılında yerleştiğini ve o tarihten beri kullandığını,

8.Müvekkilinin taşınmaza birçok harcamada bulunduğunu,

9.Müvekkilinin iddia ettiği gibi bir işgalin söz konusu olmadığını,

10.Müvekkilinin hakkı olan bir taşınmazda ikamet ettiğini,

11.Davanın kötü niyetli ve haksız olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil ilişkindir.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.