"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/4894 E., 2024/738 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Elazığ 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/434 E., 2023/320 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların müşterek malik oldukları Elazığ ..............,Köyü 119 ada 29, 119 ada 31 ve 132 ada 1 parsel sayılı taşınmazlardaki ortaklığın giderilmesi için Elazığ 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/898 Esas sayılı dosya ile dava açtıklarını, davacının bu parselleri ...'den aldığını ve üzerinde ... tarafından yapılmış bulunan iki katlı ev, ahır ve sondaj kuyusu ile birlikte yetişmiş meyve ağaçlarının bulunduğunu belirterek dava konusu taşınmazlar üzerinde bulunan muhdesatların davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı sonrası yapılan yargılamada davanın muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkin olduğu, eldeki davanın açıldığı 14.09.2018 tarihi itibariyle derdest ortaklığın giderilmesi davası bulunmakla, dava tarihi itibariyle dava açmakta davacının hukuki yararının mevcut olduğu, dava devam ederken, Elazığ 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/898 esas 2021/2432 karar sayılı dosyasında ortaklığın giderilmesi davasının açılmamış sayılmasına karar verildiği ve hükmün 31.10.2022 tarihinde kesinleştiği, bu tarih itibariyle davacının hukuki yararının ortadan kalktığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalılar tarafından Elazığ 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/898 Esas sayılı dava dosyasında Elazığ ili, ..........Köyü, 119 ada 29, 119 ada 31 ve 132 ada 1 parsel sayılı taşınmazlardaki ortaklığın giderilmesi için dava açıldığı, bu dosyada muhdesat aidiyetinin tespiti bakımından dava açmak üzere süre verilmesi üzerine davacı vekili tarafından eldeki davanın açıldığı ancak 16.09.2021 tarihinde ortaklığın giderilmesi davasının takipsiz bırakılarak işlemden kaldırıldığı ve sonrasında 23.12.2021 tarihli karar ile bu tarih itibariyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, kararın taraflara tebliğ edilerek 31.10.2022 tarihinde kesinleştiği, tespit davasının niteliği gereği güncel hukuki yararın bulunması ve dava sonuçlanıncaya kadar da hukuki yararın varlığını devam ettirmesi gerekirken hukuki yararın son bulması üzerine dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık görülmediği; ortaklığın giderilmesi davasının eldeki dosya sonuçlanıncaya kadar derdest olması gerektiğini bilmesi gereken davacının bu dosyada davasını ayakta tutmak için davayı takip iradesini ortaya koymadığı düşünüldüğünde yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasında hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde;
1.Yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasının hatalı olduğunu,
2.Dava konusu yerde kadastral çalışmalar yapıldığı ve belediye tarafından imar planı içerisine alındığından dava açılmasındaki hukuki yararının devam ettiğini ileri sürerek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık muhdesat aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Fazla yatırılan harcın ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.