Logo

7. Hukuk Dairesi2024/3490 E. 2024/5612 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Şehit eşinin ölümünden sonra boşanma davasında kusurlu bulunan davalı eşin, mirasçılık belgesinin iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu bulunan eşin, TMK m.506 hükmü uyarınca ölen eşe mirasçı olamayacağı gözetilerek, mirasçılık belgesinin iptaline yönelik yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/1290 E., 2024/1101 K.

DAVA TARİHİ : 28.09.2020

KARAR : Davanın kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/284 E., 2021/77 K.

Taraflar arasındaki mirasçılık belgesinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; davalı tarafından mirasbırakan ... aleyhine boşanma davası açıldığını, yargılama sırasında müvekkillerinin müşterek çocuğu, davalının eski eşi...'ın 09.09.2016 tarihinde şehit olduğunu, murisin ölümünden sonra kusur tespiti yönünden boşanma davasına müvekkilleri tarafından devam edildiğini, davalının kusurlu olduğunun tespitine karar verildiğini belirterek; davalının mirasçı olarak gösterildiği Ankara Batı 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/1096-1307 E.-K. sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile murise ait yeni mirasçılık belgesinin verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; “boşanma davasında davacı eş ...'in (görülmekte olan davamızın davalısı) kusurlu olduğu tespit edildiğinden miras bırakana mirasçı olamayacağı ve mirastan pay alamayacağı” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; “murisin eşi...'nın boşanmayı gerektiren sebeplerde tam kusurlu olduğuna karar verildiği, bu nedenle murise mirasçı olamayacağı ve mirasından pay alamayacağı, mirasçı olarak gösterildiği mirasçılık belgesinin iptaline yönelik kararın usul ve yasaya uygun bulunduğu” gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik oy çokluğuyla karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

Bölge Adliye Mahkemesinin kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; Dairemizce; "...esasa ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına; temyize konu Bölge Adliye Mahkemesi kararının oy çokluğu ile verildiği belirtilmesine rağmen hükümde karşı oya yer verilmediği, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 298 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca hükümde karşı oy gerekçesinin de gösterilmesi gerektiği, hükmün oy birliğiyle verilmesi durumunda bu hususun oy çokluğuyla verilmesi durumunda ise muhalefet şerhinin kararda gösterilmesi gerektiği" belirtilerek hüküm bozulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesince bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; “Dairenin ilk kararının yapılan kontrolünde UYAP'ta ve kısa kararda ‘oybirliği’ ile kararın verildiği, kararın yazım aşamasında maddi hataya istinaden ‘oy çokluğu’ yazıldığı” gerekçesiyle bu husus düzeltilerek Dairenin ilk kararındaki gerekçelerle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; müvekkilinin evlenme anında iyi niyetli olduğunu, evlenmenin eşin ölümü ile sona ermesi nedeniyle aile mahkemesinin kusur belirlemesine ilişkin tespit kararının geriye yönelik hüküm ifade etmeyeceğini, davalıya yapılan yardım ve bağışlar üzerinde davalının serbestçe tasarruf etme hak ve yetkisi bulunduğunu, mirasçılık belgesinin iptalini ancak yardım ve bağışları yapan 3. şahıs ve kuruluşların isteyebileceğini belirterek hükmün kaldırılmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosya içeriğine, göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, mirasçılık belgesinin iptali istemine ilişkindir.

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Onama harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.12.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.