"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/3463 E., 2024/970 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/570 E., 2021/244 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; inançlı işlem hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur.
II. CEVAP
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "...dinlenen tanık beyanlarından, celbedilen tapu tahsis dosyasının müracaat formundan (1984 tarihli), tarafların nüfus kayıtlarından, tarafların 1970'li yıllardan beri dava konusu taşınmazı fiilen kullandıkları baba ve çocuk yaştaki tarafların birlikte burada yaşarken baba ... ...'ın 1981 yılında öldüğü, aile büyüğü olarak tapu maliki ve muris ...'ın kaldığı, babanın ölümünden 3 yıl sonra tapu tahsis işlemlerine başlanıldığı, bu surette tüm ailenin dava konusu yerde fiilen zilyet bulunduğu, nüfus kayıtlarından anlaşıldığı üzere aileyi asıl büyükşehire getiren ve dava konusu yere yerleştiren davacıların babası ... ... olmasına rağmen imar affı kanunlarının yeni yeni yürürlüğe gireceği tarihlere ömrü vefa etmemesi (ölüm tarihi 16.05.1981) sebebiyle babaya ait hak sahipliğinin ve tapu tahsis işlemlerinin 1984 yılındaki müracaattan itibaren anne üzerinden devam ettirildiği, davacıların dava konusu üzerindeki binayı muris ...'nin veya davalının katkıları olmaksızın tamamen davacıların emek ve sermayesi ile yapıldığı iddialarına dayalı tapu iptal ve tescil talebine gelince; zilyetliğe bağlı haklar murise ait olan bir taşınmaz üzerine mirasçılardan biri veya birkaçı tarafından bina yapılarak kullanılmış olmasının tek başına bu mirasçıları tapuda hak sahibi yapmak için geçerli bir hukuki sebep olmadığı, binayı yapanların kendilerine düşecek parasal hissenin hesaplanmasında ileri sürebilecekleri bir def’i olarak nazara alınabileceği, binanın davacıların emek ve sermayesiyle yapılmış olmasının kendilerini diğer muris ve mirasçılar dışında tapu maliki yapmak için geçerli bir hukuki sebep olmadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile: “İlk Derece Mahkemesince davacı tarafça yazılı belge ya da yazılı delil başlangıcı sayılabilecek bir belge sunulmadığı, tanık delili ile eldeki davanın ispatlanamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, davacı taraf her ne kadar dava dilekçesinde yemin deliline dayanmış ise de yemin teklifinde bulunmadığı, bu hususun istinaf konusu yapılmadığı” gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde; dava dilekçesindeki, aşamalardaki ve istinaf başvurusundaki iddialarını tekrarla belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, inançlı işlem hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK'nin 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.04.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.