Logo

7. Hukuk Dairesi2024/3586 E. 2025/1506 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Gaipliğine karar verilen kişinin hissedarı olduğu taşınmazın satış bedelinin Hazineye devri talebinin reddi üzerine açılan temyiz davasıdır.

Gerekçe ve Sonuç: Kayyımın, gaip kişiyi ortaklığın giderilmesi davasında temsil etmek üzere atanan temsil kayyımı niteliğinde olması ve taşınmaza yönelik on yıllık resmi yönetim kayyımı atanması gibi gaiplik şartlarının oluşmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2483 E., 2024/1305 K.

KAYYIM : ... vekili Avukat ...

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/161 E., 2022/462 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kırşehir ili, ...Mahallesi, 4589 ada 8 parsel sayılı taşınmazın hisse maliki ...'in bulunamaması nedeniyle, Kırşehir Sulh Hukuk Mahkemesinin 2003/185 Esas sayılı dosyası ile 3561 sayılı Yasa gereğince, Kırşehir Defterdarının kayyım tayin edildiğini, Kırşehir Sulh Hukuk Mahkemesinin 2002/1224 Esas sayılı dosyası ile taşınmazın satışına karar verildiğini, satış sonucunda, Kayyımla idare edilen şahıs hissesine düşen satış bedelinin Kayyım Bürosunun hesaplarına aktarıldığını, Kayyımla idare süresi 10 yılı aştığından Türk Medeni Kanunu'nun 588. maddesi gereğince taşınmazın satıştan önceki hisse maliki ...'in gaipliğine ve taşınmaz satılmış olduğundan, hissesine düşen satış bedelinin işlemiş faiziyle birlikte Hazineye devrine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Kayyım vekili duruşmadaki beyanlarında özetle; ortaklığın giderilmesi sonucu kayyım olarak atandıkları ... oğlu ...’in hissesine düşen paranın Şekerbank Kırşehir Şubesine aktarıldığını beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında özetle; Kırşehir Sulh Hukuk Mahkemesinin 2003/185 Esas, 2003/300 Karar sayılı ilamı ile ... oğlu ...'e, Kırşehir Sulh Hukuk Mahkemesinin 2002/1224 Esas, 2003/540 Karar sayılı dosyasında temsil etmek üzere mahallin en büyük mal memuru olan ... Erata’nın kayyım olarak tayin edildiğini, ilgili karara göre atanan kayyımın TMK'nın 477/1. maddesinde düzenlenen temsil kayyımı niteliğinde olduğu, kayyımın dava konusu taşınmaza yönetim kayyımı olarak atanmadığı, bu durumda, yasada belirtilen on yıllık resmi yönetimden ve gaiplik koşullarının oluştuğundan bahsedilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle;

a. Kırşehir Sulh Hukuk Mahkemesi dosyasından kayyımın yönetim kayyımı olarak atandığını ve kayyım atandığı ... oğlu ...’i ortaklığın giderilmesi davasında temsil etmek üzere kendisine yetki verildiğini,

b. Mahkemece kayyımın temsil kayyımı olduğu şeklindeki değerlendirmenin hatalı olduğunu,

c. Kayyım atanma kararının üzerinden 10 yıllık yasal sürenin geçtiğini, dilekçede belirtilen ... oğlu ...'in gaipliğine ve taşınmazın satış bedelinin Hazineye devrine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme yapılarak davanın reddine karar verildiğini, belirtilen nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık; TMK'nın 588. maddesine dayalı gaiplik kararı verilmesi ve gaibin hissedarı olduğu taşınmazın satışından elde edilen paranın Hazineye devri istemine ilişkindir.

Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince Kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.