Logo

7. Hukuk Dairesi2024/4168 E. 2025/1408 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi harici satış sözleşmesi ile edinilen taşınmaz üzerinde tapu iptali ve tescil talebinin, TMK m.713/2'deki "ölüm" hukuki sebebine dayanılması halinde, hak düşürücü süreye tabi olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Elbirliği mülkiyetinde tasarruf işlemlerinde tüm mirasçıların oybirliğinin gerekliliği, TMK m.713/2'deki "ölmüş" ibaresinin Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilmesi ve somut olayda iptal kararının Resmi Gazete'de yayınlandığı tarihe kadar 20 yıllık hak düşürücü sürenin dolmamış olması gözetilerek, yerel mahkemenin tapu iptali ve tesciline karar vermesi bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/357 E., 2023/981 K.

DAVALILAR : ... vd. vekili Avukat ...

Mahkeme kararı davalı ... vd. vekili tarafından duruşmalı temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 11.03.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde duruşmalı olarak temyiz eden davalılar vekili Avukat ... ile karşı taraftan davacı vekili Avukat ... geldiler. Başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin davaya konu taşınmazdaki doğusu yol, batısı yol, güneyi ve kuzeyi ... ile çevrili 2.500,00 m2'lik taşınmazı 1.500.000 TL bedel karşılığında eşi ...’den satın aldığını ve zilyetliğin devredildiğini, müvekkilinin davaya konu taşınmazı 1975 yılından bu yana kesintisiz olarak malik sıfatı ile zilyet olarak kullandığını, ...'nün vefat ettiğini, TMK'nin 713/2. maddesindeki şartların gerçekleştiğini belirterek 144 ada 2 parsel numaralı taşınmazın 2.500 m2 lik kısmının iptali ile öncelikle bağımsız parsel olarak, olmadığı takdirde hisseli olarak davacı adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalılar ..., ..., ..., ...ve ... vekili cevap dilekçesinde; davalıların babaları ...'nün gayrimenkul hissedarı olarak görünmediğini, halen tapu kayıtlarında hatalı bir şekilde ...'nün annesi ...'nün hissedarı olarak göründüğünü, TMK'nin 713. maddesindeki şartların gerçekleşmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

2.Davalılar Aysel Kılıç, ...,......, ..., ... davayı kabul ettiklerini bildirmiştir.

3.Davalılar ..., ..., ...,......, ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... davaya cevap dilekçelerinde; ... (ölüm tarihi 15.05.1993), oğlu ...'den (ölüm tarihi 20.05.1989) sonra vefat ettiği, yani ... sağken, annesinden doğmuş bir miras hakkı da söz konusu olmadığı belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 19.06.2015 tarihli ve 2013/497 Esas 2015/368 Karar sayılı kararı ile hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin 19.06.2015 tarihli kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 12.04.2021 tarihli ve 2019/3601 Esas, 2021/3402 Karar sayılı kararıyla kadastro öncesi satın almaya dayalı tapu iptal ve tescil talebi hakkında hüküm kurulmasına rağmen 713/2. maddesinde yer alan “ölüm” sebebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği belirtilerek hüküm bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamı doğrultusunda davacının dava konusu taşınmazı 1970'li yıllardan beri aralıksız malik sıfatı ile kullandığı tanık beyanları ile sabit olduğu, TMK'nin 713/2. maddesindeki belirtilen şartların sağlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 144 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 18.10.2022 tarihli fen bilirkişi raporunda A, B ve C harfi ile gösterilen toplam 2.500.00 m2’lik kısmın davalılar adına kayıtlı olan tapusunun iptali ile davacı adına aynı ada içerisinde son parsel numarası verilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vd. vekili duruşma talepli temyiz dilekçesinde özetle; ... Kököçü’nün annesi ... kendisinden sonra öldüğü için dava konusu taşınmaz üzerinden bir tasarruf işlemi yapabilmesinin yasal olmadığını, somut olayda TMK’nin 713/2 maddesinde belirtilen şartların oluşmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, kadastro tespiti öncesi harici satış sözleşmesi ile TMK'nin 713/2. maddesinde yazılı "ölüm" hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Davacının terekeye göre üçüncü kişi durumunda bulunduğu, davalılara intikal eden payların TMK'nın 701 ve 702. maddeleri gereğince elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olduğu, elbirliği mülkiyetinde mirasçıların belirlenmiş payları olmayıp her birinin payının terekeye dahil taşınmazların tamamı üzerinde söz konusu olduğu ve TMK'nin 702/2. fıkrasında tasarrufi işlemlerde oybirliği arandığı, eldeki dava da bir tasarrufi işlem olduğundan tüm mirasçıların birlikte hareket edip davayı kabul etmeleri gerekmektedir. Bir veya birkaç mirasçının davayı kabul etmesi elbirliği mülkiyetinde geçerli bir hukuki sonuç doğurmaz.

Davaya dayanak oluşturan TMK’nin 713/2. maddesinde yer alan “…ölmüş…” sözcüğünün, Anayasa Mahkemesi’nin 17.03.2011 gün ve 2009/58 Esas, 2011/52 Karar sayılı kararıyla iptaline, bu sözcüğün uygulanmasından doğacak sonradan giderilmesi güç veya olanaksız durum ve zararların önlenmesi ve iptal kararının sonuçsuz kalmaması için kararın Resmi Gazetede yayımlanacağı güne kadar yürürlüğünün durdurulmasına 17.03.2011 tarihinde karar verilmiştir. Somut olayda, tapu maliki ...’nün ölüm tarihi 15.05.1993 olup Anayasa Mahkemesi’nin iptale ilişkin ilgili karar tarihine kadar 20 yıllık süre dolmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

28.000,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ..., ..., ... ve ...’a verilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

11.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.