"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2010/393 E., 2012/554 K.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların murisi ... İzci'nin 31.07.2010 tarihinde vefat ettiğini, muris adına kayıtlı 460 ada 2 parselde 5 No.lu bağımsız bölümün aslında müvekkiline ait olduğunu, alım tarihi olan 25.11.1992'den beri taşınmazda müvekkili ve ailesinin oturduğunu, muris ...'nin davalılardan ...ile birlikte başka yerde oturduğunu ve babadan kalan emekli maaşı ile geçindiğini, murisin dava konusu gayrimenkulü almak için hiçbir geliri ve parasının olmadığını, müvekkilinin dava konusu yerin alım tarihi olan 25.11.1992 tarihinden bir gün önce 256 parselde kayıtlı arsasını sattığını ve buradan elde ettiği para ile dava konusu yeri aldığını, dava konusu taşınmazın önceki maliki ...'e satış bedelinin de bizzat müvekkili tarafından ödendiğini belirterek davalılar adına olan kaydın iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar ayrı ayrı sundukları cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazı anne ve babasının 1992 yılında aldıklarını, davacının o yıldan beri dava konusu evde oturduğunu ve çalışmadığını, fatura ve vergilerini dahi ödemediğini, kaçak elektrik ve su kullandığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı taraf murisi ... adına kayıtlı olan taşınmazın kendisine ait olduğunu iddia etmiş ise de davacının yazılı delil veya delil başlangıcı niteliğinde bir delil sunmadığı gibi yemin delili konusunda süre verildiği hâlde yemin deliline de başvurmadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı ... mirasçısı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin içeriğini tekrarla, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, eksik incelemeyle karar verildiğini, tanık dinletme talebinin reddedildiğini, tarafların gelirinin araştırılmadığını, dava konusu taşınmazın fatura ve vergilerinin davacı tarafça ödendiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3/2 maddesi atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi ile 439/2 hükmünde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının usule uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı Kanun'un 440/3-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
29.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.