"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/307 E., 2024/219 K.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar; bir kısım davalılar vekilleri tarafından ayrı ayrı verdikleri dilekçelerle temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalılardan ... arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi gereğince adı geçen davalıya 500.000,00 TL kredi kullandırıldığını, kredinin teminatı olmak üzere, tapuda davalılardan ... (krediyi kullanan davalı ... 'in annesi) adına Arnavutköy, Boğazköy Mahallesi, 4693 ada 39 parsel sayılı taşınmazın 2, 3 ve 5 bağımsız bölümleri üzerine davacı banka lehine ipotek tesis edildiğini, yapılan anlaşma neticesinde sadece 3 numaralı bağımsız bölüm üzerindeki ipoteğin terkini için Tapu Müdürlüğüne yazı yazıldığı halde davalı ... Müdürlüğünün üç taşımaz üzerindeki ipoteği terkin ettiğini, terkin işleminden hemen sonra 2 numaralı bağımsız bölümün birleştirilen davada davalı taraf ...'e, 5 numaralı bağımsız bölümün ise birleştirilen davada davalı olan ...'e satılıp devredildiğini, yapılan satışların muvazaalı olduğunu, davacı bankanın henüz kredi sözleşmesinden ... alacağını tahsil edemediğini, alacağın teminatı olan ipoteklerin de yolsuz şekilde terkin edildiğini ileri sürerek, öncelikli olarak 2 ve 5 numaralı bağımsız bölümler yönünden ipoteklerin, terkin tarihlerinden önceki aynı koşulları içerir şekilde yeniden tesisine, bu mümkün olmadığı takdirde davacının uğradığı zararın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davacı vekili birleştirilen 2015/585 Esas sayılı dava ile husumeti 2 ve 5 numaralı bağımsız bölümleri satın alan ... ve ...'e; birleştirilen 2020/85 Esas sayılı dava ile ipoteğin terkin edilmesi sonrası taşınmazlara yeniden lehine ipotek şerhi konulan Ziraat Bankası ve Türkiye Ekonomi Bankası A.Ş'ye yöneltmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; kızı olan davalı ... 'in davacı bankadan kullandığı kredinin teminatı olarak adına kayıtlı üç adet daire üzerine ipotek tesis olunduğunu, daha sonra davacı banka tarafından yazılan ipotek fekki istemli yazıyı alıp tapu müdürlüğüne götürdüğünü ve yazı gereğince terkin işlemi yapıldığını, yazı içeriğini bilmediğini, 2 ve 5 numaralı bağımsız bölüm numaralı daireleri sattığı kişilerle herhangi bir akrabalığı veya tanışıklığı bulunmadığını, yolsuz terkin işleminde kendisinin herhangi bir müdahalesinin söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
2.Davalı ... cevap dilekçesinde ve duruşmalardaki beyanlarında özetle; davaya konu 2 ve 5 numaralı bağımsız bölüm daireler üzerindeki ipotek terkini işleminin davalı ... Müdürlüğünce gerçekleştirildiğini, kendisinin bilgisi dışında gerçekleşen bu terkin işlemi nedeniyle herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, taşınmazları (daireleri) satın alan kişilerle de bir akrabalığı veya tanışıklığının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
3. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalardaki beyanlarında özetle; ipoteklerin terkin edilmesinde davalı ... Müdürlüğünün bir kusurunun bulunmadığını, dava konusu 2 ve 5 numaralı dairelerin ipotek terkin işleminden sonra satın alan birleştirilen dava davalıları ... ve ... ile daireleri satan davalı ... ve diğer davalılar arasında akrabalık ilişkisi bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
4. Birleştirilen Gaziosmanpaşa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/585 Esas sayılı davasında davalı ... cevap dilekçesinde ve duruşmalardaki beyanlarında özetle; dava konusu daireyi satan davalı ... ile herhangi bir akrabalığı veya yakınlığının bulunmadığını, dava konusu 5 numaralı daireyi ihtiyacı nedeniyle satın aldığını, aldığı tarih itibariyle tapu kaydında davacı banka lehine herhangi bir ipotek şerhi bulunmadığını, tapuya güvenerek daireyi satın aldığını, yolsuz terkin işlemiyle herhangi bir ilgisinin bulunmadığını belirtmiştir.
5. Birleştirilen Gaziosmanpaşa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/585 Esas sayılı davasında davalı ... cevap dilekçesinde ve duruşmalardaki beyanlarında özetle; davaya konu 2 numaralı daireyi davalı ...'tan satın aldığını ve bedelini de ödediğini, satın aldığı tarih itibariyle tapu kaydında davacı banka lehine herhangi bir ipotek şerhinin bulunmadığını, yolsuz terkin işlemiyle ilgisinin bulunmadığını, bu nedenle davanın reddini savunmuştıur.
6. Davalı ... yanında fer'i müdahil olarak davaya katılan ... ve ... dilekçelerinde ve duruşmalardaki beyanlarında özetle; davacı banka tarafından gönderilen ipotek terkini yazısını yanlış anlamaları sonucu her üç daire üzerindeki ipotek şerhini sehven terkin ettiklerini, ancak söz konusu terkin işleminden sonra ipotek şerhinin korunması gereken 2 ve 5 numaralı dairelerin davalı ... tarafından akrabası ve yakın ilişki içinde oldukları ... ve ...'e satıldığını, bu satış işlemlerinin tarafların birbirlerini tanıyor ve akraba olmaları nedeniyle danışıklı (muvazaalı) ve hileli olarak yapıldığını, dilekçeleri ekinde sundukları nüfus kayıtları ve diğer delillere göre taraflar arasında yapılan işlemin danışıklı olduğundan dolayı kendilerinin sorumlu tutulamayacaklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkeme kararının Dairemizce bozulması üzerine bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda verilen 07.12.2021 tarihli ve 2019/115 Esas, 2021/333 Karar sayılı kararı ile; "...davanın kabulü ile 2 ve 5 numaralı bağımsız bölümler üzerine 12.03.2012 tarih ve 3301 yevmiye numarası ile alacaklı QNB Finansbank lehine tesis olunan, ancak 19.06.2012 tarih ve 9280 yevmiye numarası ile yolsuz olarak terkin olunan ipoteğin, davacı ... Finansbank A.Ş. lehine, ilk tescil tarihi olan 12.03.2012 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yeniden tesciline..." karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
1.Mahkemenin yukarıda (III) numaralı bentte belirtilen kararının süresi içinde davalı ... vekili, birleştirilen dava davalısı Ziraat Bankası vekili, davalı ... ve birleştirilen dava davalıları ..., ... vekilleri ile katılma yolu ile davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 22.02.2023 tarihli ve 2022/6386 Esas, 2023/1063 Karar sayılı kararı ile "...davalı ... vekili, davalı ... ve birleştirilen dosya davalısı ... vekili ile katılma yolu ile davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine; birleştirilen dosya davalısı Ziraat Bankası A.Ş vekili ve birleşen dosya davalısı ... vekilinin temyiz itirazları yönünden ise...değinilen ilkeler gözetilmek suretiyle araştırma ve inceleme yapılarak davalıların davacının ipoteğinin varlığı ile bunun yolsuz olarak terkin edildiğini bilen veya bilmesi gereken kişilerden olup olmadıklarının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, davalı ... hakkında ilk el kabul edilerek yanılgılı değerlendirmeyle hüküm kurulmasının doğru olmadığı, davalı ... bakımından da hiçbir değerlendirme yapılmadan ve gerekçe oluşturulmaksızın karar verilmesin yerinde görülmediği ..." gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
2.Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda yukarıda karar başlığında tarih ve sayısı belirtilen karar ile "....Yargıtay bozma ilamından sonra davalılar tarafından davaya konu edilen borcun tamamının ödendiği, davacı bankanın herhangi bir alacağının kalmadığı, ipoteğin yeniden tesisinde hukuki yararının bulunmadığı... davalı ... A.Ş'nin terkin edilen ipoteğin yolsuz olarak terkin edildiğini bilebilecek konumda olmadığı, davanın açılmasına kusurlu davranışıyla sebebiyet vermediği anlaşılmakla bu davalı aleyhine yargılama giderine hükmedilemeyeceği ...davalı ...'nün yolsuz terkin işlemi nedeniyle davanın açılmasına neden olduğu ve temyiz itirazlarının daha önce reddedildiği, diğer davalı ...Ş'nin ise verilen bir önceki kararı temyiz etmediği için yargılama giderleri açısından diğer davalılarla birlikte usuli kazanılmış hak nedeniyle davacıya karşı sorumlu olacağı..." gerekçeleriyle; asıl ve birleştirilen davalar yönünden konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına ve davacı lehine yargılama giderine hükmedilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Mahkemenin yukarıda (IV.2.) numaralı bentte belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili, birleştirilen dava davalısı Ziraat Bankası vekili ile Türkiye Ekonomi Bankası vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
1. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde;
a.Müvekkil idarenin ipoteğin fekki işlemlerinde kusurunun bulunmadığını, bu nedenle hakkında açılan davanın idare yönünden reddinin gerektiğini,
b.Yargılama giderlerinden müvekkil idarenin sorumlu tutulmasının doğru olmadığını,
c. Kabul anlamına gelmemek kaydıyla, maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmektedir.
2. Birleştirilen dava davalısı Ziraat Bankası vekili temyiz dilekçesinde;
Davanın açıldığı tarihteki haklılık durumunun nazara alındığında müvekkil banka lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirtmiştir.
3. Birleştirilen dava davalısı Türkiye Ekonomi Bankası vekili ise temyiz dilekçesinde;
a.Müvekkil bankanın hakkında açılan davada kusurunun bulunmadığını,
b.Davaya dahil edilen müvekkil bankanın kendi alacağını teminat altına almak için ipotek tesis edildiğini,
c.Tapuya ... ilkesi gereğince işlemlerin tesis edildiğini,
d.Müvekkil banka aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmesinin doğru olmadığını, bu nedenlerle hükmün bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; ipoteğin yeniden tescili, mümkün olmazsa uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı ... vekili, birleştirilen dava davalısı Ziraat Bankası vekili ile Türkiye Ekonomi Bankası vekili tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ... vekili, birleştirilen dava davalısı Ziraat Bankası vekili ile Türkiye Ekonomi Bankası vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalı Türkiye Ekonomi Bankasına yükletilmesine, davalı ... ile davalı ... A.Ş. harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
09.01.2005 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.