Logo

7. Hukuk Dairesi2025/1298 E. 2025/2181 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil, el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve muhdesat şerhinin terkini talepleri üzerine uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin nihai kararında hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine imkan olmadığı gözetilerek temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/148 E., 2024/390 K.

Mahkemece bozma ilâmına uyularak asıl ve karşı davanın reddine, birleştirilen davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davacı-birleştirilen davada davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı-karşı davalı ... vekili; dava konusu 1773 parsel sayılı taşınmazın ... oğlu ..., zevcesi ...üvey validesi ... ve ... ile biraderi ... adına tahsis edildiğini, bunlardan ...'in 1999 yılında vefat ettiğini ve davacının bu şahsın eşi olduğunu, 60 yıldır taşınmazı kullandığını ayrıca üzerinde mevcut yapıların arsadan daha değerli olduğunu belirterek tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiştir.

2. Davalı-karşı davacılar ... ve...vekili 20.02.2006 havale tarihli karşı davasında; davacı-karşı davalı ...'in 1773 sayılı parsele el atmasının önlenmesini, 10.000,00 TL ecrimisilin tahsilini ve taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde yer alan şerhin terkinini istemiştir.

3. Birleştirilen davanın davacıları ... ve...vekili; davalı ...'in 1773 sayılı parsele el atmasının önlenmesini, 6.000,00 TL ecrimisilin tahsilini ve taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde yer alan şerhin terkinini istemiştir.

II. CEVAP

Dâhili davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.

III.MAHKEME KARARI

Mahkemenin 17.04.2017 tarihli kararında; asıl ve karşı davanın reddine, birleştirilen davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile 1773 parsel sayılı taşınmaza davalı ...'in haksız mühalesinin men'ine, dâhili davalılar murisi ... ... adına olan şerhin iptaline, 13.787,46 TL ecrimisilin yasal faizi ile birlikte davalı ...'den alınarak davacılara hisseleri oranında verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermiştir.

IV.BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma İlâmı

Hükmün davacı-karşı davalı vekili ... vekili, dâhili davalılar vekili ve davalılar-karşı davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesinin 20.11.2018 tarihli ve 2018/471 Esas, 2018/7968 Karar sayılı ilâmında özetle; yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre hüküm usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalılar-karşı davacılar vekilinin tüm, davacı-karşı davalı ... vekili ve dâhili davalılar vekilinin aşağı bendin kapsamı dışında kalan tüm temyiz itirazlarının reddine karar vererek davalı yararına karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre nisbi vekâlet ücreti takdiri gerekirken taşınmazın dava tarihindeki değeri üzerinden vekâlet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar vermiştir.

B. Mahkemece Bozma İlâmına Uyularak Verilen Karar

Mahkemece bozma ilâmına uyularak; davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile müdahalenin men'i, şerhin terkini ve ecrimisil isteminin kabulüne dair hüküm bozma ilâmı dışında kalıp kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

C.İkinci Bozma İlâmı

Hükmün asıl davada davacı-birleştirilen davada davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 28.11.2022 tarihli ve 2022/3612 Esas, 7227 Karar sayılı ilâmında; bozma kararından sonra hüküm tekrarı ile tüm talepler yönünden yeniden bir hüküm kurulmadan yalnızca vekâlet ücreti yönünden hüküm kurulmasının doğru görülmediği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar vermiştir.

D.İkinci Bozma İlâmına Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; asıl davada tapu iptali ve tescil talebinin 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş bulunduğundan reddine, karşı dava süresinde açılmadığından reddine, birleştirilen davada davalı ...'in vefat ettiği ve taşınmazın tahliye edildiği, dolayısıyla müdahalenin men'i talebi yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, şerhin iptaline, 13.787,46 TL ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... mirasçılarından müteselsilen ve müştereken alınarak ... mirasçılarına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı-birleştirilen davada davalılar temyiz dilekçesinde;

1. Taşınmazın ifrazının mümkün olup olmadığı yönünden değerlendirme yapılmadığını,

2. Arsaya ilişkin ecrimisil hesabı yapılması gerekirken ev ahır ve samanlığın da hesaba katıldığını,

3. Tapu iptali ve tescil talebi kabul edilmese bile 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19. maddesi uyarınca muhdesat bedeli ödenmedikçe şerhin terkini, taşınmazdan tahliye ve ecrimisile hükmedilemeyeceğini,

4. İyiniyetli zilyedin faydalı ve zaruri masrafları isteme hakkı bulunduğunu, bu bedeller kendisine ödenmedikçe hapis hakkına dayalı olarak taşınmazı kullanabileceğini belirtmiştir.

B.Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, tapu iptali tescil, karşı dava ve birleştirilen dava ise; mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve muhdesat şerhinin terkini istemine ilişkindir.

Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3/2 hükmüna atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakameleri Kanunu'nun 428. maddesi ile 439/2 hükmünde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Onama harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

21.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.