"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/393 E., 2023/377 K.
İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin Antalya ili, ... ilçesi, ... Köyü, 3, 8, 9 ve 38 parsel sayılı taşınmazların hissedarı iken, diğer hisselerinin dava dışı paydaşlar tarafından davalıya 2014 yılı içerisindeki farklı tarihlerde satıldığını, davacının ön alım hakkını kullanmak istediğini beyan ederek; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 732. maddesi uyarınca taşınmaz üzerinde davalı adına olan payların iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; çekişme konusu taşınmazlarda eylemli taksim bulunduğunu, davanın dinlenemeyeceğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 01.02.2019 tarihli ve 2015/196 Esas, 2019/32 Karar sayılı ilk kararıyla davanın kabulüne, taşınmazların iptal edilen paylarının davalı adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Bölge Adliye Mahkemesinin 04.11.2019 tarihli ve 2019/397 Esas, 2019/1129 Karar sayılı kararıyla davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 21.02.2022 tarih 2022/812 Esas, 2022/1209 Karar sayılı bozma ilâmıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
3.İlk Derece Mahkemesinin 05.04.2023 tarihli 2022/130 Esas, 2023/150 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, 15687 ada, 3 parsel sayılı taşınmaz ile 15699 ada, 4 parseldeki 2.021,21 m2; 2.490,82 m2 ve 506,90 m2'lik hisselerin davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
4. Dairemizin 22.06.2023 tarih 2023/2733 Esas, 2023/3561 Karar sayılı bozma ilâmıyla “dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde yapılan toplulaştırma işlemleri sonucunda oluşan dava konusu 15687 ada 3 ve 15699 ada, 4 parsel 18.01.2023 tarihinden bu yana tam hisse ile davalı adına kayıtlıdır. Hükmün verildiği 05.04.2023 tarihinde davacı ...'ın oluşan dava konusu yeni parseller üzerinde herhangi payı ve ön alım hakkı kalmamıştır. Dolayısıyla; davacının tapu kayıt maliki olmadığı, aktif dava ehliyetinin kalmadığı anlaşılmıştır. Davacı yönünden aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi” gerektiği belirtilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A .Temyiz Sebepleri
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
1. Davalı vekili; aktif dava ehliyeti bulunmaması sebebiyle reddedilen dava dosyasında, yargılama giderlerinin tarafların kendi üzerlerine bırakılmasına ve davalı yararına vekâlet ücretine takdirine yer olmadığına ilişkin verilen kararın hatalı olduğunu belirterek kararı temyiz etmiştir.
2. Davacı vekili; dava açıldığı tarihte dava konusu taşınmazda davacı ve davalı malik olduğunu, davacının süresi içinde yasal şuf'a hakkını kullandığını, davacının dava açıldığı tarihte dava konusu taşınmazda hissedar olduğunu, dava açıldıktan sonra bölgede yapılan toplulaştırma işleminin davacının şuf'a hakkını ortadan kaldırmadığını, dava süresi içinde bitmiş, davalı davayı sürüncemede bırakmamış olsa idi, toplulaştırma işlemi kesinleşmeden davanın kabulüne karar verilmiş ve davalı adına kayıtlı payın davacı adına tescil edilmiş olacağını, davanın uzun sürmüş olmasının sorumluluğunun davacı müvekkile yükletilemeyeceğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; ön alım hakkına dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.