Logo

7. Hukuk Dairesi2025/323 E. 2025/774 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Muhdesatın aidiyeti tespiti davasında davalıların hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilip edilmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıların dava dilekçeleri ve istinaf kararının kendilerine usulüne uygun tebliğ edilmediği, dolayısıyla yargılama aşamasında savunma haklarını kullanamadıkları ve hukuki dinlenilme haklarının ihlal edildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/396 E., 2023/1102 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Of 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/263 E., 2022/374 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı TC. Ziraat Bankası A.Ş. vekili vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; tarafların paydaş oldukları Trabzon ili, Of ilçesi, ... Mahallesi, 145 ada 5 parseldeki kargir apartmanın yarısının müvekkillerine ait olup davalılarla ilgisinin bulunmadığını, taşınmazla ilgili devam eden ortaklığın giderilmesi davası bulunduğunu ileri sürerek; parsel üzerindeki binanın yarısının davacılar tarafından meydana getirildiğinin tespiti ile muhdesatın aidiyetine ve bu hususun tapu kütüğüne şerh verilmesine karar verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Banka vekili; davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi kapsamında hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, muhtesatların taşınmazın malik veya maliklerinden başka birisine veya maliklerden bir veya birkaçına aidiyetinin istenemeyeceğini, binanın davacılar tarafından yapılıp yapılmadığının ispatı gerektiğini belirterek; davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "...Mahalli bilirkişi beyanında dava konusu 145 ada 5 parsel sayılı taşınmaz üzerinde kerpiçten derme- çatma bir yapının olduğu, 1995-2000 yılları arasında ahır bağı denilen kısmın atılıp beton dökülerek zemindeki birinci katın davacılar ... ve ... tarafından kendi adlarına yapıldığını, ikinci katın da davacılar ... ve ... tarafından yapıldığını beyan ettikleri, davacının davasını ispatladığı; davalı TC. Ziraat Bankası A.Ş.'nin ise malik olmadığı, maliklerinden ... aleyhine yapılmış icra takibi nedeniyle ortaklığının giderilmesi davası açıldığının anlaşıldığı, muhdesatın aidiyetinin tespiti davasının ortaklığın giderilmesi davasında muhtesat iddiasını kabul etmeyip tapu maliki olan diğer paydaşlara karşı açılması gerektiği, davalı TC. Ziraat Bankası A.Ş.'nin bu sebeple eldeki davada taraf sıfatının bulunmadığı..." gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; Trabzon ili, Of ilçesi, ... Mahallesinde kain 145 ada 5 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan...bilirkişi raporunda ve krokisinde "A" harfiyle gösterilen zemin ve iki bodrum kattan oluşan üç katlı betonarme evin davacılar ... ve ... taraflarından yaptırıldığının tespitine, davacıların davalı T.C. Ziraat Bankası A.Ş.'ne karşı açmış olduğu davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "...Tüm dosya kapsamına göre sair istinaf itirazlarının yerinde görülmediği; her ne kadar davalılardan Ziraat Bankası yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ise de tapu kayıtlarının incelemesinde ortaklığın giderilmesi dosyasının davacısı olan davalı Ziraat Bankası lehine haciz şerhlerinin bulunduğunun anlaşıldığı, bu nedenle bu davalı yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, bunun yanısıra muhdesatın kadastro tespitinden önce meydana getirildiği gözetildiğinde, Kadastro Kanunu uyarınca tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesi gerektiğinin anlaşıldığı, mahkeme kararı bu yönleriyle hatalı olsa da bu hususların düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği, ilk derece mahkemesi kararı HMK'nın 353/1-b.(2) maddesi gereğince kaldırılarak aşağıdaki şekilde yeniden hüküm kurulması gerektiği..." gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Of Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.09.2022 tarihli ve 2021/263 Esas, 2022/374 Karar sayılı kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.(2) hükmü gereğince kaldırılmasına, 6100 sayılı Kanun'un 353/1-b.(2) hükmü gereğince kaldırılan hükmün yerine geçmek üzere yeniden hüküm tesisine; davanın kabulü ile, Trabzon ili, Of ilçesi, ... Mahallesinde kain 145 ada 5 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan...bilirkişi raporunda ve krokisinde "A" harfiyle gösterilen zemin ve iki bodrum kattan oluşan üç katlı betonarme evin davacılar ... ve ... taraflarından meydana getirildiğinin tespitine, bu hususun tapunun beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı T.C. Ziraat Bankası A.Ş. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

A. Temyiz Sebepleri

Davalı T.C. Ziraat Bankası A.Ş. vekili; bu davanın ancak tapuda malik olarak görünenlere karşı açılabileceğini, tapuda paydaş olmayıp sadece haciz alacaklısı olan müvekkili Bankaya karşı bu davanın açılmış olmasının hatalı olduğunu, davanın usulden reddedilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, muhdesatın aidiyeti istemine ilişkindir.

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup resen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerekir.

3.Savunma hakkı, Anayasa'nın 36. maddesi ile güvence altına alınmış olup 6100 sayılı Kanun'un 27. maddesinde de “hukuki dinlenilme hakkı” başlığı altında ayrıca düzenlenmiştir. Hâkim, tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Buna göre hâkim iddia ve savunma haklarını kullanabilmeleri için tarafları duruşmaya davetle zorunludur.

4. Dosya üzerinden yapılan incelemede; dava dilekçelerinin davalılar Tahsin ve Yener'e usulüne uygun tebliğ edilmediği, yine davalılardan ...'na 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca yapılan istinaf kararı tebligatının usulüne uygun olmayıp bu adresin (Manço Sokak No:13/32 Kadıköy/İstanbul) daha önce usulüne uygun tebligat yapılmış bir adres olmadığı gibi sistemde kayıtlı adreslerinden de olmadığı; davalı ...'nun adresine yapılan istinaf kararı tebligatının ise adreste tanınmadığından bahisle iade edilmesi üzerine, Mahkemece kolluk vasıtasıyla adres araştırması yapıldığı ve adresine ulaşılamadığı, mernis sisteminde kayıtlı adresinin de olmadığı, dolayısıyla davalıların yargılamadan haberdar olmadıkları anlaşılmıştır. 6100 sayılı Kanun'un 27. maddesine göre davanın taraflarının hukuki dinlenme hakkı bulunmakta olup bu hak ile davanın taraflarına, yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olmak, açıklama ve ispat hakkı tanınmıştır. Davalıların hukuki dinlenilme hakkını ihlâl edecek biçimde, taraf teşkili sağlanmaksızın davanın esastan karara bağlanması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiş, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile 6100 sayılı Kanun'un 373/1. hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.