Logo

7. Hukuk Dairesi2025/676 E. 2025/1837 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalının davacıya ait taşınmaza tecavüz ederek haksız kullanım nedeniyle el atmanın önlenmesi ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davalının taşınmazın bir kısmına tecavüzünün önlenmesi ve ecrimisil ödenmesi gerektiğine dair kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/347 E., 2023/249 K.

Mahkemece Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkiline ait 1052 parsel sayılı taşınmaza davalının çay bahçesi, yol, çocuk bahçesi yapmak sureti ile el attığını, daha önce el atmanın önlenmesi ve kal davası açıldığını, davanın kabul edilerek kesinleştiğini, ancak tahliye edilmediğini, davalının haksız müdahalesinin önlenmesini ve geriye dönük 5 yıllık ecrimisil bedeli olarak şimdilik 10.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 16.12.2014 tarihli dilekçesi ile ecrimisil talebinin 36.715,00 TL olduğunu belirtmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece ilk kararında; davanın kısmen kabulüne, fen bilirkişi raporunda A, B, D harfleriyle gösterilen yere davalının el atmasının önlenmesine, davacıya aynen teslimine, toplam 31.381,81 TL ecrimisil bedelinin (A-B-D harfli kısımlar için) dava tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir.

IV.BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Davacı vekili ve davalı vekili tarafından hükmün temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 24.12.2019 tarihli ve 2018/4276 Esas, 2019/11763 Karar sayılı kararında; hükmün onanmasına karar vermiştir.

Davalı vekili tarafından karar düzeltme yoluna başvurulması üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 19.10.2020 tarihli ve 2020/2705 Esas, 2020/6340 Karar sayılı ilamında özetle; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istemlerinin reddine, ecrimisil bedeline yönelik karar düzeltme itirazları yönünden mahallinde yeniden keşif yapılarak emsal araştırması yapılması, taşınmazın büyüklüğü ve çevre özellikleri de nazara alınarak dava konusu ilk dönemde boş arazi olarak serbest koşullarda getirebileceği kira parasının rayice göre belirlenmesi, sonraki dönemler için ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak koşuluyla ecrimisil hesabı yapılması gerektiğinden bahisle onama ilamının kaldırılmasına ve hükmün bozulmasına karar vermiştir.

B.Mahkemece Bozma İlamına Uyularak Verilen Karar

Mahkeme yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; bozma ilamına uyarak yaptığı araştırma ve inceleme sonucunda davanın kabulüne karar vermiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davalı tarafından park ve çay bahçesi olarak nitelendirilen kısımların fiilen kullanılmadığını, taşınmaza emsal bir taşınmaz bulunamadığını, emsal olarak rapora baz alınan taşınmazın internet ilanı üzerinden tespit edilen alelade bir taşınmaz olduğunu, A harfi ile gösterilen kısmın kullanılmadığı, davacı tanığı ... tarafından beyan edildiğinden bu kısımla ilgili ecrimisil takdirinin hatalı olduğunu, D harfi ile gösterilen ve park olarak kullanıldığı iddia edilen yerin de tanık beyanları doğrultusunda 4-5 yıldır kullanılmadığı, park aletlerinin kaldırıldığı açık olduğundan davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.

B.Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir.

Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3. maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428. maddesi ile 439. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle; yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1. bendi gereğince ilama karşı karar düzeltme yolunun kapalı bulunduğuna,

09.04.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.