"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3220 E., 2023/2645 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 19. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/256 E., 2022/319 K.
Taraflar arasındaki 7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un (7143 sayılı Kanun) geçici 1 inci maddesi uyarınca 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) Ek 4 üncü maddesine göre yapılan kullanım kadastrosu tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacılar vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, işin niteliği ve dava değeri itibarıyla 25.02.2025 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiş olup, duruşma için tayin edilen günde temyiz eden davacılar ... ve müşterekleri vekili Avukat ... ile davalı ... vekili Avukat ...'nin katılımıyla duruşmaya başlanarak, hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen 25.02.2025 tarihinde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
7143 sayılı Kanun'un geçici 1 inci maddesi uyarınca 3402 sayılı Kanun'un Ek 4 üncü maddesine göre yapılan kullanım kadastrosu esnasında dava konusu Sultanbeyli ilçesi, Battalgazi Mahallesi, 8191 ada 11 parsel sayılı taşınmaz 493,56 m² yüzölçümü ile beyanlar hanesinde parsel üzerindeki 1 katlı betonarme yapı ve arsanın ...'ın kullanımda olduğu şerhi tesis edilerek Sultanbeyli Belediye Başkanlığı adına tespit edilmiş; bilahare 09.07.2020 tarihinde 6292 sayılı Kanuna göre satış işlemi ile davalı şerh sahibi ... adına tapu kaydı oluşmuştur.
Davacılar vekili satış işleminden sonraki tarihte açtığı dava ile; taşınmazın ortak murisin tüm mirasçıları adına şerh tesisi gerekirken yalnızca davalı adına şerh tesisinin hatalı olduğu iddiası ile tüm mirasçılar adına tescil istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun (6292 sayılı Kanun) gereği idarece yapılan satış işlemi uyarınca 09.07.2020 tarihinde taşınmazın mülkiyetinin davalıya geçtiği, davacıların eldeki davayı 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış işleminden sonra açtığı, davalıya ait tapu kaydı idarece yapılan satış işlemi neticesinde oluştuğu ve bu sebeple yolsuz olmadığı ve yerleşik kararlar gereği, dayanak satış işlemi iptal edilmedikçe tapu kaydının iptali ve tescil ile tazmin istemli dava açılamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hükmün davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiş, davacılar vekilince bu kez temyiz isteminde bulunulmuştur.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ : Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 345,55 TL'nin temyiz eden davacılardan alınmasına,
Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 28.000,00 TL avukatlık ücretinin davacılardan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davalıya verilmesine,
25.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.