"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1587 E., 2023/1670 K.
KARAR : İstinaf Başvurusunun Esastan Reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Muğla Kadastro Mahkemesi
SAYISI : 2020/14 E., 2022/73 K.
Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: K A R A R
Muğla ili ... ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosu sonucunda, tapuda davacı ... adına kayıtlı bulunan eski 2085 ve 3015 parsel sayılı sırasıyla 1700 m2 ve 4000 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, 246 ada 31 ve 227 ada 61 parsel numarasıyla 1627,78 m2 ve 3718,69 m2 yüzölçümlü olarak tespit edilmişlerdir.
Davacı ... vekili dava dilekçesinde; uygulama kadastrosu sırasında kendisine ait Muğla ili ... ilçesi ... Mahallesi 246 ada 31 ve 227 ada 61 parsel sayılı taşınmazların yüzölçümlerinin azaldığını, bu azalmanın taşınmazların sınırındaki yoldan kaynaklandığını ileri sürerek, uygulama kadastrosunun iptalini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; " Tüm teknik evrak, yöntem ve yasaya uygun bulunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; 3402 Sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uygulaması esnasında yapılan sınırlandırmanın 3402 sayılı Kanun'un 22/a maddesi ile Yönetmelik ve Genelge hükümlerine uygun olmadığı " gerekçesiyle davanın kabulüne, çekişmeli 246 ada 31 parsel ve 227 ada 61 parsel sayılı taşınmazlara yönelik düzenlenen uygulama kadastrosu tutanaklarının iptaline, 16.07.2019 tarihli rapor ve rapora ek olarak sunulan EK1 ve EK5 krokilerde belirtildiği gibi 246 ada 31 parsel için (A) harfi ile belirtilen 10,98 metrekarelik yolda bırakılan kısım ile 227 ada 61 parsel için (A) harfi ile belirtilen 139,50 metrekarelik yolda bırakılan kısımların davacıya ait 246 ada 31 parsel ve 227 ada 61 parsele eklenmek suretiyle, 246 ada 31 parsel sayılı taşınmazın 1.638,76 metrekare olarak, 227 ada 61 parsel sayılı taşınmazın 3.858,19 metrekare olarak olarak tapuya tesciline, davalı ... aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiş; hükme karşı, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; " 3402 sayılı yasının 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz talepli davada, uygulama kadastrosunun tesis kadastrosundan farklı ve hatalı yapıldığını belirten ve hatanın giderilmesine yönelik bilimsel veriler içeren, denetlenebilir ve hüküm kurmaya yeterli bilirkişi raporu dayanak alınarak davanın kabulüne karar verilmesinin isabetli olduğu " gerekçesiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş ve işbu karar, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Ancak; 3402 sayılı Kanun'un 1 inci maddesi uyarınca kadastro hakimi doğru, infazı kabil, infaz sırasında tereddüt oluşturmayacak ve taşınmaz hakkında sicil oluşturmaya elverişli şekilde karar vermek zorunda olup, çekişmeli taşınmazlara ilişkin kadastro tespitlerinin iptali yerine kadastro tutanaklarının iptaline karar verilmesi isabetsiz ve bozmayı gerektirmekte ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan sebeplerle, davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE,
Ddavalı ... vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA ve İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan "Dava konusu Muğla ili ... ilçesi ... Mahallesi 246 ada 31 parsel ve 227 ada 61 parsel sayılı taşınmazlara yönelik düzenlenen" ifadesinden sonra yer alan "uygulama kadastrosu tutanaklarının iptaline" ifadesinin cümleden çıkartılarak yerine "uygulama kadastro tespitlerinin iptaline" ifadesinin eklenmesine ve hükmün DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİYLE ONANMASINA,
Peşin harcın istek halinde temyiz eden ... Belediye Başkanlığına iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.