"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
KARAR : Hazinenin istinaf dilekçesinin reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Düzce 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki orman iddiasına dayalı tapu iptali ve tescile ilişkin açılan davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, davanın Hazine yönünden konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, orman iddiasına dayalı tapu iptali ve tescile ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3402 sayılı Kadastro Kanununa (3402 sayılı Kanun) esas olmak üzere anılan Kanunun 4 üncü maddesi hükmüne göre yapılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması ile 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 26.12.1996 - 24.01.1997 tarihleri arasında ilân edilen arazi kadastrosu çalışması vardır. Arazi kadastrosu sırasında ... Köyü 124 ada 95 parsel sayılı 3.326,98m2 yüzölçümündeki taşınmazın ... ...’ın zilyetliğinde bulunduğu, ancak 135 nolu orman kadastro komisyonunca 6831 sayılı Orman Kanunu'nun (6831 sayılı Kanun) 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, zilyetlik yoluyla kazanılamayacağı belirtilerek fındık bahçesi niteliği ile Hazine adına tespit edildiği, beyanlar hanesine “6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman sınırı dışına çıkarılmıştır” şerhinin konulduğu, itiraz edilmeksizin kesinleştiği, daha sonra 6292 sayılı Kanun hükümleri uyarınca satışının yapılarak ½ payının 14.08.2014 tarihinde ... kızı ... ½ payının ise 03.09.2014 tarihinde ... adına paylı mülkiyet üzere tescil edildiği, beyanlar hanesine “... ve ...’in borçları sebebiyle Hazine yararına fekki bildirilinceye kadar ipotek” ve “3402 sayılı Kanunun 22/2-a uygulamasına tabi olduğuna” ilişkin şerhlerin konulduğu anlaşılmıştır.
Davacı ... İdaresi vekili dava dilekçesinde özetle; ... Köyünde 135 nolu orman kadastro komisyonunca 3402 sayılı Kanun uygulamasına esas olmak üzere 6831 sayılı Kanun'un 3302 sayılı Kanunla değişik hükümleri uyarınca yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulaması sırasında orman olan yerlerinde özel mülkiyete konu edildiğini, 124 ada 95 parsel sayılı taşınmazın dava dilekçesine ekli durum haritasında taralı olarak işaretlenen 860,26m2 yüzölçümlü kesiminin fındıklık niteliği ile Hazine adına tespit edildiğini, daha sonrada gerçek kişilere satıldığını, anılan taşınmazın orman niteliğinde olduğunu, özel mülkiyete konu edilemeyeceğini, idari yoldan Hazineden tahsisinin istendiğini, ancak sonuç alınamadığını ileri sürerek durum haritasında taralı olarak işaretlenen 860,26m2 yüzölçümlü kesiminin tapu kaydının iptal edilip orman niteliği ile Hazine adına tescile karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince; davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın (A) ile işaretlenen 860,26m2 yüzölçümlü kesiminin tapu kaydının iptaline orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiştir. Hazine vekilinin istinaf talebi doğrultusunda dosya Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesine gönderilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından 31.03.2020 tarihli karar ile dava konusu taşınmazın hava fotoğrafının celp edilerek uzman bilirkişilerden rapor alınması gerektiği hususları belirtilerek mahkeme kararı kaldırılmıştır. Yeniden yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince; davanın Hazine yönünden konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davacının davasının diğer davalılar yönünden kabulüne karar verilmiş, verilen karar davalı ... vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince; davanın açıldığı tarihte çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesinde ipotek şerhi bulunduğundan ve ipoteğin dayanağı olan alacak tahsil edilmediğinden dava tarihi itibariyle Hazinenin pasif taraf sıfatı bulunduğu, ancak yargılama aşamasında Hazine lehine konulan ipoteğin dayanağı olan alacak tamamen 16.12.2019 tarihinde tahsil edildiğinden Hazinenin davadaki pasif taraf sıfatı sona erdiği, Hazinenin bağımsız hak talebi ile çekişmeli taşınmaz hakkında açılmış bir davası ya da yargılama sırasında eldeki davaya katılma talebi de bulunmadığı gibi aleyhine hüküm de kurulmadığı, kaldı ki davacı ... Yönetiminin davası kabul edildiğinden yargılama sırasında pasif taraf sıfatı sona eren davalı ... yararına vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinden dava sırasında pasif taraf sıfatı sona eren ve açıkça aleyhine hüküm oluşturulmayan Hazinenin istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinde; mahkemece eski hava fotoğraflarının gerekçe gösterilerek taşınmazın orman vasfında olduğu değerlendirilmesinin hatalı olduğu, Orman İdaresi tarafından yapılan işlem sonucu 2/B'ye ayrılan bir taşınmazın yine Orman İdaresinin talebiyle orman vasfında bir taşınmaz olarak tescilinin istenmesinin de idarenin ve hukukun güvenirliğine aykırı olduğu gibi hakkaniyetli de olmadığı, ayrıca bu karar ile Türk Medeni Kanunu'nun 1007 nci maddesi kapsamında Hazineye külfet oluşturabilecek bir kusursuz sorumluk hali yüklemekte olduğu belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.