"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2687 E., 2023/2491 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 25. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/407 E., 2020/21 K.
Taraflar arasındaki kullanım kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne dair karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının, davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Kullanım kadastrosu sonucunda, İstanbul ili Sultanbeyli ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 168 ada 6 parsel sayılı 336,93 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, "6831 sayılı Orman Kanunu'nun (6831 sayılı Kanun) 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı" şerhi yazılarak, bahçe vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.
Davacı ... Kısacık dava dilekçesinde; İstanbul ili Sultanbeyli ilçesi ... Mahallesi 168 ada 6 parsel sayılı taşınmazın 162,35 metrekarelik bölümünün kendi fiili kullanımında bulunduğunu ve bu bölüme ilişkin açmış olduğu davanın kabulüne karar verildiğini, ancak aynı yere ilişkin davalı ...'ın açmış olduğu davanın da kabulüne karar verilmek suretiyle mükerrer karar oluştuğunu ileri sürerek, hatanın düzeltilmesini ve taşınmaz bölümünün kendi fiili kullanımında olduğuna dair tapu kaydının beyanlar hanesine şerh verilmesini istemiştir.
Davacı ... Kısacık tarafından, çekişmeli taşınmazın bir bölümünün kendi fiili kullanımında olduğu iddiasıyla daha önce İstanbul Anadolu 16. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/77 Esas sayılı dosyasıyla açılan dava sonucunda, 30.09.2014 tarihli ve 2013/77 Esas, 2014/389 Karar sayılı kararla; davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın 28.11.2013 tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 162,35 metrekarelik bölümünün Osman Kısacık'ın zilyetliğinde olduğunun tespitine karar verilmiş ve bu karar, temyiz edilmeksizin 01.12.2014 tarihinde kesinleşmiştir.
Yine eldeki davanın davalısı ... tarafından, çekişmeli taşınmazın bir bölümünün kendi fiili kullanımında olduğu iddiasıyla İstanbul Anadolu 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/2359 Esas sayılı dosyasıyla açılan dava sonucunda, 28.11.2013 tarihli ve 2012/2359 Esas, 2013/907 Karar sayılı kararla, davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine, taşınmazın 08.11.2013 tarihli bilirkişi raporunda kırmızı renkle taralı ve (A) harfi ile gösterilen 168,76 metrekarelik bölümünün bahçe olarak 1999 yılından beri 1/2'şer payla ... ve ...'ın fiili kullanımında olduğuna dair şerhin yazılmasına karar verilmiş ve karar da temyiz edilmeksizin 04.02.2014 tarihinde kesinleşmiş ve tapuya tescil edilmiştir.
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; derdestlik itirazında bulunduklarını, davanın süresinde açılmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalılar ... ve ... cevaplarında; davayı kabul ettiklerini, çekişmeli taşınmazın 168,76 metrekarelik bölümünün adlarına, bahçe kısmının ise davacı adına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; "... çekişmeli taşınmazın aynı kısmının İstanbul Anadolu 5. Asliye Hukuk Mahkemesi ve İstanbul Anadolu 16. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen kararlarda davacının ve davalının kullanımında olduğuna karar verilmiş olduğu, tarafların bu hatalı işlemin düzeltilmesi için anlaşmış oldukları, davalıların davayı kabul ettikleri ..." gerekçesiyle, davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesinde bulunan şerhin iptali ile beyanlar hanesine "iş bu taşınmazın, fen bilirkişisi ...'ın 17.06.2019 tarihli rapor ve krokisinde kırmızı renk ve (A) harfi ile gösterilen 168,76 metrekarelik bölümünün bahçe olarak 1/2'şer hisse ile 1999 yılından beri ... oğlu ... ve ...'ın fiili kullanımında olduğu, (B) harfi ile gösterilen ve krokide mavi renk ile gösterilen 168,17 metrekarelik bölümünün bahçe vasfıyla Mazlum oğlu ...'ın fiili kullanımında" olduğuna dair şerh yazılmasına karar verilmiş; hükmün, davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; "... dava konusu taşınmazda kadastro sırasında kullanıcısı bulunmadığından Hazine adına tapuya tescil edildiği, açılan davalar neticesinde gerçek kişi davalılar ve davacı lehine aynı kısma ilişkin zilyetlik tespiti yapılıp ilamların temyiz edilmeksizin kesinleştiğinin anlaşıldığı, yerel mahkemece bu kez taşınmazın kullanıcı şerhi bulunmayan kısmına ilişkin davacı lehine zilyetlik şerhi verildiği, taşınmazın kadastro sırasında Hazine adına tespit ve tescil edildiği, bu halde davalı Hazinenin tek istinaf sebebinin taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkin olup, başkaca bir istinaf sebebi de ileri sürülmediği, taşınmazın Hazine adına kayıtlı olduğu ve istinaf sebepleri ile bağlı kalındığı ..." gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve Kanuna uygun olup davalı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,28.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.