Logo

8. Hukuk Dairesi2024/759 E. 2025/923 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu Hazine adına kayıtlı olmayan bir taşınmazın, kazandırıcı zamanaşımı yoluyla özel kişiler adına tespit edilmesine Hazine ve diğer mirasçıların itirazı üzerine, taşınmazın kime ait olacağının tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz üzerinde özel kişiler tarafından zilyetlik ve imar-ihya koşullarının oluşmadığı, kadastro tespitinin hatalı olduğu ve taşınmazın Hazine’ye ait olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1452 E., 2023/1076 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kumluca Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2021/89 E., 2022/100 K.

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın, birleşen dosya davacıları ve davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı birleşen dosya davacıları vekili ve davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

1979 yılında yapılan ilk kadastro tespiti sırasında, dava konusu taşınmaz orman olarak kadastro harici bırakılan alanda kaldığı gerekçesi ile kadastroya tabi tutulmayarak tespit harici bırakılmıştır.

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) Geçici 8 inci maddesi uyarınca 2020 yılında yapılan kadastro sırasında, Antalya ili Demre ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 114 ada 167 parsel sayılı 1.466,26 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ..., ... ve ... adına tespit edilmiştir.

Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde, taşınmaz hakkında mahallinde yapılan inceleme neticesinde, taşınmaz üzerinde herhangi bir zilyetliğin bulunmadığı, taşınmazın ham toprak vasfında olduğu, kadastro tespit işlemlerinin hemen özncesinde zilyetlik ve imar-ihya faaliyetlerinin başladığı, açıklanan nedenlerle çekişmeli taşınmaz bakımından davalı lehine zilyetlikle kazanma koşullarının gerçekleşmediğine, çekişmeli taşınmazın tespitinin iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

Davacılar ... ve ... vekili dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazın yalnızca tespit maliki olan davalıya ait olmadığı, bu taşınmazın murisleri olan ...'dan intikal etmekle beraber terekesinin taksim edilmediği, böylece taşınmaz üzerinde kendi paylarının da bulunduğunu belirterek taşınmazın müvekkillerin murisleri adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "çekişmeli taşınmazın üzerinde şahısların zilyetliği olmadığı, böylece imar ihya koşullarının gerçekleşmediği, bu nedenle yapılan tespitin hatalı olduğu belirtilerek gerçek kişilerin davasının reddine; Hazine'nin davasının kabulüne, taşınmazın Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline" karar verilmiş; hüküm, ... ve ... vekili ile davalı ... tarafından istinaf edilmiştir.

Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince, İlk Derece Mahkemesinin kadastro tutanağı ile belirlenen tespiti iptal etmesi gerektiği gözetilmeden kadastro tutanağının iptaline karar vermesinin isabetsiz olduğu belirtilerek istinaf başvurusunun HMK'nin 355/1. maddesi uyarınca kabul edilerek hükmün kaldırılması ve yeniden hüküm kurulmak suretiyle çekişmeli 114 ada 167 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptaline ve 1.466,26 m² yüzölçümlü olarak tarla vasfı ile Hazine adına tespit ve tesciline karar verilmiş olup, ... ve ... vekili ile davalı ... tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir.

Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup ... ve ... vekili ile davalı ... temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

S O N U Ç : Yukarıda açıklanan sebeplerle; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz edenden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.