Logo

8. Hukuk Dairesi2025/68 E. 2025/1357 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir kadastro tespitine itiraz davası kararının, hüküm fıkrasında yer alan bazı bilgilerdeki hatalar nedeniyle tapu müdürlüğünce uygulanamaması üzerine davalı mirasçılar tarafından yapılan tavzih talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tavzih yoluyla hükmün sınırlarının genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği, talep edilen düzeltmenin yeni bir hüküm oluşturacağı ve bunun da HMK m. 305/2'ye aykırı olacağı gözetilerek yerel mahkemenin tavzih talebinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2009/518 E., 2014/2 K.

KARAR : Tavzih talebinin reddine

Taraflar arasında görülen kadastro tespitine itiraz davasında verilen ve kesinleşen kararın tavzihinin istenmesi üzerine İlk Derece Mahkemesi tarafından 01.10.2024 tarihli ek karar ile tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin ek kararının davalı ... mirasçısı/talep eden ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı (... ... oğlu) ... 12.06.2009 havale tarihli dilekçesi ile Kangal Kadastro Müdürlüğünce kadastro çalışmaları yapıldığını, ... köyü 116 ada 9 parsel, 116 ada 10, 116 ada 11 parsel, 137 ada 28 parsel ve 137 ada 25 parselin, 133 ada 93 parsel, 133 ada 79 parsel, 106 ada 13 parsel, 174 ada 9 parsel, 174 ada 8 parselin, 173 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların davalıların adlarına tespit gördüğünü, davalıların bu yerlerde herhangi bir haklarının olmadığını, yapılan tespitin iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Ancak davacı 01.08.2011 tarihli keşifte dava konusu taşınmazların kendisi ile birlikte kardeşleri adına yazılmasını talep etmiş; iş bu taşınmazlardan 106 ada 13 parsel eldeki davadan tefrik edilmiştir.

Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "...174 ada 8 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne; teknik bilirkişinin 05.08.2011 tarihli raporunda mavi renkle gösterilen 162.74m2 lik yüzölçümü bölümünün davacı ... mirasçıları adına; , geri kalan bölümünün komisyon kararı gibi ... adına ; 174 ada 2 parsel sayılı taşınmazla ilgili davanın kabulüne; aynı raporda turuncu renkle gösterilen 232.48m2 yüzölçümü bölümünün aynı parsel numarası ile ... adına , yeşil renkle gösterilen 110.46 m2 yüzölçümü bölümünü ... adına, mavi renkle gösterilen 65.54m2 yüzölçümü bölümünün davacı ... mirasçıları adına tescillerine; çekişmeli 116/11, 133/79, 137/25, 173/1 ada/parsel sayılı taşınmazlarla ilgili davanın reddi ile bu taşınmazların tespit gibi tescillerine; çekişmeli 116/9, 116/10, 133/93, 137/28, 174/9 ada/parsel sayılı taşınmazlarla ilgili reddine; ilgili taşınmazların 4/80 payının 1952 D.lu ..., 3/80 payının 1965 D.lu ..., 3/80 payının 1968 D.lu ..., 3/80 payının 1967 D.lu ..., 3/80 payının 1973 D.lu ... , 16/80 payının 1927 D.lu ... , 16/80 payının 1938 D.lu ... , 16/80 payının 1940 D.lu ... , 16/80 payının 1926 D.lu ... adlarına tapuya kayıt ve tescillerine" karar verilmiştir.

Mahkemece verilen iş bu hükmün ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit edilen 116 ada 11 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak temyiz edilmiş olup; mahkemece verilen 116 ada 11 parsel hakkındaki hüküm onama üzerine; diğer parseller hakkındaki hüküm ise temyiz edilmeksizin 11.05.2016 tarihinde kesinleşmiş akabinde dosya 23.05.2016 tarihinde Kangal Tapu Müdürlüğüne gönderilmiştir.

Kangal Tapu Müdürlüğünce Mahkemeye yazılan 12.12.2017 tarihli yazı ile; "... Mahkeme kararının hüküm kısmında 174 ada 2 parsel sayılı ile ilgili hüküm kurulduğu, ancak kararın incelenmesinde ise 173 ada 2 parsel ile ilgili işlem(yargılama) yapılmış olduğunun fark edildiğinden tereddüt hasıl olduğu, hükmün 174 ada 2 parselle mi yoksa 173 ada 2 parselle mi ile ilgili uygulanacağı hususunda müdürlüğe bilgi verilmesinin talep edilmesi üzerine; mahkemece 18.12.2017 tarihinde "tahsis" şerhi ile hüküm fıkrasında yanlış yazılan "174 ada 2 parsel" numarası "173 ada 2 parsel " şeklinde düzeltilmiş ve dosya 18.12.2017 tarihinde tekrar Tapu Müdürlüğüne gönderilmiştir.

Davalı tespit maliklerinden ... mirasçısı 23.08.2024 tarihli tavzih dilekçesinde özetle; "mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararının kesinleştiğini, işlem yapılması için tapu müdürlüğüne müracaat ettiklerinde gerekçeli kararın hüküm kısmında davalı "... ... oğlu ... "in kimlik bilgilerinin hatalı olarak "... oğlu 1977 doğumlu ... " yazıldığı için tescil işlemini gerçekleştiremediklerini açıklayarak "hüküm kısmında ... 'in baba adının "... ..." doğum tarihinin ise " 1927" olarak düzeltilmesini talep etmiştir.

Mahkemece verilen 03.09.2024 tarihli ek karar ile "1-Mirasçının tavzih talebinin kabulü ile; Mahkememizin 10/01/2014 tarih ve 2009/518 Esas 2014/2 Karar sayılı 2 nolu bendinin "Sivas ili Kangal ilçesi ... köyü 174 ada 2 parsel sayılı taşınmazla ilgili davanın KABULÜ ile, teknik bilirkişi ... 'nin 05.08.2011 tarihli raporunda turuncu renkle gösterilen 232.48m2 yüzölçümü bölümünün aynı parsel numarası ile ... ... oğlu 1927 D.lu ... adına TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE, yeşil renkle gösterilen 110.46 m2 yüzölçümü bölümünün ... oğlu 1969 D.lu ... adına, mavi renkle gösterilen 65.54m2 yüzölçümü bölümünün 4/16 payının 1952 D.lu ..., 3/16 payının 1965 D.lu ..., 3/16 payının 1968 D.lu ..., 3/16 payının 1967 D.lu ..., 3/16 payının 1973 D.lu ... adına aynı adanın son parsel numaraları ile tapuya kayıt ve tesciline şeklinde tavzihine," karar verilmiştir.

Akabinde mirasçı ... 20.09.2024 havale tarihli dilekçesi ile tekrar bir tavzih isteminde bulunarak; ".... Davalı ... ... oğlu 1927 doğumlu, ... , hüküm kısmında ... oğlu 1977 doğumlu ... " olarak yazılmış olduğundan ve 173 ada 5 parsel sayılı taşınmazın tescil işleminin gerçekleştirilemediğini belirterek tekrar tavzih talep etmiştir.

Mahkemece verilen 01.10.2024 tarihli karar ile; "... Tavzih yolu ile hükmün sınırlandırılması ve genişletilmesi mümkün olmadığı; tavzih talep edilen 173 ada 5 parsel ile ilgili olarak herhangi bir hüküm kurulmadığı, talep dilekçesi dikkate alındığında ve mahkememizin 2009/518 Esas sayılı gerekçeli kararına bakıldığında tavzih talebinin kabulü halinde yeni bir hüküm oluşacağından ve bu durumun HMK m.305/2'ye aykırı olacağı anlaşıldığından tavzih talebinin reddine.." karar verilmiş; iş bu 01.10.2024 tarihli ek karar talep eden/ mirasçı ... tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi kararında belirtilen gerekçelere göre 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen 01.10.2024 tarihli ek karar usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesinin 01.10.2024 tarihli ek kararının ONANMASINA,

427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz edenden alınmasına,

Taraflarca 1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

20.02.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.