"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 2. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, Köy Hizmetlerinde geçen çalışma süresinin dikkate alınmayarak hatalı şekilde derece ve kademe tespiti yapıldığını bu nedenle ücretinin de eksik belirlendiğini iddia ederek bu sebeple doğan ücret farklarının belirlenerek hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının Tarım-İş ve TÜHİS arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesinden yararlandırıldığını, kamu kurumlarında geçen hizmet süresi dikkate alınarak intibakının yapıldığını hak kaybına uğratılmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, ücret farkı, akdi ilave tediye farkı, yasal ilave tediye farkı, 1. ve 2. dönem sorumluluk prim farkı alacaklarının kabulüne tespit talebinin feragat nedeni ile reddine karar verilmiştir.
İstinaf başvurusu :
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, ... 2. İş Mahkemesinin 2016/676 esas 2018/551 karar sayılı davanın kabulüne ilişkin verilen karar, davacının ücret tespiti taleplerinin eda davası olarak açılabilecek iken tespit davası şeklinde açılamayacağı gerekçesi ile ücret farkı, yasal ilave tediye farkı, akdi ilave tediye farkı, sorumluluk prim farkları taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114.maddesi gereği hukuki yarar dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, tespit talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2021/3815 esas 2021/7972 karar sayılı ilamı ile her ne kadar dairenin görüşü de bu yönde ise de Hukuk Genel Kurulu tarafından emsal nitelikte davalarda belirsiz alacak davası şeklinde taleplerin istenebileceği yönünde kararlar verildiği gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.
Bozma kararına uyan Bölge Adliye Mahkemesi tarafından davanın kısmen kabulüne karar verilerek davacının ücret farkı, yasal ilave tediye farkı, akdi ilave tediye farkı, sorumluluk prim farkları taleplerinin kabulüne, tespit talebinin feragat nedeni ile reddine karar verilmiştir.
Temyiz başvurusu :
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında davacıya uygulanması gereken derece ve kademenin belirlenmesi ile buna göre günlük brüt ücretinin tespiti ile ücret farkından kaynaklanan alacaklar noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda davacı, Köy Hizmetlerinde geçen çalışma süresinin dikkate alınmayarak hatalı şekilde derece ve kademe tespiti yapıldığını, ücretinin de eksik belirlendiğini iddia ederek bu sebeple doğan ücret farklarını talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi davacının ücret farkı taleplerini kabul ederken Bölge Adliye Mahkemesi tarafından 16.12.2020 tarih 2018/2369 esas 2020/897 karar sayılı karar ile belirsiz alacak davası açılamayacağı gerekçesi ile dava şartı yokluğu nedeni ile red kararı verilmiştir. Söz konusu karar Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2021/3815 esas 2021/7972 karar sayılı ilamı ile bozulması üzerine bu defa Bölge Adliye Mahkemesi tarafından davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde davacının Köy Hizmetlerinde işe başladığı, 02.02.2001 tarihinde il özel İdaresine geçiş yaptığı, İl Özel İdaresinin kapanması ile 6360 sayılı yasa kapsamında ... Büyükşehir Belediyesine atamasının yapıldığı, 29.08.2014 tarihinde de davalı kuruma naklinin gerçekleştiği anlaşılmaktadır.
Davacı köy hizmetlerinde geçen çalışma süresinin dikkate alınmadığını ücretinin eksik tespit edildiğini iddia etmiş hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise ; davacının 01.09.2014 tarihi itibari ile yevmiyesinin 116,57 TL olduğu Tarım-iş sendikası ile bağıtlanan toplu iş sözleşmesinin 32. maddesinde belirtilen ücret zamları neticesinde olması gereken ücret miktarlarının tespiti ile ücret farkı alacağı hesaplanmış, yine davacının alması gereken zamlı ücretleri üzerinden de, akdi ilave tediye farkı, kanuni ilave tediye farkı, ağır hizmet, tehlike ve sorumluluk prim farkı alacakları hesaplanmıştır.
Tarım-İş Sendikası ve TÜHİS arasında bağıtlanan 01.01.2015-31.12.2016 tarihleri arasında geçerli toplu iş sözleşmesinin 34 maddesine göre işçilerin yılda 60 günlük ücretleri tutarında ikramiye ödeneceği ve yine işçilere 6772 sayılı kanun kapsamında 52 günlük ücretleri karşılığında ilave tediye ücreti ödemesi yapılacağı, 36.madde de ise ağır hizmet, tehlike ve sorumluluk primi ödemesi yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
Dosya kapsamında bulunan bazı bordrolarda 13 gün karşılığı ilave tediye, 30 gün karşılığı ikramiye tahakkuklarının yapıldığı görülmektedir. Davalı vekili, bordrolarda KAL.İ.Z adı altında yapılan ödemelerin toplu iş sözleşmesinin 36. maddesi uyarınca ödenen tehlike ve sorumluluk prim alacakları olduğunu ve davacıya ödendiğini beyan etmiş, bordroların incelenmesinde ise KAL.İ.Z. adı altında yapılmış tahakkuklar bulunduğu anlaşılmıştır. Ancak; hükme esas alınan bilirkişi raporunda ilave tediye, ikramiye ve tehlike ve sorumluluk prim alacaklarına dair hiç ödeme yapılmamış gibi hesaplama yapılmıştır.
Öncelikle; bordrolardaki tahakkukların davacı asilden sorulması, söz konusu ödemeleri alıp almadığının belirlenmesi, davacı asilin ilgili ödemeleri almadığını beyan etmesi halinde ise maaş hesabına ait banka kayıtlarının getirtilerek bordrolar ile karşılaştırma yapılması gerekmektedir. Bordro ve banka kayıtlarının uyumlu olduklarının tespit edilmesi halinde ise mahkemece, denetime elverişli bilirkişi raporu alınmak suretiyle, bordroların değerlendirmeye tabi tutulması, ödemesi yapılan tahakkukların hesaplanan ilave tediye, ikramiye, tehlike ve ağır sorumluluk primi miktarından mahsup edilerek sonuca gidilmesi gerekmektedir. Dosya içinde bulunan bordrolar değerlendirilmeksizin alacaklarla ilgili karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 01.11.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.